Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çengiz'in Fetihleri
Cengiz, cihan fatihi olmanın üç unsurunu da yerine getirmişti. Lakin ecdadını yerinden yurdundan çıkaran Tangutlara hıncı sönmemişti. Bu kavme karşı nihai bir sefere cıktı. Tangut'u tamamen yok etti. Bu seferi bitirdikten sonra 1227 yılında, vefat etti.
Sayfa 66 - e-kitap
68 syf.
10/10 puan verdi
Zeki Velidi Togan'ın 1969 yılında Cengiz Han'ı anlattığı notları içeren bir kitap. Toplam 66 sayfadan oluşuyor. Kitapta sırasıyla; Giriş, Çengiz İmparatorluğu'nun Kurulmasının Temelleri, Ticaret Yolları, İç Asya'da Doğu- Batı İstikametindeki Yolları, Çengiz ve Evladı Tarihimiz Kaynaklarına Dair, Çengiz'in Soyu ve Kendisine Yakın
Çengiz Han
Çengiz HanZeki Velidi Togan · Kömen Teksir Bürosu · 196928 okunma
Reklam
408 syf.
7/10 puan verdi
Cengiz doğduğu zaman Moğollar miadını doldurmuş gibi görünüyorlardı. Cengiz bir bebekken babası Yesugei gerçekleştirdiği bir akın sonrası bir Tatar liderini tutsak alarak dönmüştü. Geleneğe uyarak, bebeğine bu yakaladığı düşmanın ismini verdi ve geleceğin Cengiz Han'ı yaşamına 'Timuçin' ismiyle başladı. Tarihin en büyük fatihlerinden olan Cengiz Han öldüğünde, Pasifikten Hazar'a kadar Büyük İskender'in imparatorluğundan dört, Roma İmparatorluğundan iki kat, günümüzde Rusya hariç tüm ülkelerden geniş topraklara sahipti. Cengiz Han'ın fetihleri doğu ile batının birleşmesini hızlandırdı. Cengiz Han, yönetimi boyunca sadakati ödüllendiren, öfkesini kontrol edebilecek öz denetimi olan bir liderdi. Yetenekli kişileri bulup kullanan, düşmanlarını vicdan azabı duymadan öldüren biriydi. Nedensiz zulmedenlere karşı çıkardı. İlahi desteğin arkasında olduğunu bilip, yeni idare yönetimlerine açık ve uyumluydu. İnanç özgürlüğüne saygılı biriydi. Yandaşlarının da inançlı olmalarını sağlardı. Cengiz Han müslümanlara, Ruslara ve batılılara göre 'milyonların katili' olarak anılır. Acımasız bir zalimdir onlara göre. Ancak anavatanı Moğolistan'da saygıdeğer bir baba, Çin'de ise hanedan kurucusu olarak adlandırılır.
Cengiz Han
Cengiz HanJohn Man · Nokta Yayınları · 2005218 okunma
"Cengiz Han'ın inşa ettiği tek kalıcı yapı, köprülerdi. Her ne kadar fetihleri sırasında kaleleri, hisarları, şehirleri veya duvarları yıkıp geçtiyse de büyük olasılıkla tarihteki tüm yöneticilerden daha fazla köprü inşa etmiştir."
Sayfa 25 - Kronik YayıneviKitabı okudu
Cengiz Han'ın Hitaylı olan idari dehası Yelü Chucai, Attila'dan yedi asır sonra yaptığı kurnazca bir gözleminde 'at sırtında il alınır ama il yönetilmez' demişti. Moğol fetihleri nefes kesici ve zalimdi; ancak bundan sonra Cengiz ile halefleri bozkır adetlerine yabancı hakimiyet ve idare konseptlerini benimsemek durumunda kalacaklardı.
Sayfa 19 - Kronik Kitap
Göçebe kültür, "her iş adamlarını" yaratır. Bu toplumun mensupları bozkırda hayatta kalmak için elzem bir dizi farklı bir kabiliyet edinirler; ancak bunlar bir imparatorluğu yönetmeye yeterli olmaz. Cengiz Han'ın Hitaylı idari dehası olan Yelü Chucai, Attila'dan yedi asır sonra yaptığı kurnazca bir gözleminde 'at sırtında il alınır ama il yönetilmez' demişti. Moğol fetihleri nefes kesici ve zalimdi; ancak bundan sonra Cengiz ile halefleri bozkır adetlerine yabancı hakimiyet ve idare konseptlerini benimsemek durumunda kalacaklardır
Sayfa 19 - kronik kitapKitabı okudu
Reklam
Cengiz Han'ın fetihleri, günümüzün haritasında 30 ülke ve 3 milyardan fazla insanı içine alıyor. Başarısının en şaşırtıcı yönüyse emri altındaki Moğol boyunun tamamının 1 milyondan az kişiden oluşmasıydı.
