Şırnak 'ta, Cizre' de , Dersim' de, çocukların yıldızları alındı ellerinden. O çocukların yaşlanınca , darda kalınca bakıp bakıp niyet tutacağı bir yıldızları olmayacak artık.
Cizre
İki ejderle simgelenir Dicle ile Fırat
Cizre ise ortadaki aslandır ki Cudi
Gabar'la buluşup Kasrik'in manzum
Kebîr'ini yazdırır Melayê Cizirî'ye
Sevda ile ilm, zûlm ile şedid hikaye
Akıp durmuştur Mezopotamya'da
Ki Bedirhan töresi kadim Botan'ın
Kalbine nakışlanır her newrozda
Sevdâkârdır ve duakârdır Cizre
Yaşmaklı Kürt kadınları Mem ile
Zîn'in mezarını ziyaret ettiklerinde
Sırtlarını dönerler Beko'ya
Zaman tetiktedir orada ve mağrur
Kelimelerin altında kuş hafifliği
Ve kederle gezinir dengbejin dilinde
Kalbini bir gülle değişen Cıgerhûn
Kalbini bir gülle değişen Cegexwîn
Sayfa 80
Şırnak'ta, Cizre'de, Dersim'de, çocukların yıldızları alındı ellerinden. Başlarının üzerinde yanık et kokan bir boğucu duman nicedir. O çocukların yaşlanınca, darda kalınca bakıp bakıp niyet tutacağı bir yıldızları olmayacak artık.
Bodrumda yanmayana, bodrumda yananlara yüreği yanmayanlara insan mi denir?
Binlerce yıldır değişmeyen cevap hep aynıydı oysa, mesele insan kalabilmekti, bedeli Cizre'de, Bodrumda yanmak da olsa.
Sayfa 135Kitabı okudu
Cizre ♡
cizre ellerimize
hayat düşlerimize yeter...
Sayfa 28 - Cem Yayınevi, 5. Basım Mart 1998, İstanbul, PDFKitabı okudu
... ve henüz gelecekte bizi bekleyen kıyamet günlerinden haberimiz yoktu. O günün Cizre' si, çocuk ve gençlerin, umudun ve heyecanın Cizre ' siydi, bugünün ölmüş, yıkılmış düş ve hayallerin Cizre' si hiç değildi. Savaş yoktu henüz, kan dökülmemişti, ölüm Botan insanının alnına henüz mühürünü basmamış ve henüz hayat bizi terk etmemişti.
Ah kadın, adın Cizre miydi senin
Ekmek almaya gidenin yaşı mı sorulur
Berkin Elvan'ı ne zaman unuttun
Dicle & Fırat..! (;)
Dicle Nehri, Cizre, Musul-Ninova, Samarra, Ur, Bagdat'ı ziyaret ederek Basra'nın aşağılarında, Fırat Nehri'yle birlikte denize dökülmektedir. Yaklaşık yüz kilometre batımızdan aşagılara doğru akmakta olan Fırat Nehri ise Suriye topraklanndan geçip Babil'e ulaştıktan sonra Dicle'yle aynı kaderi paylaşmaktadır. Çoğu Diyarbakır'a benzeyen Mezopotamya'nın en önemli şehirleri genellikle bu iki nehrin civarındadır( Ancak bu iki kadim nehrin sosyal, siyasal, kültürel etkisi, sadece Mezopotamya'yla sınırlı değil, Beyrut'tan Tahran'a kadar tüm Ortadoğu'yu kapsamaktadır.
Tüm bölgedeki şehirlerin kaderi, sanki nehirlerle söz birliği etmiş gibi aynı: Diyarbakır, Hama, Humus ve Halep'ten Bağdat, Tahran, Isfahan ve Kabil'e kadar öteki şehirlerin de aynasıdır. Diyarbakır'ın makus kaderi, onların da kaderidir.
