Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Düşlerimi geçtin zaman!
Yarın gözümü açsam. Elimde kapaklı, tuşlu bir telefon ve 30 sms’im olsa… Sadece lisede aşık olduğum kız için kullandığım o otuz mesaj hakkı… Tüm harçlığımla kısa parliament alsam yine, öğlen aç kalacağımı bile bile.
464 syf.
8/10 puan verdi
·
20 günde okudu
Sirenler ve heyecanla dolu bir kitap
Bu aralar kitap okuyasım çok olmadığı için elimde süründü o yüzden konusu ve kurgusu ilgi çekici olsa da pek sevemedim. Fantastik kitapları bir çırpıda okuyunca daha güzel oluyor. Öncellikle bazı kısımları anlamak için 3-5 kere tekrar okumam gerekti. Çeviriden kaynaklandığını düşünüyorum. Sevdiğim bir nokta ise: karakterler arası duygunun yavaş yavaş işlenmesi. Eğer sirenler ve deniz, korsanlık temalı kitapları seviyorsanız bu kitap sizin için. Konusu: Keto Deniz Krallığı'nda yaşayan her bir siren doğum günü haftasında güç göstergesi olarak insanların kalbini çalmaktadır. "Prens Katili" olarak bilinen ve tahtın sıradaki varisi Lira, Denizler Kraliçesi annesinden sonra en fazla kalbe sahip sirendir. Çalması gereken son bir kalp kalmıştır. Bu kalpten sonra Denizler Kraliçesi o olacaktır. Lira, kuzeni Kahlia'ya bir insan kalbini nasıl çalacağını öğretmek için onunla ava gider ve doğum günü haftası olmamasına rağmen bir kalple krallığa döner. Bu duyan annesi onu cezalandırır ve ancak "Siren Katili" olarak bilinen Midas Prensi Elian'ın kalbini çalarsa tahta geçebileceğini söyler. Bunun üzerine Lira Midas'a gider ve tam prensi öldürecekken prensin kalp atışından etkilenir ve merhamet edip onu öldürmekten vazgeçer. Annesi tarafından insani duygular besleyip merhamet ettiği için cezalandırılır ve insana çevrilir. Krallığına ancak prensin kalbini getirirse geri dönebilecektir... Lira bu görevi tamamlayabilecek mi?
Krallığı Öldürmek
Krallığı Öldürmek
Alexandra Christo
Alexandra Christo
Krallığı Öldürmek
Krallığı ÖldürmekAlexandra Christo · Martı Yayınları · 20201,048 okunma
Reklam
Elimde her çeşit renk olsa da, onları böylesine yetkin bir uyum içinde yan yana getirmeyi yalnızca Tanrı başarabilir.
... Elimde olsa dünyayı küçümserdim; İyisine de kötüsüne de yuh çekerdim; Daha doğrusu bu aşağılık yere Ne gelirdim, ne yaşardım, ne ölürdüm.
510 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bu kitap tarih kitabı değildir.
Bu yüzden kitapta tarihi olaylardan çok, hoşuma giden alıntıları paylaştım. Kitapta hurafeleri, iftiraları baz alarak kurgulanmış tarihi bi içerik olmayan romandır. O dönemde 100 bin haşhaşinin yaşadığı iddia ediliyor. Bu rakam oldukça uydurma bir rakamdır. Zira rakamların sayısı gerçek olsa Selçuklu'da bütün devlet kademelerini kontrol
Fedailerin Kalesi Alamut
Fedailerin Kalesi AlamutVladimir Bartol · Koridor Yayıncılık · 201241,6bin okunma
Benim elimde bir imkân olsa evliliklerle ilgili yapacağım ilk şey eşlere evlenmeden önce sorun çözmeyi öğretmek olurdu. Sorun çözme yöntemleri olmayan eşlerin doğrudan doğruya yaptıkları şey karşı tarafı zorla değiştirmek, onu baskılamak, dayatmak ve onu istediği kıvama sokmaya çalışmaktır. Oysaki insan böyle bir varlık değildir. İnsan bir tahta değildir ki onu yontasınız, istediğiniz kıvama sokabilesiniz. Muhatabınızı olduğu gibi kabul edin, sorun çözme yöntemleri ile ona zarar vermeden istediğiniz kıvama ulaştırabilirsiniz.
