Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
MAHOMET (MUHAMMED (sav)) Vazifesinin yakın olduğu içine doğmuştu Metindi; kimseyi kınamıyor, incitmiyordu Yolda gördüğü kimselerle selâmlaşıyordu
La Légende des Siècles (Yüzyılların Efsanesi)
Ey bezirgân Yarın pazar ertesi Ve sokaklarda dans etmek yasak Ölüm törenleri de, topluca hüzünlenmek Yarın bir deli meydanda fıkralar anlatacak Herkes Yanındakine baka baka soyunacak Soyuna soyuna yitip gidecek... Osman Konuk
Reklam
Ömrünün son on beş dakikasını gözlerimin önünde geçiren hasta, son nefesini verirken, not defterime şunu yazdırdı: Ey ölüm, kaç yıl yaşamam lazım, seni avlamak için!
Bazen de hiç uzatmaz, bir ayetle Allah’ın emrini hatırlatırdı. ”Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve sadıklarla beraber olun.” (Tevbe suresi, 119)
Şimdi ben ne yapayım? Cananıma sırrımı nasıl açayım? Çünkü işin müstesna tarafı var. Dilberim benim alakadan haberdar değil. Acaba ne yapsam? Herkesin bir tutumu, her tutumun bir kimsesi var, Kâğıthane'de arabasına mektup mu atsam? Hay hay! Pekiyi, ama mektubu nasıl yazayım? "Cânâ ey edası övgüye değer dilber, ey eşi benzeri olmayan nazlı güzel, cilveli bakışların bu bahtsız, bu aşkınızla perişan biçarenizi büyülüyor. Yemin ederim ki sizi seviyorum. Acınacak bir bendenizim. Harikulade güzelliğinizi seyretmeye muvaffak olduğum zaman köleniz olan kalbim ölüm derecesinde çarpıyor. Kapınızda köle, kul olayım. İltifatınız hayat verecektir, meleğim."
Sayfa 111 - Say YayınlarıKitabı okudu
SESLENİŞ... Dağ gibi kara yağız birer delikanlıydık. Babamız sırtında yük taşıyarak getirirdi aşımızı, ekmeğimizi. Arabalar şırıl şırıl ışıklarıyla caddelerden geçerken bizler bir mumun ışığında bitirirdik kitaplarımızı. Kendimiz gibi yaşayan binlerce yoksulun yüreğini, yüreğimizde yaşayarak katıldık o büyük kavgaya. Ecelsiz öldürüldük.
Cumhuriyet 25 Ağustos 1975
Reklam
Ey gafil Ölüm, cahile varda yok mu agâha Vakti geleni çeker tecelligâha ...e.meral
Ey hayat senin bu kadar önemli tutulman ölüm sayesindedir. Seneca
Ey dünya zevkini düşünüp hastalıktan ıstırap çeken kardeşim! Bu dünya eğer daimi olsaydı ve yolumuzda ölüm olmasaydı ve firak ve zevalin rüzgarları esmeseydi ve musibetli, fırtınalı istikbalde manevi kış mevsimleri olmasaydı, ben de seninle beraber senin haline ağlayacaktım. Fakat, madem dünya birgün bize 'Haydi dışarı!' diyecek, feryadımızdan kulağını kapayacak ; o bizi dışarı kovmadan biz bu hastalıklar ikazatıyla şimdiden onun aşkından vazgeçmeliyiz. O bizi terk etmeden, kalben onu terke çalışmalıyız.
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.