Sayfa 20 - Kronik KitapKitabı okudu
"Cengiz Han'ın fetihleri ,günümüzün haritasında otuz ülke ve 3 milyardan fazla insanı içine alıyor ."
Türk-Moğol imparatorluğu:
''Türk yöneticilerin önderliğinde bir Orta Asya Türk ve Moğol göçebe çoban kabileleri konfederasyonu (onbeşinci yüzyılın sonunda) oluşmuştu. Onaltıncı yüzyılın başında güneyin uygar toplumlarına yönelik akınları başlattı. Fetihleri, anasoyçizgisi Moğol Cengiz Han'a dayanıp, babasoyçizgisi Türk olan, Timur'un torunu Babür'ün Kabil'i (1504'te) ele geçirmesiyle hızlandı. Kabil'den gözünü Batı ve Güney Hindistan'a diken Babür, Afgan Sodi Hanedanı ordusunun Panipat'ta (1526'da) yenilgiye uğrattı. Başarısında, ateşli silahları Hindistan'a sokacak olan Türk topçuları büyük rol oynamıştı. Böylece (Mughal imparatorluğu da denen) Türk-Moğol Hindistan imparatorluğu kurulmuş oldu. Babür, Hindistan'ı fethinin tarihsel öneminin bilincinde olmalı ki, Çağatay Türkçesi ile anılarını yazdı. Babürname içinde Hindistan hakkında şunları söylemektedir: ''Hindistan'ın fazla bir çekiciliği yok. İnsanları çirkin, birbirlerine [kast ayrımı nedeniyle olmalı, A.Ş] konukluğa gitmiyorlar; zeka ve yetenekleri yok; elişlerinde simetri, yöntem, kalite yok; üzüm, misk kavunu, iyi meyveler, soğuk su, pazarlarında pişkin ekmek yok; medrese yok, hamam yok, şamdan yok.!'' Öyleyse Hindistan'ı niye fethedip Türk Moğol Hindistan imparatorluğu hanedanını kurmuştu.? Kendi sözleriyle, ''insan [emek] ve ürünle dolu, altın ve gümüş hazinesi'' olduğu için.''
Sayfa 517Kitabı okudu
Ne var ki, aslında Cengiz'in bir imparatorluk kurmak gibi bir niyeti olmayıp fetihleri tesadüfen bir imparatorluğa dönüşmüştü.
Sayfa 204 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Reklam
O bir yanıyla eski geleneğin yükselişini temsil eder –büyük bozkır fatihlerinin en sonuncusudur. Bir göçebe konfederasyonunda iktidara geldi ve hükümdarlığı boyunca ordusunun belkemiğini, bu konfederasyonun üyeleri oluşturdu. Bununla birlikte onun fetihleri, Cengiz Han'ın ve daha eski, çoğu bozkır fatihinin fetihlerinden tamamen farklıydı; onun fethettiği dünya, yabancı bir dünya değil, daha önce hemen hemen tamamı Moğol hâkimiyetinde olan, bildik bir dünyaydı. Üstelik o bozkıra değil tarlaya hükmetmeye talipti.
Bugün insanların büyük bir çoğunluğu Cengiz Han'ın fethettiği ülkelerde yaşıyor; Cengiz Han'ın fetihleri, günümüzün haritasında otuz ülke ve 3 milyardan fazla insanı içine alıyor. Başarısının en şaşırtıcı yönüyse, emri altındaki Moğol boyunun tamamının bir milyondan az kişiden oluşmasıydı.
Stalin'in 1953 yılında ölümünün ardından gelen politik liberalleşme ve Moğolistan'ın 1961 yılinda Birleşmiş Milletler'e kabul edilmesi, Moğol halkını kısa bir süre için cesaretlendirdi ve Moğollar tarihlerini tekrar keşfetmek için kendilerini özgür hissettiler. Ülke 1962 yılında, Cengiz Han'ın sekiz yüzyılıncı doğum yıldönümünün anısına küçük pul serileri hazırladı. Hükümetin ikinci en üst düzey üyesi olan Tomor-ochir, Cengiz Han'ın doğum yerini belirtmek için Onon Nehri'nin kıyısında bir anit inşa edilmesi yetkisi verdi ve Moğol İmparatorluğu'nun tarihindeki iyi ve kötü yönleri değerlendirmek üzere bilim adamlarının katıldığı bir konferans düzenlenmesini destekledi. Hem pul hem de anıt üzerinde, Cengiz Han'ın kayıp suldesinin, fetihleri yaptığı at kılından ruh sancağının ve ruhunun huzur içinde yattığı yerin görüntüsü resmedilmişti.
46 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.