Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Çay bahçesindeki kadın, seninle ışıkları söndürmekte mümkün. Kendimi sana anlatma çabası, çayın demi kadar içten... Ve sancılarıma ortak etmek seni... Havar, demek sana, havar ki ucunda ölüm var. Sarı saçların köpüklü gibi sanki, uzun... Onlara, misal, Halepçe' yi anlatmak. Adının Kürtçe' deki anlamını soruyorsun bana... Hatırlamıyorum. Havar, diyorum sadece. Havar ki ucunda ölüm var. Soykırımlarda dul kalır geceler, türkü olurlar. Ama senin haberin yok. Sıralarını savarlar, sır olurlar. Ruhun duymaz, maneviyatın üşümez..."
"Dul Xius.," diye başlamıştı yeniden. "Ev ne kadar eder?" "Fiyatı yok." "Herhangi bir fiyat söyleyin." "Kusura bakmayin, Bayardo," demişti dul adam, "ama siz gençler insanin yüreğinin nedenlerini anlamıyorsunuz."
Reklam
Fırtınalar, kar gibi sonsuz değildir
Anahtarlığını buldum. Anahtarının kilitte döndüğünü duyduğum zaman nasıl rahatlardım. Buluşmanın fazla uzun sürdüğünü düşündüğüm için endişelenir, daima eve dönmemenden korkardım. Anahtarın sesi Handel’in Mesih’inin Aleluyası kadar güzel gelirdi kulağıma. Artık onu da duymayacağım. Artık eve girmek için anahtara ihtiyacın yok, çıkmaya da ihtiyacın yok, kal benimle.
Asur kralı, yaptığı bir kanunla evli ve dul kadınların başlarını örtmeye mecbur etmiştir. Fakat kızlar, cariyeler ve sokak fahişelerinin örtünmesi yasak, yaparlarsa ceza var.
Sümerler'de bazı kanun maddeleri
• Eğer bir adam bir adamı büyücülük yapıyor diye suçlarsa, büyücü, Nehir Tanrısının adaletine bırakılacak, nehre atılacak. Eğer Nehir Tanrısı onu temize çıkarır öldürmezse, suçu atan adam ona 3 gin gümüş ödeyecek. • Eğer bir adamın karısı için birisi, "Başka adamla yatıyor" derse kadın nehre atılacak. Eğer Nehir Tanrısı onu temize çıkarırsa, suçu atan kadına üçte bir mana gümüş verecek. • Eğer bir adam kendi düzeyinde bir adamın ayağını silahla kırarsa 10 gin gümüş ödeyecek. • Eğer bir kimsenin kölesi evin hanımı gibi davranıp beye veya hanıma küfrederse, onun ağzı bir ölçü tuzla ovulacak. • Eğer bir adam bir adamın kölesinin kızlığını "düşmanlık olsun" diye bozarsa, sahibine 5 gin ödeyecek. • Bir adam kız olarak aldığı eşini boşarsa 1 mana gümüş ödeye­ cek. Eğer dul olarak aldığı eşini boşarsa yarım mana gümüş ve­ recek. Eğer evlendiklerini kanıtlayacak bir sözleşme belgesi yoksa, adam kadına bir şey vermeyecektir.
Ben bir yolcuyum , şoför değil.
Sayfa 164 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Lanet üniversite eğitimi, dediğini duyabiliyordu babasının. Tam bir zaman kaybı. Parası olup da yapacak başka şeyi olmayanlara yeri.
Sayfa 156 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
Yaşıtlarından bir çoğu Kuşdillerinde, Fenerbahçelerde bıyık büküp boy gösterirken, Balkanlar'da komitacı kovala sen, dağlarda Hürriyet ara.. Yetmiyormuş gibi yirmi altı yaşındayken, kaybedilmiş bir savaşta alnından vurul...On sekizinde gebe karını dul koy...Sonra oğlun sana "İttihatçı gavuru" desin."
