Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Efendimiz (s.a.s.) Hazretleri, ahmağı ta'rif ederken, "Nefis ve hevâsına tâbi olup, Allah'tan kurtuluş umanlardır" buyurmuşlardır.
Sayfa 119 - Seha Neşriyat - 1991Kitabı okudu
Efendimiz Hz.Muhammed(s.a.v)'in söylediği gibi "Allah bizi kalpleri ölmeyenlerden eylesin."
Reklam
Hoş Gör, Hor Görme Çünkü Efendimiz ( s.a.v ) buyurdu ki ; Kalbinde Zerre Kadar Kibir Olan Kimse Cennete Giremez... " 🗝 -
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Peygamber Efendimiz (S.A.V)
Bilmelisiniz ki günah işlemek, nimet ve kısmetlerin değişmesine sebep olur. İnsanların ekserisi salih olursa, onların amirleri, idarecileri de adl ve insaf ile muamele ederler. Halk, isyan ve günaha meylederse onların idarecileri, hâkimleri de zulm ve adaletsiz iş görmeye yönelirler.
Sayfa 817
Hz. Peygamber (s.a.s.) Efendimiz ana-babaya itaati ibadet olarak kabul etmiştir. Nitekim Abdullah İbni Mes`ûd (r.a.) Peygamber aleyhisselâm’a: - Allah’ın en sevdiği amel hangisidir? diye sorunca, Efendimiz; - “Vaktinde kılınan namaz” buyurdu. - “Sonra hangisidir?” diye sordum. - “Ana ve babaya iyilik ve itaat etmek” buyurdu. - Daha sonra hangisi gelir? diye sordum. - “Allah yolunda cihâd etmek” buyurdu. ~^~
Tasavvuf sekiz temel üzerine kurulmuştur. Birincisi; cömertliktir. Bu İbrahim (a.s)'ın sıfatıdır. İkincisi; rızadır ki, bu İshak (a.s)'ın sıfatıdır. Üçüncüsü; sabır'dır ve Eyyüb (a.s)'ın sıfatıdır. Dördüncüsü; işarettir ki (Allah'ın her hadisedeki rolünü bilmek), Zekeriyya (a.s)'ın sıfatıdır. Beşincisi; kurbettir ki (yakınlık), Yahya (a.s)'ın sıfatıdır. Altıncısı; tasavvuftur ki (mana yolculuğu), Musa (a.s)'ın sıfatıdır. Yedincisi; fakirliktir (kulluğu bilmek) ki İsa (a.s)'ın sıfatıdır. Sekizincisi; aşktır ki, bu da Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)'in sıfatıdır.
Reklam
“Allah, kimi hidayete erdirmek isterse onun gönlünü İslâm'a açar" mealindeki âyet-i kerimede geçen "gönlünü açmak" ifadesinin mânası Resûl-i Ekrem'e (s.a.v) sorulmuş, Peygamber Efendimiz de şöyle buyurmuştur: "O, Allah Teâlâ'nın kalbe akıtmış olduğu bir nurdur." Sahâbe-i kiram, "Peki bunun alâmeti nedir?" diye sordular. Buyurdular ki: "Aldanma yurdundan (dünyadan) sakınarak ebediyet yurduna (âhirete) yönelmektir." —En'âm 6/125. —Hâkim, el-Müstedrek, 4/311; Beyhakî, ez-Zühd, nr. 974; Sü-yûtî, ed-Dürrü'lMensûr, 7/219.
Gadir-i Hum
O hutbeyi bize, sahâbeden Zeyd b. Erkam (r.a.) nakleder. Kaynağı İmam Müslim'in Sahih'i olan o hutbede Efendimiz (s.a.v.), Hz. Ali'nin değer ve kıymetini nazarlara verir. Her ne kadar Şîa bu hutbeyi Hz. Ali'nin hilafete tayini olarak anlayıp, ona göre üzerine birçok şey bina etse de, ortada bir tayin yoktur. Ancak burada ehl-i beytin ve Hz. Ali'nin hukukunu korumakla alakalı çok önemli mesajlar vardır. Allah Resûlü (s.a.v.) uzunca olan o hutbesinde, "Ey insanlar! Ehl-i beytim benim ailemdir. Onlara karşı sevginiz, muhabbetiniz beni sevindirir. Bundan dolayı ehl-i beyt ile hukukunuzu doğru kurun," demiştir. Tavsiyelerini sıraladıktan sonra Efendimiz (s.a.v.) Hz. Ali'yi yanına çağırır. Elini tutup havaya kaldırarak, "Ben kimin mevlâsıysam/ dostuysam, Ali de onun dostudur. Allah'ım! Sen Ali'ye dost olana dost, düşman olana düşman ol!" der. Bu sözler sahâbeyi sarsar. Sahâbe, Hz. Ali'nin etrafını sarıp onu böyle büyük bir şerefe nail olduğu için tebrik eder. Böylece Hz. Ali hakkındaki o olumsuz konuşmalar nihayete erer. Allah (c.c.) hepimizi, başta o güzel silsilenin ilk halkası olan Hz. Ali sevgisi olmak üzere ehl-i beyt sevgisini doğru anlayan ve onların yollarını kendilerine yol edinenlerden eylesin.
Sayfa 324Kitabı okudu
Efendimiz’i (s.a.v) sevmek, imanın tadını ve lezzetini elde etmenin en önemli vesilesidir.
Sayfa 33
Sultan, Şam’da Muhammed Bedahşî Hazretlerini ziyarette bulunur. Seferini bir Allah dostu duasıyla taçlandırır. Bir ara atından iner, çölde yürüyerek devam eder. Sebebini sorduklarında, “İki cihan serveri Peygamber Efendimiz (s.a.v.) önümüzde yaya yürürken biz nasıl olur da at sırtında gideriz?” der.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.