XIX. yüzyılın ortalarında Fransa'da, "çevrelerindeki dünyadan kaçanlar" için oryantalist deyişi kullanılıyordu. Özellikle ressamlar söz konusu olduğunda, klasik çizgide duranlar için Batı'da denizin bitmiş olduğu aşikârdı. Oysa Doğu, klasik çizgilerini sanki hiçbir şey değişmemişçesine sürdürebilecekleri bir dekor oluşturuyor, zamanın donduğu yanılsaması yaratıyordu. Oryantalist ressamlar için Şark, bakışmlı aynalar gibiydi. Sıfırı tüketmiş olan Lewis'in on yıllık Doğu serüveni sonrasında, İngiltere'de bir ilaha dönüşmesi bundandı. Sadece Lewis de değil. David Roberts, Edward Lear, Goodall için de geçerliydi aynı şey.
Sayfa 138 - Can Yayınları