Bir bayram sabahına uyanıyorum, sıradan bir sabaha uyanır gibi. Oysa bayram sabahlarına her zaman farklı uyanılırdı. Neşe, coşku, sevinç, heyecan, mutluluk… Dünyada güzel olan ne kadar duygu varsa içinde barındırırdı bayram sabahları. Aklıma gelen bir düşünceyle portmantoya koşuyorum. Kapağı açıyorum büyük bir beklentiyle. Stilettolar, sneakerlar,
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
2 senedir rafımda duran bit türlü başlamamış olduğum kitaplardan birisiydi. Özellikle öğretmenlerin sonra ebeveynlerin mutlaka elinden geçmesi gereken bir kitap. Aklımda bir sürü pencereyi açıp kapattığım beni uzun bir düşünme sürecinin içine dahil eden bir kitap oldu. Öğretmen anlattığı zaman öğretmen olur. Marangoz dolap, mobilya vs yaptığı zaman marangoz olur. Eğer bize verilen bu ilmi kullanmazsak o ilmin bizde bir değeri olmaz. Aynı bunun gibi ebeveynimden aldığım sevginin de ilim gibi olduğunu ve bundan sorumlu olduğumu hissettiren bir kitap da oldu benim için.
Bunları Kimseye Anlatmamıştım
Bunları Kimseye AnlatmamıştımAlişan Kapaklıkaya · Yediveren Yayınları · 20181,369 okunma
Reklam
Veli ve öğrencileri bilgilendirme toplantıları kapsamında bir evi ziyaret ettik. Evin penceresinde duran çiçekler çok hoşuma gitti. Evin hanımına, çok güzel çiçeklerinin olduğunu söyledim. Tabi, birbirimizin dilinden anlamıyorduk. Çocuklar aramızdaki konuşmaların çevirisini yapıyordu. Evin hanımı, beni çok sevdiğini söyleyerek ısrarla çiçekleri bana hediye etmek istedi ama ben, “Çiçekler pencerede çok güzel duruyor, bu yüzden orada kalmalılar. Eğer çiçeklerle fotoğraf çekersem hediyemi almış sayılırım.” diye tebessüm ettim. Dillerimizin farklı olması gönül bağı kurmamıza engel değil. Bu yörenin insanı evindeki tek çiçeği, size gözü kapalı hediye edebilir. Bu, muhteşem bir misafirperverlik. Doğu görevini bitirmeye az zaman kalmışken heybemde eşsiz anılar biriktirdim. Eğer tüm yokluklara rağmen bir yerlerde yüzünüze aydınlık bir kapı açılıyorsa bilin ki orada h^al^a umut var demektir
ERKEK, ERKEKLER, ERKEKSİ, ERKEKLİK kelimelerini ve eril türevlerini kullandığımız zaman aklımızın bir köşesinde dünyaya ve içinde yaptığımız faaliyetlere dair geniş, belli belirsiz, karmakarışık bir resim beliriyor aslında. Büyüyüp "adam olmak" diyoruz ya da "erkek gibi davranmak" diyoruz, anlamı da yan anlamı da oldukça geniş bir kelime bu. O sırada gözümüzün önüne sıra sıra uygun adım yürüyen erkekler geliyor, gemileriyle yeni denizlere açılan, bilinmeyen dağları keşfeden, atları ehlileştiren, sürüleri güden, toprağı süren ve ekip biçen, demir ocaklarında ve fırınlarda çalışıp duran, maden kazan, yollar ve köprüler ve yüce katedraller inşa eden, büyük işletmeleri yöneten, üniversitelerde öğretmenlik yapan ve kiliselerde vaaz veren, her şeyi yapan ve "dünyayı" döndüren bütün erkekler geliyor. KADINLAR dediğimizde ise aklımıza gelen sadece DİŞİydi, cinsiyetti.
Sayfa 197 - İthakiKitabı okudu
Daha o gün anlamalıydım bu ilişkinin yazgısını Takvim tutmazlığını Aramızda bir düşman gibi duran Zaman'ı Daha o gün anlamalıydım Benim sana erken Senin bana geç kaldığını
Murathan Mungan
Murathan Mungan
Dün gibi geliyordu ama zaman geçmişti, o hareketsiz, herkes için aynı, duran yani ne daha mutlu olanlar için daha yavaş, ne de talihsizler için daha hızlı olmayan ritmiyle geçiyordu.
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.