Kırmızı Caka bir Mercedes'ti. Boya yetmemiş olmalıydı ki, ön kapağında dalga dalga açıklıklar vardı. Abdullah bu arabayı getirip tuzlanmış çağla yeşili evin önüne park ettikten hemen sonra nedense ortadan kaybolduğu için, yaklaşık iki ay var ki Kırmızı Caka, başka hiçbir cart kırmızı arabaya nasip olmayan bir huzurla tatlı tatlı uyukluyordu
Doğan Kitap
Kitabı merak edenlere tanıtım Hikayesi
"Ho!" dedi adam, önce şaşkınlıkla, sonra merakla bakarak. Çünkü gördüğü, bir kar fırtınasında yürüyen, biri morarmış dudaklı ve paçavra kürkler içinde titreyen, öbürü çırılçıplak iki adamdı. "Hey, ho!" dedi yine. Uzun, kemikli yapılı, yaylı, sakallı, koyu gözlerinde vahşi bir bakış olan bir adamdı. "Hey siz!" dedi
Reklam
II Benerci, Somadeva'nın odasından sokağa çıkınca, Roy Dranat'ın «akşamüstü serinlikte bir teferrüçten dönerken» soğuk alıp zatürreeden öldüğünü duydu. Ve Roy Dranat'ın oteline gitti. Gördüklerini şöyle anlatıyor: Girdim ki içeriye,
Deneyin bu aşamasında Cezanne'ın yaptığı meşhur özportresinin büyük, renkli bir tıpkıbasımı tutuşturuldu elime - kırmızı yanaklı, kırmızı dudaklı, gür siyah sakallı, karanlık düşmanca bakışlı ve hasır şapkalı bir adamın kafa ve omuzları. Muhteşem bir resimdir; ama şimdi onu bir resim olarak görmüyordum. Çünkü kafa aniden bir üçüncü boyut kazandı ve önümdeki sayfada pencereden dışarıyı seyreden küçük bir cin adam gibi canlandı. Gülmeye başladım. Ve bana sebebi sorulduğunda Ne çalımlar!' dedim tekrarla. Kendini ne sanıyor bu adam?' Bu soru özelde Cezanne'a değil, genelde insan türüne soruluyordu. Ne olduklannı sanıyorlardı bu insanlar?
Hayali Şüpheyi Aşmayı Öğrenmek Şimdi yazacaklarımı gözünüzde bir canlandırın. Sizi bir odaya alıyorlar, içeride tek bir masa var. Masanın üstünde üç eşya: bir kutu raptiye, bir kutu kibrit ve bir de mum. Size sadece tek bir göreviniz olduğu söyleniyor: mumu duvara monte edeceksiniz. Zaman sınırı yok. Ne yaparsınız? Gestalt psikoloğu Kari
MAVİ SİNEKÇİL KUŞU Bir Yılbaşı sabahı dostum Sherlock Holmes’u ziyarete gitmiştim. Yanı başında piposu ile kanepeye uzanmıştı. Üzerinde ropdöşambr vardı. Yanında duran bir yığın buruşmuş gazetenin hepsinin okunduğu belli oluyordu. Gözüme bir şapka çarptı. Kanepenin yanında bir sandalye bulunuyordu. Sandalyenin arkasına bir şapka konmuştu. Bu,
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.