"İnsanların ilk kullandığı dil, el kol hareketleriydi. İnsanların ellerinden akan bu dilin ilkel bir yanı yoktu; parmaklarımızın ve kemiklerimizin o zarif hareketleriyle söylenemeyecek hiçbir şey yoktu. Hareketler karmaşık ve ince zeka ürünüydü; artık bilmediğimiz bir düzene sahiplerdi.
Sessizlik Çağı sırasında, insanlar daha çok iletişim kuruyordu, daha az değil. Hayatta kalmanın temel kuralları gereği, eller sürekli hareket halinde olmalıydı ve insanlar yalnızca uykuları sırasında bir- birleriyle iletişim halinde değildi (bazen uykuda bile konuşuyorlardı). Dile ait hareketlerle günlük yaşama ait hareketler arasında bir ayrım yapılmıyordu. Bir ev inşa etmek ya da bir yemek hazırlamak için yapılan hareketler, en azından "Seni seviyorum" ya da "Çok ciddiyim" demek kadar ayrı ve önemli ifadelerdi."