Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Her türlü zorluğa göğüs geren asil varlık... KADIN
Anne, "Kadınlar erkeklerden daha çabuk uyum saglar." diye onu avuttu. "Kadının yaşamı koynunda, kucağındadır. Erkeğinkiyse kafasının içindedir. Aldırma sen. Belki... belki gelecek yıla bir yerimiz olur." Baba, "Şu anda hiçbir şeyimiz kalmadı," dedi. "Önümüzde işsiz, hasatsız uzun bir zaman var. O zaman ne yapacağız? Nereden yiyecek bulacağız? Bakın, söylüyorum size, Rozaşarn'ın da günü o kadar uzak değil artık.(doğum yapması) Öyle oluyor ki, düşünmekten bile nefret ediyorum. Hayatımız bitmiş, son bulmuş gibi geliyor. "Hiç de bitmedi," diye gülümsedi Anne. "Bitmedi, Baba. İşte kadının bildiği bir başka şey de budur. Ben dikkat ettim buna. Erkek tek tek sıçramalarla yaşıyor. Bebek doğuyor, insan ölüyor. bu bir sıçrama. Bir çiftlik alıyor, bir çiftlik kaybediyor, bu da bir sıçrama. Kadın için ise her şey düzenli bir akış içinde. Dere gibi çağlayan gibi. Sonu gelmiyor. Nehrin akışının da sonu gelmedigi gibi. Hep devam ediyor. Kadin öyle bakar her şeye. Ölecek değiliz. Herkes devam ediyor. Biraz değişiyor belki... ama devam ediyor." "Nereden biliyorsun?" diye sordu John Amca. "Her şeyin durmasına, sona ermesine engel olan nedir? Herkesin birden yorulup uzanıvermesine ne engel olacak?" Anne düşündü. Bir elinin parlak sırtını ötekiyle ovdu, sağ elinin parmaklarını sol elininkilerin arasina soktu. "Söylemesi zor," dedi. "Yaptığımız her şey, devam etmeye yönelik gibi geliyor bana. Acıkmak bile... hasta olmak bile. Bazıları ölüyor ama, geri kalanlar daha sağlamlaşıyor. Bir günü yaşamaya çalışacaksın... bir günü."
Sayfa 519Kitabı okudu
“Şimdi benim şerefimi kirlettin” dedi. Herkesten önce önce annesi rezil etti. Köyde Mari’nin döndüğü duyulunca, herkes onu görmeye koştu, bütün köy halkı kocakarının kulübesinde toplanmıştı. Yaşlılar, çocuklar, kadınlar, kızlar, hepsi de görmeye can atan, aceleci bir kalabalık hâlinde toplanmışlardı. Mari aç, perişan bir hâlde yerde, kocakarının
Reklam
Roman Ege'nin bir kasabasında yaşayan Mustafa adlı bir balıkçının hayatını anlatıyor. Balıkçılık mesleği Mustafa’ya babasından yadigâr kalmıştır. Mustafa iyi yürekli, vicdanlı bir kişiliğe sahip kendi halinde biridir. Ekmeğini balıkçılıkla kazanır. Tüm hayatı denizle iç içedir. Mustafa diğer balıkçılara göre doğaya karşı daha duyarlı ve
Çin’in Afrika Yatırımları: Afrika’da 1 Milyon Çinli
Önceki bölümde Çin’in Latin Amerika yatırımları üstüne düşünmüş ve bu yatırımların gerçekleşmesi durumunda dünya ekonomisinde önemli değişikliklerin meydana geleceğini belirtmiştik. Özellikle Çin’in Latin Amerika’yla hammadde ağırlıklı ticaretinin teknik yatırımlara yönelme olasılığına ve Nikaragua Kanalı’yla Amazon Demiryolu gibi büyük altyapı
Gözlerini açtığı zaman oda gene karanlıktı. Sevgi’yi görmüştü. Onu eskisi gibi sevdiğini söylemişti. Sevgi’ye bakıyordu. Onun konuşmasını bekliyordu. Sevgi, başını önüne eğmiş düşünüyordu. Oysa, bir şey söylemesi gerekiyordu. Hikmet, ne sonuç aldığını öğrenmek istiyordu. “Ne diyorsun?” diye sordu Sevgi’ye. “Ne diyeyim?” diye karşılık verdi Sevgi.
37 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.