''Okuduğum onca hikâyeye rağmen, benim hikâyelerim de neredeyse yirmi yıldan bu yana hiç değişmedi. Bu konuda bana bir soru sorulduğunda ya da cesaret edip eş dost meclisinde kendiliğimden konuşmaya başladığımda hep aynı hikâyelerin adını saydım: Gabriel Garcia Marquez’den, “Boğularak Ölenlerin En Yakışıklısı”; Borges’ten “Yollan Çatallanan Bahçe”; Carlos Fuentes’ten “Aura”; Kafka’dan “Kanun Önünde”, “İmparatorun Haberi”, “Ceza Sömürgesi”, “Kovalı Süvari”, “Çiftlik Kapısına Vuruş” ve ille de “Avcı Gracchus”...''