Bir davalı herşeye hazırlıklı olmalı asla gafil avlanmamalı.
Adamın biri, kadıya şikayete gider. Davalı tarafın tanığı yoktur, ona sen yemin edeceksin, derler. Cevap verir: Vallahi de yemin etmem, billahi de.
Sayfa 442Kitabı okudu
Reklam
Yarının hiçlik olması tehdidiyle mutlu olamam ve olmayacağım. Derin bir hareket bu... Bu yüzden beni acı çekmem ve yok olmam için, fikrimi sormadan ve küstahça var eden bu doğayı; davacı, savcı ve davalı rolümle, kendimle birlikte mahkûm ediyorum. Doğayı yok edemediğim için de, sadece kendimi yok ediyorum. Hiçbir suçlunun bulunmadığı bir tiranlığa katlanmaktan bezmiş olarak...
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
“Yarının hiçlik olması tehdidiyle mutlu olamam ve olmayacağım. Derin bir hakaret bu... Bu yüzden, beni acı çekmem ve yok olmam için, fikrimi sormadan ve küstahça var eden bu doğayı; su götürmez davacı, savcı ve davalı rolümle, kendimle birlikte mahkûm ediyorum... Doğayı yok edemediğim için de, sadece kendimi yok ediyorum, hiçbir suçlunun bulunmadığı bir tiranlığa katlanmaktan bezmiş olarak...”
F. Dostoyevski, The Possessed, The Savage God'dan alıntıKitabı okudu
60 yıl geçti ama hala bu olayı değiştiremedik
Memleketimizde bazı hukukçuların bile tam manasiyle kestiremediği bir hüviyet olarak savcı, taraflardan biridir ve Batı dünyasında olduğu gibi mahkeme huzurunda yeri sanıkların yanı başıdır. Bu makamda da sanıkların her türlü hücum ve taarruzuna açık hedeftir. Bu bakımdan yüksek adalet temsilcilerinin huzurunda tıpkı sanıklar gibi davalı, davacı ve amme müdafiliğinden ibaret üç unsurdan biri olarak parmağını kaldırıp izinle konuşması ve mahkemenin cereyan şekli üzerinde asla müessir rol oynamaması icap eder. Halbuki hakimlerle aynı sırada ve seviyede oturan bizim ‘müdeyum’lar, sanıkları susturmakta hakimlerin kulağına eğilip laflar fısıldamakta mübaşire emirler vermekte, adeta duruşmayı idare rolüne bürünmektedir. Yağma yok efendim; bundan böyle yanımıza gelip mevki almasalar da, oturdukları yerden hüviyet ve salahiyetlerini bilerek hareket etmeleri ve her tezahürlerini yüksek heyetinizden müsaade alarak meydana getirmeleri lazımdır. Ve iyice kavramaları gerektir ki eğer hakimlerle aynı sırada oturuyorlarsa, bu, bir hukuk anlayışsızlığının marangoz hatası şeklinde tecelli etmiş ifadesidir.
Sayfa 193 - Büyük Doğu 11. Baskı 2015Kitabı okudu
Savcının Yanılgısı
....Bu hata, savcının yanılgısı veye devrik koşul ilkesi adı verilen çok önemli ve yaygın bir kafa karışıklığının örneğidir. Bir duruşmada savcı jüriye eğer davalı masum olsaydı, suç mahallinde parmak izlerinin bulunması son derece olasılık dışı olurdu diyebilir. Parmak izleri olay yerinde olduğu için bu onun masum olmadığı şeklinde algılanır. Fakat bu yanlıştır. Aslında bilmek istediğimiz şey, onun masumiyet olasılığıdır, eğer masumsa suç mahallinde parmak izlerinin bulunması olasılığı değildir. Bu iki olasılık birbirinden oldukça farklıdır.
Sayfa 202Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.