"Atatürk kim, hiç duydun mu adını?"
"Duymadım..."
"Hiç duymadın, kim olduğunu bilmiyorsun?"
"Bilmiyorum."
Ses alma makinesine aldığımız karşılıklı konuşmalardı bunlar.
NÂZIM HİKMET'İN MUSTAFA KEMAL'LE TANIŞMASI
ORHAN KARAVELİ
Mustafa Kemal'le karşılaşmasını Nâzım Hikmet'in ağzından dinlediğimiz Moskova akşamında, Türk basınının değerli kalemlerinden Ömer Sami Coşar kulağıma eğilerek, "Şimdi sıkı dur, bomba gibi bir soru soracağım!."dedikten sonra, Ekber Babayev'le ertesi
NÂZIM HİKMET'İN MUSTAFA KEMAL'LE TANIŞMASI
Mustafa Kemal'le karşılaşmasını Nâzım Hikmet'in ağzından dinlediğimiz Moskova akşamında, Türk basınının değerli kalemlerinden Ömer Sami Coşar kulağıma eğilerek, "Şimdi sıkı dur, bomba gibi bir soru soracağım!. "dedikten sonra, Ekber Babayev'le ertesi günkü
Biz böyle, Ustamla konuşup dertleşirken, Savcı İzzet, demirkapıdan içeriye girdi. Biz yanına yaklaştık: ''Hoş geldin.!'' dedik. O, birşey demeden idarenin merdivenlerine yürüdü. Biz de beraber. Bana döndü:
- Gel, ne resimler yaptın, göster bakalım.! dedi.
Revirdeki çalışma odama girdik. Bitirmekte olduğum ''Doğum'' tablomu gördü:
- Ne zaman yaptın
Şiir okurken duydun mu sen hiç?" "Duydum. O okurken insanın yüzü dalga dalga olur! Hem biliyor musun, ağlayan bir çocuğu kucağına alsa, çocuk susuverirmiş!"