Sayfa 34 - Ketebe YayınlarıKitabı okuyor
L-Taaddüd-i Zevcât (Poligami, Çok Kadınla Evlilik)
Tarihte poligami, hemen her cemiyette mevcut olmuş ve evlenilecek kadınların sayısı cihetinden bir sınırlama getirilmemiştir. Eski İran, Çin, Brehmen hukukunda ve Bâbil'de Hâmurâbi Kanunu'nda poligami kabul edilmişti. Roma hukukunda evli olmaksızın çok sayıda kadınla birlikte yaşamak câiz görülmüştür. Yahudi ve Kilise hukukunda da
Mabet fahişeliği bir meslek. Onlar kendilerini tanrı namına bu işe gönüllü olarak adayan kadınlar. Bunlar aynı zamanda bereket kültünün de temsilcileri. Sumer dininin bir simgesi olan 100 kadar kurumu kapsayan "me" ler arasında fahişelik de bir kurum olarak görünüyor. Bu rahibelerin diğer rahibelerden ayrılmaları için başlarını örtmeleri gerekir. MÖ 1600 yıllarında bir Asur kralının yaptığı kanunun 40. maddesiyle o tarihten sonra bütün evli ve dul kadınların başlarını örtmeleri şart koşulmuş. Kızlar ve sokak fahişeleriyse örtemeyecek. Böylece evli ve dul kadınlar da mabet fahişeleri gibi yasal seks yaptıklarından kutsallaştırılmışlar.
Reklam
Çalışan Kadın İlmihali
1-Dinimiz, evi geçindirme vazifesini erkeğe yüklemiştir. Evli kadının geçim masrafları kocasına, bekarınki babasına, dul kadınınki baba, çocuk veya kardeşlerine aittir. Bunlardan herhangi biri bulunmazsa devlete aittir. 2- Müslüman kadın için ekonomik bağımsızlıktan önce Allah'a kulluk gelir. Müslüman kadın Allah'a kulluğunu hakkıyla
Tepki oluşturma
Yeniden evlenmesine küçük çocuğunun bir engel oluşturduğunu düşünen dul anne, içten içe çocuğuna duyduğu kin ve öfkesini, çocuğuna aşırı bir ilgi ve sevgi göstererek saklama çabasına girebilir.
Sayfa 164
Belki de yağmur artık hayatta olmadığı için pişmanlık duyanların gözyaşlarıdır.
Sayfa 195Kitabı okudu
Mete Han'dan Çin İmparatoriçesi Lü'ye mektupla evlilik teklifi
"Ben sazlıklar arasında doğup sığır ve at topraklarının vahşi bozkırlarında büyütülmüş yalnız bir dul hükümdarım. Çin'e seyahat etmek özlemiyle çok defa sınır bölgesine gelmişimdir. Zat-ı şahaneleri de yalnız bir yaşam süren dul bir hükümdardır. İkimiz de zevklerden mahrum bir yaşam sürmekte olup kendimizi eğlendirme imkânımız yoktur. Ümidim ikimizin birbirimizde olanları, olmayan eksikliklerimiz için değiş tokuş etmemizdir."
m.ö. 192 yılında imparator huei tahta çıkınca mo-tu ile evlenmesi için yine bir çinli prensesi gönderdi. bu imparatorun hükümdarlığı esnasında esas güç annesi lü'nün elindeydi. mo-tu bu sefer ona bir mektup yazarak dedi ki: "ben sadıklar arasında doğup sığır ve at topraklarının vahşi bozkırlarında büyütülmüş yalnız bir dul hükümdarım. çin'e seyahat etmek özlemiyle çok defa sınır bölgesine gelmişimdir. zat-ı şahaneleri de yalnız bir yaşam süren dul bir hükümdardır. ikimiz de zevklerden mahrum bir yaşam sürmekte olup kendimizi eğlendirme imkanımız yoktur. ümidim ikimizin birbirimizde olanları olmayan eksikliklerimiz için değiş tokuş etmemizdir"
Sayfa 34 - 35-kronik kitap, 2. basımKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.