Maraş'ın kurtuluş hareketi tam bir halk hareketidir. Halk örgütlenmesidir. Bunu günümüzde berrak bir şekilde Afganistan'da görüyoruz. Afganistan'daki mücadele ile Maraş'ı düşman çizmesinden kurtaran insanların mayaları, hamurları aynı. Maraşlı hangi gerekçe ile istilaya razı olmadı ise ve hangi tertipleri, metotları uyguladı ise Afganistanlı da aynısını yapıyor, Maraş için, o günün şartlarında sadece şehrin kurtarılması söz konusu idi, bunu Afganlı topyekün olarak bütün ülke için yapıyor.
Dilerdim ki, Türkiye'de Afganistanlı mücahitlerin hiç olmazsa bir irtibat bürosu, bir basın bürosu açmalarına izin verilsin ve bu kanalla hükümetin de desteği ile yardım toplanabilsin ve bunda Maraşlılar, ecdatlarının anısına en ön planda gayretli olabilsinler.
Yedi Güzel Adam | Cahit Zarifoğlu
. "Bu adamlar dev midir
Yatak görmemiş gövde midir?" dizeleri ile başlar şiirine ve bahseder bir bir yedi adamın birinin bir gün gördüklerinden..
.
Çok sevilen ama az anlaşılan bir şairdir Zarifoğlu..Çok kişi şikayet eder şairi, şiirinin anlaşılmadığından dem vururlar genellikle.Sormak lazım onlara;
Bir hazineye sahip olmayı kim istemez ki? Onu elde etmek için de elinden geleni yapar. Bütün zorluklara katlanır. Kahramanımız Eren de ipuçlarını takip ederek hazinenin peşine düşüyor. Yolculuğu sırasında hem güzel anlar biriktiriyor hem de yeni bilgiler öğreniyor. Hazineyi bulabilecek mi? Tabii ki cevabını söylemeyeceğim. Evrendeki Son Hazine, Figen Yaman Coşar'ın akıcı ve nahif diliyle 9 yaş ve üzeri çocuklar için yazılmış kitabı. 1.Uluslararası Kahramanmaraş Şiir ve Edebiyat Festivali'nde, Cahit Zarifoğlu anısına yılın çocuk edebiyatı ödülünü almış. Editör, yazar, çevirmen, senarist, tv programcılığı gibi birçok alanda aktif olan yazarımızın bu eseri bence çok kıymetli. Çünkü bize Evrendeki Son Hazine'yi bulmamızı sağlıyor. Aynı zamanda tarihteki önemli olayları da hatırlatıyor. Kitapliğınızda yer vermenizi öneririm. Tavsiyedir.
Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in anısına çıkarılan "Necip Fazıl Kitabı"nın giriş kısmında Rasim Özdenören, Üstad Necip Fazıl ile Cahit Zarifoğlu arasında geçtiğini düşündüğü bir anekdotu aktarır. Anekdotta Üstad’ın bir gece vakti kapısının vurulduğunu, Üstad’ın karanlıkta kim olduğunu anlayamadığı biriyle karşılaştığını aktarıyor.
Cahit Zarifoğlu genel itibariyle anlaşılmaz, kapalı ve ağır bir dil kullansa da bıkmadan usanmadan okununca zamanla anlaşılabilir bir hâl alıyor. Hiçbir düzene uymayan şiir anlayışı gerek aruz ölçüsü gerek hece ölçüsü kalıplarını yıkıyor adeta.Redif ve kafiye kullanımı yer yer olup çoğunlukla olmasa da kelimelerin ahengi o uyumu kendiliğinden oluşturuyor.
Kısaca Cahit Zarifoğlu'nu belirli bir kalıp içerisinde değerlendirmek oldukça zor. Okumak,anlamak cesareti istiyor.
Bugünün anısına saygı ve minnetle...
Korku ve YakarışCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20132,202 okunma