Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
83 syf.
·
Puan vermedi
Satranç belki de benimdir...
Kitabı elime aldığımda neden satranç ki diye düşündüm. Yani birçok oyun varken neden satranç ve daha sonra merakım arttı. Satranç kitabına başlamadan önce bu oyunu bilmeliydim beyazlar, siyahlar, piyon,fil,at,kale... Ne işe yarıyordu bu oyun üzerine neden bir kitap yazılmıştı ilk başta oyunu öğrenerek merakımı giderdim kısa bir süre sonra oyunu
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020236,8bin okunma
Yeni bir günün ilk saatleri. Günün ne getireceğini bilmeden başlıyor zaman koşmaya. Ezberler, alışkanlıklar ardı sıra. İlk iş, gökyüzüne bakmak lazım aslında. Belki güneş aydınlatır içini, belki bir fikir düşürür aklına. Sis olur belki, yüzüne vurur. Kararlar aldırtır karanlığında. Kendi zihnin diken olur bazen sana, duvar olur, kalbin gömülür zihninin içine.
Sayfa 39
Reklam
1008 syf.
·
Puan vermedi
✍DİPÇE : ... " Özellikle Dostoyevski, ruhun bütün ayrıntılarını bize gösteren bu insan, bu parçalayıcı, bu duygu anatomisti, bize aynı zamanda zamanımızın bütün yazarlarından daha derin, daha evrensel bir dünya duygusu vermiştir, insanın derinliğini kendinden önce hiç kimsenin tanımadığı kadar tanıyan bu adam, onu şekillendiren kavranılamaz
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202134,5bin okunma
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Tabii ki şampiyonluk...
Bir zeka geriliğine sahip olan akıldan ne mi beklenir? Sorunun cevabı için bu kitap okunmaya değer. Olay iki arkadaşın New York' a giden gemiye binip yaşanılan olaylar anlatılmaktadır. Mirko küçük yaşta babasının satranç oyunlarını izleye izleye oynamayı öğrenir lakin iki cümleyi yan yana koyamayacak kadar zekâ geriliğine sahip köylü bir gençtir. 18 yaşında dünya şampiyonu olur. Bir turnuva için Mirko da o gemide bulunmaktadır. McConner, Mirko' ya yenilir ve utanır. Ardından hikayesini anlatmaya başlar... Dr. B hükumetten gizli iş yaptığından tutuklanır ve yatak ile koltuk olan sessiz edasız bir odada tutulur. Arada sorgulama yapılır ve yine odasına gönderilir. Uzun süre tek başına yaşamaya mecbur kalır ve dünyanın hiçliğinden yakınır. Bir gün bir kitap bulur ve artık kafasını yorması gereken bir iş olduğunu düşünür. Kitap bir satranç kitabı. Satrancı kafasıyla her kuralını, her karesini ezberler ve artık kendi kendisiyle satranç oynamaya başlar. Çok düşünür ve çok hamle yapar. Nasılsa satranç kombinasyon, dizilim, olasılık, hesap, strateji, savunma, sabır, zeka, öngörü gerektiren bir oyun. Bir süre sonra artık kendi kendine yenildi diye öfkelenir ve camı kırar. Kendini hastanede bulur ve ona bakan doktor tanıdığı olduğu için onu kurtarır. Özgürlüğüne kavuşur ve bir daha satranç oynamaya karar verir ta ki dünya şampiyonunu karşısında görünceye kadar...
Satranç
SatrançStefan Zweig · Can Yayınları · 2014236,8bin okunma
Tarih farklı kaynaklarda farklı şekiller alır. Bizse inanmak istediğimizi seçeriz sadece. Ya da başkalarının Bizim için seçtiğini ezberler dururuz.
Cenk Kayakuş
Cenk Kayakuş
Biri, Kur'ân'ı günde yüz kere hatmetse de eğer onun içindeki buyrukları yerine getirmez, yasaklarından sakınmazsa Allah'ın cezasını hak eder. (Bunların hâli, içindeki kurallara uyması için efendisi tarafından kendisine yazılı belge verilmiş uşağa benzer. Uşağın derdi belgeyi anlamak ve içindeki kurallara uymak olması gerekirken onun derdi başkadır. Uşak belgeyi ezberler, onu sabah akşam nağmeli nağmeli okur, ama içindeki kurallarla ilgisi yoktur.) Bunların bazıları güzel seslidir. Bazen Kur'ân'ı makamla okurken keyif alır ve bunu Allah'a yakarışın manevi hazzı zannederek kendini kandırır. Heyhat! Onun bütün lezzet ve keyfi nağme ve makamdadır. Eğer Allah'ın sözünün lezzet ve keyfini tatmış olsaydı kendi nağme ve makamı ne dikkatini çeker ne hatırına gelirdi. Allah'ın sözünün lezzeti manasındadır.
Reklam
İlber Hoca’dan dil öğrenme yolları...
“Muhakemenin malzemesini ezber oluşturur. Mesela bir çocuk Kur’an-ı Kerim’i ezberler, öyle Arapça’yı öğrenir. Tıpkı Latince metinleri ezberleyip, o dili çözmek ve sonra konuşmak gibi. Bir dili en iyi öğrenmenin yollarından biri de şiir ezberlemektir. La Fontaine ya da Racine ezberlersin, güzel Fransızca öğrenirsin...”
. İnsan tercih eder. Öğrenmek ve mantığını çözmek arasında bir tercih yapar. Öğrenen insan her şeyi ezberler. Şarkı sözlerini, kitap isimlerini, büyük düşünürlerin doğum ve ölüm tarihlerini ezberler. Mantığını çözmeye çalışan ise hayatın işleyişini kavramaya uğraşır. İsimlerin, tarihlerin bir önemi kalmaz. .
Sayfa 109
Gençlerin kafası bomboş ve yaşlılar da çok kurnaz olduğu için herkes siyaseti "idare etmek" zanneder. İyi idare ederlerse her şey iyi gider, kötü idare ederlerse her şey çöker diye düşünülür. İşte bu nedenler bugün okullardaki öğrenciler kitap okumaz. Birkaç yeni kelime ezberler, birkaç kötü fikir edinir ve kendilerini siyaset dehası zannederler.
Sayfa 154 - 155 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - Çeviren: Giray Fidan, Tang GuozhongKitabı okudu
Anlam Bulutları (Whatsapp Akıntısı)
"Zihnimiz kelimelerden kuruludur" desek abartmış olmayız. Keli­meler ve kullandığımız lisan, düşünce biçimimizi dahi yönlendirir ve tüm hayatımıza yön verme konusunda tartışılmaz bir paya sa­ hiptir. Zira düşünce kalıplarımız, hatta zaman ve mekan algıla­ mamız bile kullandığımız lisanın dilbilgisi, söz kurulumu ve ses  kurallarıyla çok
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.