Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Uçurtma Avcısı
Benim yıllar önce okuduğum ve hala etkisinde olduğum kitap.. Çok sürükleyici, çok duygusal, çok çok çok.. Ne kadar ağlamıştım bitince, içim yanmıştı..
Emir ve Hasan Afganistan Kabil'de bir arada büyüyen iki çocukluk arkadaşı. Aynı evde büyümelerine rağmen farklı hayatlara sahipler. Emir ünlü ve zengin bir işadamının oğlu, Hasan ise onların hizmetkarlarının oğlu. Hasan orada pek sevilmeyen bir azınlığa, Hazarlara mensup. Tahmin edeceğiniz üzere dışlanmalar, ötekileştirmeler ve yaşananlar..
Herşey uçurtma festivali ile bambaşka bir hal alır. Bir pedofili sonucu Hasan'ın yaşadıkları. Emir'in bunlara şahit olması ve sanki herşey Hasan'ın suçuymuş gibi onu artık istememesi, ondan uzaklaşması..
Sovyetler işgali ile Emir ve babası Amerika'ya gider. Emir geçmişinden kurtulacağını sansa da pek öyle olmaz.. Ona yaptıklarının vicdan azabını çeker. Yıllar sonra Emir okulunu bitirip ilk kitabını yayınladığında bir telefon gelir..Öyle şeyler olur ki...
Ne yazık ki Ortadoğu'da çocuk olmak ya da olamamak.. Tüm yaşananları derinden hissedeceğiniz bir kitap
Beyaz Diş
Yarı köpek yarı kurt Beyaz Diş'in hikayesi..
Okurken gerçekten bir kurt oturup bunları kaleme aldı diye düşündüm. Zira bir hayvanın gözünden bu kadar mükemmel anlatım olabilir mi? Eğer söz konusu Jack London ise evet..
Kitapta beyaz dişin doğumu, doğadaki yaşam mücadelesi anlatılıyor. Tabi öncesinde annesinin de. Fakat en can alıcı bölümler Beyaz Diş'in insanoğlu ile tanışması ile oluyor. Yani bunları kelimelere dökebilir miyim bilmiyorum ama insanoğlunun nasıl bir vahşi yarattığını görüyoruz.
Ve tabii sonu.. Sevginin aslında nasıl bütün yaraları iyileştirdiğini okuyoruz. Çok ama çok duygulandım sonunda..
Kitap çocuk kitapları arasında geçse de bence herkese hitap ediyor. Hayatla ilgili, sevgiyle ilgili o kadar çok şey anlatıyor ki...
Gökler Bizim
...
Anna ve Rob’un tanışması ve zorlu çoçuk sahibi olmalarıyla Jack’e kavuşmalarını okuyoruz. Her şey çok iyi giderken bir gün Jack’in düşmesi ile hayatları altüst olur.
Kitapta bir babanın oğlu için nasıl çare aradığını ve nasıl çırpındığına şahit oluyoruz. Anna karakteri daha soğuk bir şekilde kabullendi başına gelenleri.
Kitapta daha çok baba-oğul ilişkisi okuyoruz mendilleri hazırlayın ama okurken ağlatan bir kitap
...
112 syf.
·
Puan vermedi
BİR İZDÜŞÜM: AYNADAKİ KADINLAR. (Edebiyat Burada)
Şiar, Mahalle Mektebi, İtibar ve Heceöykü gibi dergilerden öykülerine aşina olduğumuz Özlem Karapınar, ilk öykü kitabı Aynadaki Kadınlar ile okuru selamladı. Geçtiğimiz Kasım ayında Pruva Yayınları etiketiyle raflarda yerini alan kitap on dört öyküden oluşuyor.
Karapınar’ın kelimelerle sırladığı aynada pek çok kadın yansıması görüyoruz. Kadını tek
KEFEN/Kitap Yorumu:
“Merhameti olmayan kalpten korkarım,o yüzden hep duamdır;merhameti olana denk düşelim.”
Lübnan dan Türkiyeye kaçarak gelmeye çalışan bir aile ve çocukları Efraz ın hikayesi
ama hiçbirşey bekledikleri gibi gitmez.
Ülkelerinden kaçamadan başlarına gelen korkunç olay Efraz’ın hayatını değiştirir.
Küçücük yaşında yaşamaması gereken çok fazla olay yaşar.
Ama bir gün karşısına Behzat isminde biri çıkar.
Karşısına çıkan Behzat hayatını nasıl değiştirecek?
Türkiyede başına neler gelecek ?
İyi insanlarında olduğunu bilmek güzel.
Günümüzde yaşanan çocuk gelin,açlık ,yoksulluk,kadına şiddet,tecavüz gibi toplumsal olayları oldukça etkileyici şekilde anlatmış yazarımız.
Efraz’ın yaşadıklarını okuyunca ne kadar üzücü hayatlar var diyeceksiniz.
Okurken oldukça üzüleceksiniz.
Benim Yazardan okuduğum ilk kitaptı.
Çok duygusal bir kitap bu tarzda seviyorsanız
Beğeniceksiniz.
Daha
Sıcak evlerimizde oturuyoruz, renkli duvarlarımız arasında güvendeyiz. Ama nedense hep DAHA fazlasını istiyoruz. Hep DAHA istiyoruz, çünkü biz insanız, DAHA olana ihtiyacımız olup olmadığını bilmeden istiyoruz.
Hakan Günday, benim için, Yeraltı Edebiyatımızın en iyisi.. Hiçbir eserinde boyalı duvarlar, mutlu bir toplum, mavi bir gökyüzü ve