Sayfa 32 - Nesil YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
296 syf.
7/10 puan verdi
Diğer iki kitabı çok öncesinde okuduğum için bu kitabı okuduğumda ufak tefek ayrıntıları unuttuğumu fark ettim. Farklı bir açıdan aslında normal yaşantılara sahip olsalar bir noktada onu gördük diyebilirim. Yine de bir noktada bu ikiz alevi olayını beğensem de kafamda bazen bazı şeyler oturmuyor gibi hissediyorum. Karakterlerinin hissettirdiği bir şey de olabilir bu durum bilemiyorum. 3. kitapta elimde var ve umuyorum ki cidden güçlenmiş ve aklı başında karakterler okuruz diye umut ediyorum. Kitabın sonlarına doğru okuduğumuz iki karakter var ve cidden onların hikayesini daha çok merak ediyorum. Spoiler İkiz alevi durumu dediğim gibi hoşuma gitse de bazen Daren ve Nova hem uyumsuz hem de bir o kadar uyumlu hissettirdi. Nova gibi alaycı tavrım devam edebilirdi ama bir noktada kaçamazsın ve cevabları almak zorundasın. Daren de ufakta olsa bir gelişim görebildim gibi -maalesef biraz süpheli yaklaşıyorum- ama Nova nedense hep aynı gibi ya. Kitabı okurken bazen yorulduğumu hissettim. Neden bilmiyorum ama bırakıp uzun bir süre almadığım anlar oldu. Keşke birlikte aynı evde kaldıkları sırada diğer karakterlerin az buçuk hikayelerini okusaydık. Bunu dedim de aklıma geldi. Ben cidden aşk üçgeni, aşk üçgenine yakın ve aşk üçgenine uzaktan göz kırpan ama öyle olmayan şeyleri okumakta zorlanıyorum bazen.
Ejderha ve Yıldız
Ejderha ve YıldızN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 2024233 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Her Nurullah Genç kitabı ardından bitişinin hüznü ile kaplanıyor içim. Deli gibi aşık olduğunuz birine, aşkınızı söylemek için arayıp 'senden nefret ediyorum' deyip kapatmak nasıl olur..! Bu kitabı okuyunca olur diyeceksiniz ... Bir aşk kaç kişinin hayatını değiştirebilir ..? Yaptıklarının neye mâl olduğunu anlayınca çıldıran bir baba... Ahirete kalan bir aşk ... Sayfa:139 Bildirmeden duramadım sevdamı.İçim içimi yiyordu.Ben seni böylesine severken,seninle nefeslenirken,senin hayalini kurmaya çalışırken habersiz olman dokunuyordu bana.Çatlayacaktım sanki ..! . Dermansız bir dert bu !.. Hayatta olduğum müddetçe çekeceğim bu derdi.Ama seve seve yakınmadan çekeceğim.Çünkü sevmesen bile, hatta nefret bile etsen,ölene değin senden ayrı kalacak ve ölene değin hep aynı sevgiyle seveceğim seni.Ahh,bir söz verebilsen öldükten sonra, ruhlarımızın yuvalarına döneceği o mukadder ,o edebi hayatta beraber olalım diye ..! . Bir fotoğrafın olsa elimde ;bir kasete alsam sesini,avunup dururum ömür boyu.Haftada bir görünsen gözüme, gülümseyip geçsen,o eşsiz güzelliğinle sulasan yüreğimin kavrulmuş topraklarını , ruhumun buzlarını eritsen,yılda bir telefon etsen ve sesini duyup mutluluğunu öğrensem yeter de artar bile ..! Sana mutluluk verecek olan şey benim mutsuzluğum,seni rahat ettirecek husus benim rahatsızlığım olsa dahi razıyım ...Sen mutlu ol;başkasını istemem..! İntizar anlatacaktır bunları sana ... . İki mısraya takılı kaldım tekrar alıntı yapmalıyım; Olmaz ilaç sine-i sâd-pâreme Çare bulunmaz bilirim yâreme ... Kesinlikle okunması gereken bir eser. Keyifli okumalar diliyorum...
