'' Gerçi hayatın yolları dolambaçlıdır, ne çıkacağı belli olmaz, sapaklarla doludur. Bir amaçla yola çıkarsın ama kendini bambaşka bir yerde bulursun. Aşk, sağlık, aile, ölüm, başarı, para konularında navigasyon, otomobillerdeki gibi düzgün işlemez. Bazen sadece cinsellik diye başlayan bir ilişki zamanla aşka evrilir, bazen de aşk sanılan şeyin sadece cinsel dürtüler olduğu ortaya çıkar. İki insan birbirini tanıdıkça değişim kaçınılmazdır; hatta kimi zaman başlangıçta aşık olan kadın ya da erkeğin duyguları zamanla söner, ona pek aldırmayan karşı taraf ise kul köle olur, sevda başına vurur. Karacaoğlan'ın dediği gibi, 'Sevda sevda derler behey yarenler/ Bilmeyene bir acayip hal olur.' ''
"Bu adamların hepsi büyük bir tezat ve ikilik içinde çjrpiniyorlar. Hiçbiri sırtında taşıdığı ve muhafazaya mecbur olduğu mevki veya paye ile ahenk halinde yaşamıyor. Kafaları zekā itibariyla olsun, yarım yamalak bilgileri itibarıyla olsun, merhamete muhtaç bir halde. Şahsiyetleri kırpinti bohçasi gibi. Her şeyleri iğreti, her vasıfları, her
seversin diye söylerim her şeyi
sana uygun olsun
çünkü her şeyin birbirine uygununu sen bulursun
gel ellerini ver en güzel ellerini öyle
ruhum, ateş yüreğim, kokum, birlikte öyle..