Makâlât kitabı, Şems-i Tebrizî'nin bazı meclislerdeki sohbetleri sırasında Mevlânâ ile konuşurken aralarında geçen bahislerin, müridler ve inkarcılar tarafından sorulan sorulara verdiği cevapların derlemesiyle oluşmuştur. Eser aynı zamanda Mevlânâ'nın özel yaşantısını, onun hayat hikâyesini kapsayan birçok gizli hatıraları da bizim istifademize sunmaktadır. Mevlânâ'nın Şems-i Tebrizî ile nasıl buluştuğunu anlatan ve o buluşmanın efsaneleşmiş yönlerini, iyi bilinmeyen, sebepleri anlaşılmayan taraflarını aydınlatmak gayreti gösteren çok sayıda eski ve yeni menâkıb yazarları bu hikâyeleri ancak romantik bir kılıkta uzun uzadıya nakletmeye özenmişlerdir. Makâlât kitabı, bu gizli kalmış konular üzerindeki perdeyi kaldırdığı gibi Mevlânâ'nın Şems'e nasıl tabi olduğuna da bir dereceye kadar ışık tutmakta ve açıklık getirmektedir. Kitap, herkesçe bilinen halin aksine olarak Şems-i Tebrizî'nin çok kesin görüşlü bir bilgin ve bir hakikat aşığı, mürşidlik mertebesine ermiş arif bir yol gösterici olduğunu öğretmektedir. İşte sadece bu nokta bile eserin önemini belirtmeye yeter.
Tahmini Okuma Süresi: 14 sa. 3 dk.Sayfa Sayısı: 496Basım Tarihi: Mayıs 2014İlk Yayın Tarihi: 2012Yayınevi: Ataç Yayınları
ISBN: 9789756205198Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

511 syf.
·
Puan vermedi
·
21 günde okudu
Her nasip, Kader-i Mutlak'ın semeresini, niyetin göğe açılmış ellerinde, bir emânet gibi taşır ve vakti geldiğinde, ilk kez tadılan bir lütuf yahut hüzün şeklinde zuhur eder.Biz Gülbeşeker'im ile namı diğer
özlem
özlem
'le aylar evvelinden Makalat'ı birlikte okumaya karar verdik. Heyecanla vaktinin gelmesini bekledik.Bir
Makalat
MakalatŞems-i Tebrizi · Ataç Yayınları · 2014523 okunma
496 syf.
·
Puan vermedi
Sohbet boyunca derin bir mânânın içinde hissettim kendimi. Sohbet diyorum çünkü; kitapta yakın bir anlatım vardı. Yani anlattığınız kişiyi biliyorsunuz da ona sesleniyormuşsunuz gibi. Sizi dinlerken öyle dikkat edilecek yerlere değiniyorsunuz ki, tekrar tekrar üzerinden geçiyorsunuz. Evet Şemsin de sohbeti böyleydi. Üzerine değinecek noktaları anlatmak için başka bir misal vermiyordu. Farklı konuda, aynı ve uygun şeyi anlatıyordu. Çünkü anlattığı açıktı ama mânâsı sır. Sözünde öyle sırlar vardı ki anlatımın tekrarlanmasına rağmen anlam kapalıydı. Anlamak için de sırları açık edecek bir dosta ihtiyaç vardı. Belki bir âlem ve o âlemin içindeki hâlleri okudum. Her şey bir nedene bağlıydı ve aslında herkes bir nedendi. Kimileri nedenin nedeni, kimileri habersiz bir neden. Şems, söz üstadı ve aslında okuyucusundan da haberdar bir ayna. Amacının okuyuculara sırrı açıklamak olduğunu da sanmıyorum. Tamamen bir sırdan, bir âlemden haber vermek onunki. Evet âlem bir sır ve içindekiler özünde mânâ taşıyan birer anahtar. Sadece herkes uykuda, uyananlar Tanrı vergisinden nasiplenenler. Özel bir şeyden daha bahsetmeliyim; onu okurken kendimi anlıyormuş gibi hissettim ve anlaşılmaz olduğumu. Çünkü anlamın alanı o kadar geniş ki yerini bulamıyorsun. Bununla birlikte gönül dilinin hâlinden haberdar olmalısın; anlamak ve anlaşılmak için. Ömrümde Şemsi dinlemek de nasip oldu. Şimdi bir dost yolcusu ve anahtar toplayıcısıyım.
Makalat
MakalatŞems-i Tebrizi · Ataç Yayınları · 2014523 okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.