Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
-Spolier Yok-
Elimden geldiğince sizlere bahsetmeye çalışacağım George Orwell‘in bu başyapıtı, yazarın temsili geleceği kaleme aldığı, defalarca okunmaya değecek, asla bir romandan ibaret olmayıp felsefi açıdan da devlet ve sosyalizm gibi birçok bir konuya değinen, başarılı bir ütopyadır.
1948 yılında yazılan bu kitap, bir gelecek senaryosudur.
Özet
Kitap, David Caine'in bir takım deneysel tedaviler sonucunda kazandığı gelişmiş olasılıkları hesaplama yeteneği sayesinde, tahminlerinin geleceği görmek haline geldiğini anlamasıyla başından geçenleri konu almaktadır. Özet olarak kitabın kahramanı, Pierre-Simon Laplace'in yarattığı bir teori olan Laplace'ın şeytanı haline dönüşmüştür.
David Caine
Tutun-a-mayanlar
kitabın son cümlesini okudum, kapağı kapadım, kapamasam da gözyaşlarımdan görünmüyordu zaten. "vay be" dedim birkaç kez. aynı selimin defteri, aynı selimin hayatı gibi kapandı ve akıllarda kaldığı kadar yaşayacak.
böylesi bir şaheseri anlatmanın güçlüğü, bu kitabın hissettirdiklerini hazmetmekle yarışmakta. oğuz atay, ne büyüksün, ne
400 syf.
8/10 puan verdi
Reel dünya düzenini ve sistemin işleyişini eski-yeni, tarih, felsefe, hümanizm ve varoluşculuk penceresinden çok geniş çaplı bir analizle ele aldığı, anlam açısından hayli ağır ama okunabilirlik açısından da (böyle bir tarz için nasıl başardıysa) oldukça akıcı ve net bir üsluba sahip güzel eser.
Kitaba yönelik eleştirilerim olmayacak değil.
Vasconcelos diyordu ya: "Olup bitenleri çocuklara niçin anlatmalı?" diye, ben de diyorum ki "Bu çocuk kitabı olmayan çocuk kitabını, insanın içine oturup kalan bu acıklı hikayeyi çocuklara niçin okutmalı?"
Yazar kitap değil kendi hasretini ve kendi sonunu yazmış adeta. Varlığına anlam katan duyguları, burada bulamadıklarını, yitirip de yasını tuttuklarını, hasretine dayanamayıp yola çıktıklarını anlatan bir kitap. Kendi de tıpkı Küçük Prens gibi kayboluverir bir gün, tıpkı Küçük Prens'in bedenini bulamadıkları gibi kendisinin bedeni de bulunamaz, tıpkı Küçük Prens'in yıldızlara uçuşu gibi kendi de yıldızlara uçuverir. Günbatımları onu çok hüzünlendiren bir şey olsa da 44 defa günbatımı izleyen Küçük Prens gibi 1944 yılında o da günbatımına doğru uçup gidiverir.
Şu linkte çok güzel bir analiz var kitap hakkında, okumanızı tavsiye ederim.
sutubogda.com/kucuk-prensin-g...
İnsanın Anlam Arayışı Victor E.Frank'ın yazdığı derin içerikli üzerinde düşünülerek okunması gereken bir kitap.Frankl 2.Dünya Savaşında toplama kamplarından sağ kurtulan bir Yahudi.Kitapta ilk bölümde toplama kampı deneyimini buradaki yaşamı bu yaşamda insanların hayatta kalma mücadesini anlatıyor.Bizi hayata bağlayan nedir.?Yaşamın bir anlamı var mı,varsa nedir?.Niçin bazı insanlar herşeye rağmen mücadeleyi seçerken bazıları kolaylıkla pes ediyor.Frankl deneyimlerinden de yararlanarak yaşamın anlamı üzerine bir felsefe ekolü kuruyor ve bunu da kitabın 2.bölümünde anlatıyor.Hani C.Zarifoğlu Yaşamak kitabına başlarken diyor ya 'Ne çok acı var' hakikaten dünya acılarla dolu ve yaşamanın anlamı hayata tutunabilmekte gizli.Hayat akıp gidiyor ve insanoğlu hayata anlam kattığı müddetçe bu hayattan nasiplenecektir.
Kısacası psikoloji ile ilgileneneler başta olmak üzere herkese tavsiye ederim.
