Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rahim Haçı ve Hayat Ağacı Hayat ağacı olarak da bilinen haç, eski bir rahim simgesiydi. Bu sembol, bir üst dünya, orta dünya ve alt dünya fikrini, tezahür eden dünyanın dört köşesi veya yaratılışın dört unsuru ve merkezi bir rahim girdabına yeniden doğuşun sarmal veya labirent yolculuğunun ruhsal inisiyasyonları ile bir araya getirdi. Eskiler
Dost dosta, sevgili gözü gibi sevdiğine yüreğinin en gizli köşesini açar da, insanoğlu günahının sırrını tiksinç bir biçimde içine gömer.
Sayfa 32 - Türkiye İş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Türk Çağı
Kam tini Türklerde bedenlendi/bedenleniyor. Zamanın sahibi bir soyun farkı gökyüzü gücü adeta yeryüzüne yıldız yağdırıyor. İstikbal ve istiklal göklerden geliyor. 2023 sonrası Türk çağı başlıyor.
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
SAATLER VE MANZARALAR Yahya Kemal BEYATLI Sütunların Dibinde Duâ Edenler Ayasofya’da, ikindiden sonra, yerle berâber ve yüksek merdivenli kürsülerden vaazeden dört vâizi kalbimin bütün samimiyetiyle ayrı ayrı dinledim. Fakat kalbimin bütün samimiyetiyle îtirâf ederim ki bu vâizlerin sözleri, İslâm’ı neşreden ilk âlimlerin sözleri gibi, âteşin
Düşünüyorum öyleyse varlığımı yok edebilirim
Asil'in Ben'i kendi çizdiği yolda ilerliyordu. Bir yokavar yolu. Bütün insanların sahip olduğu, ancak varlığını asla fark edemediği bir yol. Yolun sahibinden başka, üzerinde kimsenin yürüyemeyeceği bir yol. Ne bir patika ne de bir sokak. En geniş uçak pistinden büyük bir yol. Asil'in yokavar yolu, hayal kırıklığından da geçiyordu.
Reklam
Atatürk'ün nutku toplumun her kesimine yönelik çok değerli mesajlar içeriyordu. Bu bağlamda aydınların, devlet adamlarının, komutanların, eğitimcilerin ve Türk halkının söylevden çıkarabileceği büyük dersler vardı. Ancak öyle anlaşılıyor ki, Atatürk Nutuk'un hedef kitlesi içinde gençliğe ayrı bir önem vermişti. Nitekim Atatürk bu nutukla ulusal varlığı sona ermiş sayılan büyük bir ulusun bağımsızlığını nasıl kazandığını, bilim ve tekniğin en son esaslarına dayanan ulusal ve çağdaş bir devletin nasıl kurulduğunu anlatmaya çalıştığını ifade etmiş; ulaşılan sonucun yüzyıllardan beri çekilen ulusal felaketlerin yarattığı uyanışın bir eseri, bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedeli olduğunu vurgulayarak bu sonucu Türk Gençliği' ne emanet etmiştir. Bu değerlendirmesinin ardından da Nutuk' u "Gençliğe Hitabe" yle tamamlamıştır.
Mâsivadan uzak mâveraya yakın.
"Tâ çocuklukta mâh-ı gufrânın Şöyle bir levha-i mutahharde Bana manzûr olurdu timsâli Muttasïl zikr eder ibâdet eder; Bin huşu'u hulûs u hürmetle Her sücûdunda çeşm-i hak bîni..."
