Emre Aydın' ın çok sevdiğim bir şarkısını piyanoda denedim..
"Alıştım susmaya" ..
youtu.be/PPlc36xZxyU?fea...
Çok zor bazen avaz avaz susmak
Saklanmak kendine kendinden vazgeçmişken
Çok zor bazen belkiler biriktirmek
Ve sana tutunmak, hem de sana rağmen
Üşürsen söyle hemen, içimin camları kapansın
Bıraktım öyle kalsın, bizim gibi darmadağın
Beni sevmediğin zamanlarda alıştım susmaya
Hiç ağlamadım, ağlamadım, alıştım susmaya
Beni sevmediğin zamanlarda alıştım susmaya
Hayat soğuk, soğuk hâlâ, alıştım susmaya..
Bazı kitaplar vardır, ismiyle çekerler seni önce sonra istesen de kıskaçlarından kurtulamazsın.
Şermin Yaşar,
Ne çok sevdim kalemini.
Geçtiğimiz yıl Çocuk Edebiyatı Kulübümüzün söyleşisinde tanıdım kendisini. O tanıyış bu tanıyış, hayran kaldım kalemine. Dedemin Bakkalı, Tarihi Hoşça Kal Lokantası derken bu kitapta buluştuk. Kitap da kitap ama,
-İnsan insana nasıl hükmeder, Winston?
-Acı çektirerek
-Tamam işte. acı çektirerek. Boyun eğmek yetmez. acı çekmiyorsa, kendi iradesine değil de senin iradene boyun eğdiğinden nasıl emin olacaksın? hükmetmek, acı çekirmekle ve aşağılamakla olur. Hükmetmek, insanların zihinlerini darmadağın etmek, sonra da dilediğin gibi yeniden biçimlendirerek bir
"Herkes için ve hiç kimse için bir kitap!"
Böyle karşılıyor eser sizi.
Daha o an anlıyorsunuz içine atılacağınız maceranın hiç de kolay bir macera olmadığını...
Öncelikle şunu söylemek istiyorum. Eseri elinize alıp, okuyup bitireyim şeklinde başlamanız oldukça yanlış olacaktır. Bunu akıcı değil anlamında söylemiyorum kesinlikle.