Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tarihin en anlamlı fedakârlığı :D
Seleucus'un en baş arzusu oğlu Antiochus'un kendisinden sonra hükümdar olması idi. Fakat bu zavallı çocuğun bilinmeyen bir derdi vardı. Bu dert onu her gün biraz daha ölüme götürüyordu. Falcılar, hekimler, ilaçlar hiçbirisi kâr etmemiş, derdin devasız olduğuna inanılmıştı. İhtiyar hükümdar teessür ve istırap içinde kalmış, en son Aristo'nun torunu ve o devrin en ünlü bilgini olan Eraristratus’u davet eylemiş ve oğlunun derdine bir çare bulmasını kendisinden rica etmişti. Bu ünlü bilgin, gencin derdini pek çabuk keşfetmiş ve hakikati hükümdara şöyle bildirmiştir: Bilgin - Oğlunuzun hastalığı ümitsiz bir aşktır. Hükümdar – Oğluma verilmeyecek kadın kim imiş acaba - Benim karım. Bunun üzerine yerinden fırlayan hükümdar bir müddet düşünmüş ve sonra şöyle demiştir: - Bir hükümdar çocuğunun hayatı için bir kadını feda etmemek büyük bir "hamiyetsizliktir". - Benim yerimde siz olsaydınız bu fedakârlığı yapabilir miydiniz? - En büyük "mabutlar" üzerine yemin ederim ki evet. –Öyle ise oğlunuzun hastalığı, son olarak aldığınız karınız Stratonice'e karşı duymuş olduğu aşk ve sevgidir, İhtiyar baba bu münasebetsiz sevgiyi mükâfatsız bırakmamış ve sevgilisini oğluna terk etmiştir.
Sayfa 13 - Türk Tarih Kurumu
Dini, canı nasıl istiyor, hoşuna nasıl gidiyor, işine nasıl geliyorsa öyle yorumlamak her devrin hastalığı olmuştur. Papa Françesko'nun ilginç bir sözü vardır: '' İki yüzlü dindar olacağınıza, ateist olun'' der.
Reklam
198 syf.
4/10 puan verdi
“Hazreti Peygamber’le arkadaşları bu yaşayış tarzı bakımından bütün İslam ümmeti için birebir birer örnektiler. Ve Müslümanlar bu örneğe bakarak O’na uymayı bir vazife sayarlardı.” diyor ve tasavvufun özünü böyle olduğunu da ifade ediyor. Hani bizde var ya, şimdilerde tasavvuf “çuların” tasavvufu satan, satışa çıkan, pazarlamaya çıkanların
İslâmiyetin Geliştirdiği Tasavvuf
İslâmiyetin Geliştirdiği TasavvufÖmer Rıza Doğrul · Kapı Yayınları · 20206 okunma
NE EKERSEN ONU BİÇERSİN TRT kanunu meselesi Millet Meclisini işgal eden mühim konulardan biri oldu. Milletçe ne kadar geçimsiz olduğumuz bu konu üzerinde şimdiden başlayan tartışmalarla bir daha ortaya çıktı. Bir taraftan gelen düşünce ne olursa olsun, karşı tarafın buna şiddetle karşı çıkması sanki tabiat kanunu imiş gibi davranmak, öyle
Mareşal Fevzi Çakmak'ın hastalığı, daha sonra da vefatı hazin, fakat mânâlı işaretlere vesile olmuştu. Devrin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Mareşalin yattığı hastahaneye onu ziyaret için gitmişti. Mareşal, bu eski silah arkadaşını, üstelik o sırada devlet başkanlığı makamında bulunmasına rağmen, huzuruna kabul etmemişti.
272 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Her Devrin Toplumsal Hastalığı: Zübüklük
“Memlekette bir tek Zübük ben miyim, aslında hepimizde var biraz Zübüklük. Biz Zübük olmaya zorlanmışız. Zübüklerden kurtulmanın birinci çaresi önce kendi zübüklüğümüzden kurtulmaya çalışmaktır” der kitabın kahramanı İbrahim Zübükzade. Kimdir bu Zübük? Kendi çıkarı için her yolu mübah gören, dolandırıcılığı, yalancılığı, her türlü namussuzluğu
Zübük
ZübükAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 20126,2bin okunma
Reklam
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Edebiyat; insanın yaşadığı devrin toplumsal, siyasal, ekonomik, düşünsel atmosferinden etkilenerek, bunların etkilerini kendi ruh dünyasında özümseyip farklı bir bakışla estetik bir dokusu güçlü bir ürün ortaya koyması demektir. Yaşadığı devir ifadesi bizi yanıltarak sanatçının sadece kendi devrine odaklandığı hatasına götürmemelidir; zira her
Metinlerle Batı Edebiyatı Akımları
Metinlerle Batı Edebiyatı AkımlarıEmel Kefeli · Akademik Kitaplar · 20099 okunma
103 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.