Tevfik Fikret
Tevfik Fikret
Çocukluğumun bir Ramazan ayında, büyüklerimin bir sohbeti esnasında: "Peygamber (sav) evlerimize gelse misafirimiz olsa oturacaği, ibadet edeceği bir yer arasa ona layık görebileceğimiz dünyadan arınmış bir köşemiz dahi yok." Dediklerini işitmiştim. Bir köşe ... Temiz bir köşe ...Mâsivadan uzak sade bir köşe .. Bunu duyunca çocuk kalbimle heyecan içinde koşup evin en güzel yerine kendimce emek verdiğim bir köşe hazirlamistim. Bittiğinde çok keyifliydim, köşeyi camın kenarına kurmuştum. Şayet Peygamberimiz(sav) gelir de buraya oturacak olursa dışarıyı görür temiz hava alırdı hem belki bana aferin de derdi iyi düşünmüşsün sen bu işi Fatıma..:) Yıllar geçti bu geleneği devam ettirmeye çalıştım dersine girdigim sınıflarda anlattım, büyük-küçük birçok kişiye bulaştırdım. Onlarca öğrenci Ramazan ayının getirdiği o tatlı heyecanla evlerinin en güzel köşesini, belki bir gün gelir de hanelerimize misafir olmak ister diyerek evvela Peygamberimiz (sav) e tahsis etti, sonrasında özenli bir ibadet alanı olarak kullandi ve bu köşelerde aileleriyle vakit geçirdi. Bu sene de geleneği bozmadım ve odamın bir köşesini Ramazan köşesi yaptım. Bakıp bakıp küçük bir kız çocuğu olduğum , kimi zaman seccade üstünde sızdığım , mâsivâdan uzak mâveraya yakın... Ruhumun kaliteli vakit geçirdiği bir köşem var . Olur da gönlünüzden gelirse eğer size de tavsiye ederim. 🌙 Hayırlı Ramazanlar. ✒️ .•
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Kitap şans eseri bir hediye olarak kitaplığıma girdi, iyi ki de öyle olmuş. Bir solukta okuyup bitirdim, Anna ve Kırlangıç Adam'ın (Reb Hirschl da dahil) kalbimde çok derinde bir yeri var artık. Elbette eleştirilebilecek kadar havada kalan sorular boldu kafamda, fakat bazen bu 'sorular' gerçek hayatta da bize anlamsız gelen ve bir çok senaryoyla tamamlayabileceğimiz 'cevapları' var ediyor. Bu kitap da benim için onlardan biri oldu. Kendi hayalimde tahminlerle Kırlangıç Adam'ı ve Profesör'ü tasvir ediyor aradaki bağlantıyı kendim yorumluyorum, ve hatta bazen babasının bile belki de hâlâ hayatta olduğunu yazıyorum kafamda (ne de olsa öldüğü de bir muamma) (spoiler) Ve belki de kitabın başında "bulunan sonsuza dek kaybolacak" sözü ile sonunda Kırlangıç Adam için "... bir binanın köşesini dönüp sonsuza dek gözden kayboldu." cümlesi Kırlangıç Adam'ın aslında 'yakalanma korkusuna' karşı verdiği o büyük savaşa yenik düştüğü kastedildi... Sanırım bazı şeyleri hiçbir zaman bilemeyeceğiz fakat eleştirilecek şeyleri bazen güzelliklerin arkasına saklayabiliriz en azından benim 'yol dili'mde bunlarla böyle başa çıkılabilir
Anna Ve Kırlangıç Adam
Anna Ve Kırlangıç AdamGavriel Savit · Martı Yayınları · 2020662 okunma
344 syf.
6/10 puan verdi
·
86 günde okudu
Eveeet bu kitapla bir kitap fuarında tanıştım. Bana önerilen bir kitabı almadığım kendim kitap seçtiğim zamanlarda genelde elime kitabı aldığımda bir ayrıntının beni içine çekmiş olması gerekiyor. Bu kitabı elime aldığımda ve arkasını çevirdiğimde "Yamaçlarda dolaşarak bir ömür tüketirsin, yeryüzünün dört bir köşesini ararsın, sadece
Sinekler Diyarı
Sinekler DiyarıDavid Arnold · PARODİ YAYINLARI · 026 okunma
Reklam
Ey Domaniç kadını, nerede yaşayıp nerede öldüğünü hala öğrenemediğim büyük kadın! sen de bunlardan biriydin. insanların yüzünü kızartan çirkinliklerden, vicdan azaplarından uzak yaşadın. şu bir avuç torağından başka bir köşesini tanımadığın vatan uğruna ne sonsuz azaplar çektin. bir tanecik yavrunu elinle yerlere serdin. "onu kandıranlar kabahatli." demedin, affetmedin. çünkü vatan senin gözünde en kıymetli şeydi! o tertemiz dağlar başında, tertemiz duygularla geçen hayatın, her sevgiden üstün olarak yalnız vatan, millet sevgisi taşımıştı
Sayfa 72
351 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.