İntizar
İntizarNurullah Genç · Timaş Yayınları · 2019951 okunma
500 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Merhaba arkadaşlar, size öyle bir kitapla geldim ki, bitirdiğinizde yüksek sesle “Aman tanrım , bu da neydi böyle?!” diyeceksiniz. Normalde bu kitap Cam şato serisinin ikinci kitabı. Bilmiyorum, belki de serinin diğer kitaplarını da bitirdiğimde bundan da büyük tepkiler vereceğim. Çünkü sadece ikinci kitap olsa bile, olay örgüsünün nereye gittiği
Karanlık Taç
Karanlık TaçSarah J. Maas · Dex Yayınları · 20152,041 okunma
"Daren!" dedim coşkuyla harfleri uzatarak, "Beni kurtarmaya nu geldin?" "Burada ne işin var demek istiyorum," dedim daha tutarı bir tonda. Bu kahkaha kusmuğunu görmek bile beni bu kadar mutlu ettiyse durumum olduk çavahim olmalıydı. "Geçiyordum, şöyle bir uğrayayım dedim." "Sen," dedim alttan
Sayfa 376Kitabı okudu
Reklam
Elimde olsa dünyayı küçümserdim; İyisine de kötüsüne de yuf çekerdim; Daha doğrusu bu aşağılık yere Ne gelirdim, ne yaşardım,ne ölürdüm.
“Gözlerine baksam, cenneti görürdüm. Elimde olsa, tüm yıldızları toplar Yine gözlerinde birleştirirdim..”
ben ne olduğumu bilmiyorum. ne olacağımı bilmiyorum. kendimi ve her şeyi göğsümde ve karnımda kıpırdanan bir şey olarak hissediyorum. bir çizgi ve içerisinde ya da ardındayım, hepsi bu, bunun çırpınışı. ama çizgisiz ve kalem elimde, göğsüme göğsüme batmakta. bazen insan felaketini incelikle anlatışına hayran olur, aydınlığını yaşayaşının güzelliğiyle övünmek olmayınca. acın kimliğin olunca. kendime bakarken çok acı çekiyorum. sana bakarken. dünyaya, hayata bakarken. dünyanın dağları, engebeleri beni kendilerinin arasında öyle bi sıkıştırmış ki, saydam hale gelmişim, incecikliğim bundan belki. kendimden bakarken ötemi görmek ama kıpırdayamamak bundan. bazen ne dediğimi bilmiyorum, genel olarak ne yaptığımı da. kendimi bir cenaze gibi taşıyorum omuzlarımda. güneşi yüzüne makyaj yapıp sürdüğüm küçük kız çocuğu. herkese saldırma tutkusu. herkesi anlama belası. kendini tutup da balkondan aşağı fırlatamama kahrı. hiçbir şeye yetmeyen daracık tahammül. küçülüp küçülüp sende dağılmak, sen ki hiçbir şey ben ki mavi poşete sığmış boşluk. ellerimde bir silah olsa kör karanlığa doğrulturdum, onun içindeki o hasta cenine. sakinleştiğim o anlar uğruna kaçıyor ve kaçıyorum. bak avucumda bir zehir taşıyorum, her sabah buz gibi suyla onu yüzüme çarpıyorum. avuntusuzum, avuntusuz. görmüyorum, duymuyorum ve o karın altında durmuş sokak lambasını izliyorum. nereye doğru bağırabilirsem oraya doğru, bana bunu neden yaptınız. kim var orada, sessizlik. içi benle dolu bir bardak boğazıma dayanmakta. ben burdan uzağa ve burdan derine dadanmakta
Elimde olsa bu dünyayı küçümserdim, İyisine kötüsüne yuh çekerdim, Daha doğrusu bu aşağılık yere, Ne gelirdim, ne yaşardım, ne ölürdüm.
Sayfa 52 - Türkiye İş BankasıKitabı okuyor
Yabanıl bir çam ağacında, bir sabah, içerideki canın dışarı çıkmak üzere kabuğunu tam çatlattığı anda, bir kelebek kozasını görme fırsatı nasıl elde etmiş olduğumu hatırladım. Bekliyor, bekliyordum; o ise gecikiyordu; benim de işim vardı... Bunun için ona doğru eğildim, soluğumla ısıtmaya başladım. Onu sabırla ısıtıyordum. Mucize benim önümde,
Sayfa 148 - Can YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.