Bağnazlık..."
- " (...) Ey Oğul!
Kimse Katolik Kilisesi kadar bağnaz olmasın.
Unutma ki, onlar bile İncil'in "dünya evrenin merkezinde sabittir, gökcisimleri onun etrafında dönerler" şeklindeki ahkâmını tevil etmek zorunda kaldılar.
Dini inançlar söz konusu olduğunda, hatayı tevil etmek, yanlışı kılıfına uydurmak yüzyıllar alır.
Erken öten horozun başının kesildiğini de unutmayasın!.."
Turkuvaz KitapKitabı okuyacak
Alev Alatlı - Nasihatname
Ey, Oğul! Gençsin. Uslanmış ömrün 21.yüzyılın ilk çeyreğine denk geldi. Aklını formatlayan, zamanın hakim doğruları. Sen sen ol, alâkalı delillerin bütününe vakıf olmadığında, aklının çıkarımlarına güvenme. Her daim gerekli, velâkin yeterli değildir akıl.
Ey, Oğul! Herşeyi anlamaya kalkan, öfkeden ölmeyi göze alır derler. Bilesin ki, akılla
Erken öten horozun boynunu koparırlarmış.
Horozlar erken öten hemcinslerinin başına neler gelebileceğini çok iyi bilirlerdi. Bu yüzden seslerini olur olmaz çıkarmazlar. komşu horozlar öttükten birkaç saniye sonra "uuuri-uuuu" diye usuldan mırıldanarak öterlerdi.
Bu iki horoz, gerçi horozluğun dışa karşı işlevini pek yürütmezlerdi ama içerde tavuklara karşı horozluk yapmaktan da hiç geri kalmazlardı. Daha dogrusu, dışarıya karşı yapmadıkları horozluğu içerde yaparlardı. Her horozun kendi çöplüğünde ötmesi gerektiğine en çok bu iki horoz inaniıdı.
Sayfa 2 - Umag YayıneviKitabı okudu
Atasözü, Deyim, Söz Sanatları
_Türk savaşır, rus sevişir, yunan düşünür, arap da masal anlatır. Yunan
_Araplar kadar güzel masal uyduran, Farslar kadar güzel anlatan, Türkler kadar da bu masala inanan 2. bir millet yoktur. Azeri
_Bir yanlışı haklı çıkarmaya çalışmak, onu iki kat büyütür. Fransız
_Cahiller, okumuşların cevaplayamayacağı soruları sorarlar. İran
_Yılan
Zamanın hızla ilerlediği, hatta doludizgin koştuğu dönemlerde hiç tereddüt etmeden kendini dalgaların içine atabilen kişiler, her zaman en önde olmuşlardır
Stephen zweig
Ne güzel ifade ediyor zweig zamanın hızla ilerdiğini hep bir ilerleme yaşayan zaman bize neyi emrediyor yerinde durmamayı hep ileri gitmeyi hiç durmamalı sahi
Tavuklar, horozlar, bizden erken uyanıyor. Kurt kuş, bizden erken uyanıyor. Biz niye geriye kalıyoruz? Hatta bazı horozlar, bizi daha tez uyandırmak için, daha erken ötüyorlar. Ama niçin erken öten horozun boynunu vuruyoruz?
Sayfa 42 - Remzi Kitabevi-1969Kitabı okudu
Erken öten horozun başının kesildiğini de unutmayasın.
Ey, Oğul!
Kimse Katolik Kilisesi kadar bağnaz olmasın. Unutma ki, onlar bile İncil’in “dünya evrenin merkezinde sabittir, gökcisimleri onun etrafında dönerler” şeklindeki ahkâmını tevil etmek zorunda kaldılar. Dini inançlar söz konusu olduğunda hatayı tevil etmek, yanlışı kılıfına uydurmak yüzyıllar alır. Erken öten horozun başının kesildiğini de unutmayasın.
Bir bebeğin bilmediği duygu
Bir bebeğin bilmediği ve henüz öğrenmediği duyguydu Korku. Öğrenmediği bir duygunun hissiyatını bilemez ki bebek. Bizler öğretiyoruz korkuyu babadan korkuyu, polisten korkuyu, devletten korkuyu, dayaktan korkuyu, yılandan korkuyu vesaire vesaire. Saygıyı öğretelim derken çocuklarımıza korkuyu öğretiyoruz aslında. Çocuklara korkusuzluk değil korku öğretilir çünkü korkusuzluk saygısızlığa daha yakındır sanki.
-ağaç yaşken eğilir
-kızını dövmeyen dizini döver
-sokma öyle şeylere burnunu
-erken öten horozun başını keserler
Size büyütülürken terbiye edildiğimiz bu cümlelerden en az 70 tane yazarım. Öğüt diye öğütüldük, sen sus diye susturulduk, korkma diye korkutulduk, sen bilmezsin diye cahilleştirildik, sen anlamazsın diye aptallaştırıldik yıllarca.
Uğur Arslan
Gülibrişim mimoza ve manolya, kavak
Yaprakları dahil,
Bütün bu kıpır kıpır insanlar
Elleri kolları ve kulaklarıyla
Ve erken öten bir horozun sesiyle
Kaçmışlar öbür dünyaya şimdiden
Seslerini bırakmışlar geriye
Bu ölümlü dünyaya yadigar...
Sayfa 82Kitabı okudu
Susss-Ma!
Bütün bu çıngıldaklar
Pencerenin ağzına asılı,
bütün bu fırıldaklar
Bütün bu pervaneler
Bütün bu değirmenler,
Bütün bu uçurtmalar ve uçaklar
Poyrazın doğrultusunda...
Gülibrişim mimoza ve manolya, kavak
Yaprakları dahil,
Bütün bu kıpır kıpır insanlar
Elleri kolları ve kulaklarıyla
Ve erken öten bir horozun sesiyle
Kaçmışlar öbür dünyaya şimdiden
Seslerini bırakmışlar geriye
Bu ölümlü dünyaya yadigar...
Sayfa 81Kitabı okudu