320 syf.
10/10 puan verdi
Aylar once okudugum bu kitaba gözüm ne zaman deyse elime alip sayfalarini tekrar tekrar karistirma istegi doğuyor içime .. Bu Kitabin benim icin onemini kelimelerle ifade edemem.. Nuriye celegen kendine has uslubuyla ne de guzel anlatmis gönlümün sultanini..
Hay Sultan
Hay SultanNuriye Çeleğen · Nesil Yayınları · 2013891 okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
Bir şaheser . Bu kadar geç kaldığıma yandım. Kurgusu, konuyu en ince detayına kadar bu kadar güzel ifade edişi...Kahramanlarını insanlarla değiştirince bizi ne kadar çok çağrıştırıyor değil mi? Galiba her topluluğun bir Napoleon'u ve de cevresinde davulunu döven yalaka takımı var(?) Tıpkı her dönem bizim olduğu gibi!
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020248,9bin okunma
Reklam
464 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kadını seviyorum yaa..Ne güzel yazıyor,ne güzel anlatıyor,karakterleri tanıyorum sanki.Tanımakla kalmayıp onlar ne hissediyorsa hissedip,onlara gönülden bağlanıyorum. SEDAT,DUYGU, ALİM şimdide BEKİR (Edward ve Jamie 'i de var tabii) Üstüne başka ne söyleyebilirim ki isimleri bile yeter, okuyanlar bilir. BEKİR.Kim mi? Daha küçük bir çocukken
Bekir
BekirIşıl Parlakyıldız (Işılca) · İndigo Kitap · 2015744 okunma
68 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Konuşmayı seviyoruz.Ama her zaman konuşmak ,duyguların doğru ifade edilmesini sağlamıyor ya da gerçekten hissettiklerimizi hissettiremiyoruz.Halbuki yazmak,hele de mektup yazmak...o an ki hislerimizin olduğu gibi kağıda ,oradan da muhatabımızın kalbine aktarılmasının en güzel yolu.Bazen,dilimiz söyleyemiyor,sesli dile getirmek zor oluyor ya da çekiniyoruz ama yazarken hem duygularımız hem kelimelerimiz özgür... Bu kitapta baş kahramanımız ,sevdiğiyle nerdeyse hiç konuşamıyor,ona kendini hiç anlatmıyor ama gel gör ki son yaklaşınca tüm hissettiklerini sevdiği bilsin istiyor ve tüm yaşadıklarını kağıda döküyor,hem de ne dökme... Bu kitabın her satırını içime işleyerek okudum...Yazar,tüm duygularını okuyucuya o kadar net ve derinden aktarmış ki,pişmanlığını,hüznünü,mutluluğunu,heyecanını ,hayal kırıklığını hücrelerimde hissettim. Ve aşk...içten içe yavaş yavaş büyüyen ,asla karşılığı beklenmeyen bi'ömrü hem güzelleştiren hem mahveden aşk... Özenmeli mi yoksa koşarak kaçmalı mı bilemedim böyle bir aşktan ama hikayeyi,anlatım tarzını hele de mektup olmasını çok beğendim.. Ve tabii ki mektup bittiğinde adamın başını çevirip boş vazoyu gördüğü an,gerçekleri yavaş yavaş idrak ettiği anın tasviri harikaydı. Tereddütsüz okuyun derim.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,8bin okunma
80 syf.
3/10 puan verdi
Açıkçası beni etkileyen, bayıldığım bir kitap değildi. Özellikle ''Kadınlar Üzerine'' başlığı altındaki sayfalar beni oldukça rahatsız etti. Okurken inanamadığım hatta iki kez okuyup doğru mu anlıyorum acaba dediğim cümlelere sahipti bu bölüm. Kadınları aklınıza gelebilecek en kötü şekilde eleştiriyor(!) , tamamen değersiz, akılsız, yalnızca boş bir et parçası olarak ifade ediyordu. Bunlara rağmen okumayı bırakmadım. Merak ettim açıksası daha neler duyacağımı. Sonrasında konu biraz daha aşk üzerinde yoğunlaşınca nedense tavır yumuşadı. İki insanın birbirine duyduğu bu güzel duyguyu kendi üslubunda yüceltti. Halbuki az önce yerin dibine soktuğu kadın ile yaşanıyordu bu duygu.. Anlayamadığım ironik bir tutumdu. Bütün bunları bir kenara koyarsak, kitabın sonlarına doğru katıldığım aşk üzerine olan analizler de vardı. Her ne kadar farklı fikirlere açık, dinlemeye, anlamaya oldukça yatkın biri olsam da bu bahsettiğim kadınlar hakkındaki bölümde düşünceleri ifade ediş şeklindeki çirkinlikten dolayı kitap beni çok fazla sıktı. Üstelik yorumlar bölümünde bunları dile getiren birini göremedim bu da benim için ayrı şaşırtıcı :)
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Ayrıntı Yayınları · 201813,5bin okunma
189 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Jack London, yaşamının gençlik yıllarında bir dönem evsiz, aç, dilenerek, hatta bazı zamanlarda hırsızlık bile yaparak, serserilik ile geçirdiği zamanları anlatılıyor kitabında. O dönemde trenle, kısa bir zamanda da gemiyle kaçak yolculuklar yaparak dolaşmış ve hapiste yatmıştır. Her ne kadar serseriliği çekici bir dille anlatmışsa da zorluklarını da etkileyici cümlelerle ifade etmiştir. Jack London'ın kalemi bana mı bu kadar güzel geliyor bilemiyorum fakat yazdıklarını gözümde canlandırabiliyor ve heyecanını yaşıyorum. Burada da 'hoba' olarak adlandırılan serserilerin hayatını izledim ve normalde tepki vereceğim olaylara başka açılardan bakıp hak verdim. Hocanın ''bizim kıza da yakışıyor'' dediği gibi, Jack London'a da serserilik yakışıyor.
Açlar Ordusu
Açlar OrdusuJack London · AltınPost · 20122,811 okunma
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.