Çocuklar insanlığın saf temsilcisi olarak görülürler.Bir insan salt iyi ya da salt kötü olabilir mi? Dünyanın en masum canlısı olarak görünen çocuklar en tehlikeli varlığa nasıl dönüşebilirler?
Bu kitap bence ders olarak okutulması gerekir diye düşünürken ingiltere'de duyduğum kadarıyla zorunlu bir ders kitabı olarak okutuluyormuş.
Her zaman
Dünya Hepimize Yeter ve Marslılar gibi öykü derlemelerini de okura sunan yayınevi günümüzde varlığını sürdürmese de, zamanında Asimov severleri bir hayli
Bronx Hayvanat Bahçesi'nde
"dünyanın en tehlikeli canlısı “
bölümü vardır ve içeri girdiğinizde karşınızda sadece bir ayna çıkar..!!!
.. çok yaratıcı ve doğru..
David R. Hawkins , farklı duygu ve varlık durumlarının titreşim enerjisini ölçmek için Bilinç Haritası olarak da bilinen bir Bilinç Ölçeği oluşturan bir psikiyatrist ve bilinç araştırmacısıydı.
Isaac Asimov‘un, daha önce Cep Kitapları’ndan çıkan “Marslılar” adlı öykü derlemesinde yer alan öyküleri, Altın Kitaplar tarafından farklı isimlerle çevrilerek “Uzayın Bekçileri” kitabında toplanmış.
Her bilimkurguseverin okuması gereken, Asimov’un eşsiz hayal gücü ile yoğrulmuş 7 adet öyküden oluşuyor kitap. Farklı alanlara eğilen, birbirinden
"Dünyanın en tehlikeli varlığı ne bir köpekbalığıdır ne de bir kaplan. Hayvanlar aleminde köleliğe rastlanmaz. Zevk için öldürmezler. Soykırım örnekleri görülmez. Oysa dünyanın en zararlı canlısı yetişkin bir Homo sapiens sapiens‘tir. Büyüdükçe kirlenir bilinç düzeyi. Çocukların tertemiz düşünsel dünyaları korku paranoyasıyla zehirlenir. Korkunç masallarla dar bir alan içerisine sıkıştırırlar düşlerini. Çocukların geniş algısında ne ırkçılığa yer vardır ne de din şovenizmine. Hiçbir kişisel hırs, bebeklerin karşılıksız sevgisinden daha büyük değildir. Pazarlıksız bir aşk, onların masumiyet alanında mevcuttur. Yeryüzünün bütün çocukları aynı dilde kucaklaşır, aynı dilde çiçek ekerler kendi diyarlarına. Belki de en çok bu yüzden çocuk kokuludur bütün barışlar."
_Spinoza: Anlamak, sevmenin başlangıcıdır.
_Leonardo da Vinci: Anlamadığın bir şeyi, ne sever ne de nefret edersin.
_Marki de Sade: İnsanın anlamadığı ve bilmediği bir şeyden hoşlanmaması kadar doğal bir şey olamaz.
_Gazali: Bir şeyi sevecek ya da düşman olacaksan, onu bilmen gerekir.
_Freud: Sevmek için anlamaya gerek yok çünkü insan duygusal
Her erkeğin merak ettiği, kadınlara sorabildiği ya da sormadığı, belki cevap alabildiği belki de alamadığı en popüler sorulardan biri:
.
Kadınlar aşık oldukları adamlarla mı sevişirler yoksa seviştikleri adama mı aşık olurlar? Ben bu soruyu bu kitap aracılığıyla cevaplamak istiyorum.
.
Kadınlar, ihtiyaçtan doğan bir içgüdü ile sevişmezler.
"Dünyanın en tehlikeli ve en güçlü canlısı kim ?" diye sorsam bana ne cevap verirsiniz?
Muhtemelen aslan, kaplan, ayı, fil diye saymaya başlarsınız. Hayır, hiçbirisi değil ;
Dünyanın en tehlikeli varlığı, yavrusunu korumaya çalışan dişidir.
Kimi seviyorsun diyerek başlıyor yazar.
Sevdiğin bir çok kişi gözünün önüne geliyor. Peki bu sevdiklerini tek bir kişi için feda et.
En sevdiğin için.
Bir anne çocuğu için neler yapabilir?
Ne kadar ileri gidebilir, neleri feda edebilir? Kimleri feda edebilir?
Herkesi. En başta da kendini.
Bir anne için çocuğunun hayatı mevzu bahis ise, o sakin ve sevgi dolu anne dünyanın en tehlikeli canlısı olabilir.
Kitap bitiyor ve ben " film olsaydı ne güzel izlenirdi be " diyorum.
Uzun zamandır okumaya çalıştığım kafa yorucu edebi eserlerden sonra bu kitap benim için bir es oldu adeta.
Akıcılığı, hiç düşmeyen temposu ve kurgusuyla kendini bir çırpıda okutturan bir kitap.
HAYVANLAR ALEMİNİN 'EN' LERİ
EN ÖLÜMCÜL
KUTU DENİZANASI
CUBOZOA
Bir çok türü mevcut olan kutu denizanalarının en tehlikelisi deniz yabanarısı (Chironex fleckeri) adını taşıyor.
Bu denizanası tüm gezegendeki en ölümcüI silaha sahip. 60 tane dokungacı var ve her bir dokungacında binlerce toksin kapsülü bulunuyor. Kapsül dediğimize aldanmayın; Bunlar deriye bir ok gibi saplanabilir. Ve her biri 60 kişiyi öldürecek oranda zehir tasıyor. Neyse ki saldırgan değil...
Dünyanın en zehirli canlısı ünvanına sahip denizanası, deniz türleri için olduğu kadar insanlar için de tehlikeli. Onunla temasın sonucunda kurtulmayı basarsanız bile zehrinin verdiği acı aylarca sürebilir. Hatta zehrin etkisi ölümcül asamaya ulaşmadan önce, bu katlanılamaz acı nedeniyle yaşamını yitiren insanlarda oldu.
Kutu denizanası ısırığı sonucu ortaya çıkan semptomlar İrukanji sendromu olarak adlandırılıyor. Bulantı, kusma, şiddetli baş ağrısı, kalp çarpıntısı, kramplar, deride yanma hissi, asırı terleme ve yüksek tansiyon olarak özetlenebilecek bu belirtiler kimi zaman beyin kanamasına kadar varıp kurtulmayı imkânsızlastırabilir. Tüm bunlar ufak bir miktar zehir yüzünden yaşanıyor. Belirtiler, sokmayı takip eden 5 ila 120 dakika arasında baslıyor.