Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeyy

Zeyy
@dnzzeyy
Müziğin sesini duymayanlar dans edenleri deli sanıyor. (Nietzsche)
Anne Frank
...bazen kendime benzetiyorum onu, keşke yaşasaymış. Ama belki de yaşasaydı bu kadar çok okunmazdı ya da hiç basılmazdı.
Reklam
Hayatımda hiç ölümü beklememiştim şu ana kadar. Ölüm bana hiç gelmez sanırdım, onu tanıyana dek.
Her hâlde pollyannacilik oynamasam ve ümitlerim, isteklerim olmasa tımarhanelik olmustum.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Belki sana aptalca gelebilir ama istedikten ve uğraştıktan sonra her şeyi yapabilir ve ne istersen olabilirsin.
değil 20 yıl; 200 bin yılda geçse değişmez...
Şimdi Anne Frank'in ne gibi zorluklar yaşadığını iyi anlıyorum. Bu izlediğimiz filmde de Naziler, Polonyalıları ve Yahudilero gaz odalarına götürüp öldürüyorlarmış. Ne yazık dünyanın böyle ruh hastası, korkunç, acımasız, lanet, şeytan insanlarla dolup taşması. Dünyada ne kadar çok pis insan var. Hemde çocukça saçma sebeplerle bazen de sebepsiz yere insanları öldürüyorlar. Bir de dünya gelişiyormuş 2000li yıllardayiz.
Reklam
Dünyanın ne kadar acımasızlıklarla dolu olduğunu biliyorum.
Amerika benim çok uzak bir hayalim. Sanki başkalarının gitmeleri de zor geliyor
Burada yaşayanlara acıyorum, daha doğrusu enayilere. Herkes koyun gibi. Hiç tepki yok. Yazık.
Sevmeden söylemek çok acı, korkunç doğrusu bu kelimeye çok acıyorum. Çünkü her önüne gelen boş boş sevmeden "Seni Seviyorum" diyor.
İnsanın bazen Polyanna'cılık oynamaya ihtiyacı var. Çünkü insanlar her zaman mutlu olamazlar. Mutlu olmak istiyorsanız mutlu olmak için çabalayın ve mutlu olacak sebepler bulun. Mesela ben, mutlu olmak için mutlu bir geleceğim olacağını düşünüyorum.
Reklam
Yaşanan uzun ve acılı hikayemiz hep ikili gelişti. Bir ak’sa,bir kara.Hep birbirini izledi kötü ve iyi. Felâket ve mucize. Umutsuzluk ve umut. Bitiş ve başlangıç
İçimden ne geliyor biliyor musun? Bu sayfaya hep aynı şeyi yazmak. Mesela: Bıktım. Bıktım. Bıktım. Bıktım. Bıktım. Bıktım.
Merhaba kelimesini niçin kullanmak istemediğimi biliyorsundur herhalde. Çünkü herkes “merhaba” diyor. Herkes birbirine “seni seviyorum” diyor. Oysa bu kelimelerin artık bir özelliği kalmadı çünkü bir yaşındaki çocuk bile “seni seviyorum” diyor. Gerçi bir yaşındaki çocuk bu kelimeyi içten söylüyor olabilir.
-Ben çocuğunuzu tedavi edemeyeceğim, efendim. -Neden? Ne oldu? -Gozlerinizde ki endişe... -Efendim? -Kaygılı bakışlarınız beni rahatsız ediyor. Ya, işte böyle... Ölümle savaşırken endişeli bakışlar bile yasak. Vah benim 'özgür' ülkemin insanları. Vah ki vah!... Derin bilgi ve sınırsız insan sevgisi bu olsa gerek.
441 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.