"Hoca, ne diye beğenmedin, bu güzel bardakları?" diye soran
dostuna o dik sesiyle: "Hakkı, demiş, bardaklar
güzel, ama bana uymuyor. Sabahleyin çayla
doldurdum, şöyle bir önüme koydum, bir
kendimi düşündüm, bir ona baktım: nispetsiz...
Hele, Hakkı can, sen bana biraz daha büyüğünü
bul."