Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Dağ başını duman almış," şarkıları yükseliyor. Herkes yürüse de güneş ufuktan bir türlü doğmuyor.
Reklam
232 syf.
7/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Mustafa... Yıllardan beri kitaplığımda duran, bir türlü okumaya fırsat bulamadığım, Atatürk'e ilişkin bir araştırma yazısı. Araştırma yazısı dediğime bakmayın, bu kitabın belgeseli bile yapıldı. Hatta belgeseli izlenme rekorları kırarak kitabının önüne geçti. Can Dündar ile ilgili de birkaç şey söylemeden kitabın incelemesine geçmek istemiyorum
Mustafa
MustafaCan Dündar · NTV Yayınları · 2009260 okunma
Gözyaşım pıt :(
Cumhuriyet Bayramı gecesi, Boğaziçi vapurlarından birini tutan gençler, Dolmabahçe Sarayı'nın rıhtımına yaklaşmışlar, haykırışıyorlardı. Atatürk kesik kesik konuşarak pencereye gitmek istediğini anlattı. Kollarına girdiler. Pencere kenarındaki koltuğa oturdu. Vapurda bir kıyamettir koptu. Gençler hep bir ağızdan "Dağ başını duman almış, Gümüş dere durmaz akar" türküsünü söylüyorlardı. Atatürk mırıldandı: "Bu bayramlar ve yarınlar sizindir, güle güle..." dedi ve gözyaşları ile ölüm yatağına döndü.
206 syf.
2/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
Zarftan Hıyar Çıktı
A nokta Ali Ural'dan okuduğum Posta Kutusundaki Mızıka beni aşırı derecede sıkarak, yorarak, sinirlendirerek, gıcık ederek hayal kırıklığına uğrattı. Bu kadar çok övülen, sevilen, aşık olunan ve tapılan kitabın bana öyle kötü bir etkisi oldu ki acilen sevdiğim bir yazara dönüş yapmaya mecbur kaldım. Yorumlara bakınca 10 puanlar 9 puanlar havada
Posta Kutusundaki Mızıka
Posta Kutusundaki MızıkaA. Ali Ural · Şule Yayınları · 202020bin okunma
Sevgili dost, " Baltalar elimizde,uzun ip belimizde, biz gideriz ormana hey ormana." şarkısını söyleyen çocuklar şimdi büyüdüler, büyüdüler ve baltalarını gömmediler, büyüdüler ve uzun ipler ile birbirlerini asmaya kalkıştılar. Ormana ne mi oldu? yerine kanunları bırakarak kayıplara karıştı. Şimdi çıplak tepelerden "dağ başını duman almış." şarkısı yükseliyor. Herkes yürüse de güneş ufuktan bir türlü doğmuyor. Sevgili dost büyüyünce doktor olmak isteyen çocuklar, büyüyünce cellat oldular.mirasları için anne babalarini, kalpleri için sevgililerini, ilkeleri için kendilerini öldürdüler. İskemlenin ayağına vurmak, iskemle de oturmaktan önemli oldu. kovboy filmlerinde hapishanenin önünde birikip " şerif onu bize ver." diye bağıran linç adamları, film bittikten sonra sinemadan çıkıp aramıza karıştılar. Bizi nerede kıstıracaklarını,nerede karşımıza çıkacaklarını bilmiyoruz. Binbir surat gibi sürekli kılık değiştiriyorlar. Dolunay gördüklerinde değil, hilal gördüklerinde kurt adam oluyorlar.
Reklam
Cumhuriyet Bayramı gecesi, Boğaziçi vapurlarından birini tutan gençler, Dolmabahçe sarayı'nın rıhtımına yaklaşmışlar, haykırışıyorlardı. Atatürk kesik kesik konuşarak pencereye gitmek istediğini anlattı. Kollarına girdiler. Pencere kenarındaki koltuğa oturdu. Vapurda bir kıyamet koptu. Gençler hep bir ağızdan "Dağ başını duman almış -Gümüş dere durmaz akar ", türküsünü söylüyorlardı. Atatürk mırıldandı: -Bu bayramlar ve yarınlar sizindir, güle güle... dedi ve gözyaşları ile ölüm yatağına döndü.
Sayfa 535Kitabı okudu
lan.. =/ =/
1938 yılı Cumhuriyet Bayramı gecesi Boğaziçi vapurlarından birini tutan Kuleli Askeri Lisesi öğrencileri, Dolmabahçe Sarayı önüne gelirler. Bandoları çalarken "Atatürk'ü, Atamızı görmek istiyoruz" sesleri göklere yükselir, Atatürk'ün hasta olarak yattığı odanın cam duvarlarında yankılar meydana gelir. Öğrenciler hep bir tarafa yığıldığından vapur batma tehlikesi bile geçirir. Çok kısa bir sürede bu sesler, bir uğultu, bir gök gürültüsü halini alır, denize düşen iki öğrenci kurtarılır. Hepsinin başı, gözleri pencerelerde bütün kalpler tek bir şey için, Atatürk için çarpmaktadır. Atatürk dışarıda ne olduğunu sorar. Kuleli Lisesi öğrencilerinin geçit törenine giderken kendisini görmek istedikleri söylenir. Hekimlerin karşı çıkmasına rağmen pencereye gitmek istediğini ve nedenini kesik kesik konuşarak şöyle açıklar: "Hayır, ben bugüne kadar bu asker ve bando sesinden güç ve ilham aldım, yaşadım. Ben gene onunla yaşayabilirim onları yakından bir kez daha görmeliyim ve doya doya bir kez daha seyretmeliyim." diyerek kalan son enerjisini toplar, kollarına girip pencerenin kenarındaki koltuğa oturtarak, tülü aralarlar. Gözleri nemli, eliyle gemiyi selamlar. Atatürk'ün pencereden görünmesi ile gemide kıyametler kopar. Öğrenciler hep bir ağızdan "Dağ başını duman almış" marşını gür sesle gırtlaklarını yırtarak söylerler. Atatürk mırıldanır: "Bu bayramlar ve yarınlar sizindir, güle güle çocuklar!..''
Sayfa 270Kitabı okudu
İyi geceler
Dağ başını duman almış, çökmüşse gece. Vücutlar yorulmuş, akıl duygulara pranga olur. Sal kendini döşeğe yatıp uyuyalım, Hiçbir şey olmazsa, bak sabah olur.
450 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.