Affedersiniz Sözde Kızlar, Peyami Safa'nın okuduğum 6. kitabı oldu. (Neden "affedersiniz" dediğimi incelemenin ilerleyen paragraflarında açıklayacağım.) Bu kitabın en önemli özelliği, 1923 yılında Peyami Safa tarafından yazılan ve ona ilk edebi şöhretini kazandıran romanı olarak kabul edilmesidir.
Peyami Safa'nın edebi karakterine
Yani cok değerli peyami safa abimizin ülkemizi keza 100 yıl önce ve 100 yıl sonraki bir sorunu olan turkiyenin yönünü batıda mi tutsun yoksa doğuda mi tutsun durumu çok güzel ve akıcı bir söyleyişle, ordaki 3 karektere fevkalade şekilde yansıtarak okuyan bizlerin önüne seriyor.
doğu batı çatışmasını romanın kahramanı neriman üzerinden anlattığı bir eseridir neriman bu çatışmanın tam ortasında kalan dönemin kızlarından birisidir cocukluktan beri aşık olduğu ve doğu kültürünü temsil eden) şinasi ile ve batı tarzına yakın olan macit arasında seçim yapan birisi ve hikaye bunun üzerinde devam eder Batılılaşma düşüncesi kendi değerlerimizi veya orf adetlerimizi içinde yaşadığınız toplumun geleneklerıni bir kenara bırakmak demek değil, ve olmamalıda aynı şekilde doğu külturüde böyle olmamalı yani çorba düşünün bu çorbaya tat veren ,tuz, biber ve kekiktir,herhangi birisinin eksikliği veya fazlası ağzımızın tadını kaçırabilir işte bu yüzden kendi değerlerimize sahip çıkarak dogu ve batıyı ortaklaşa bir biçimde kendi bünyemizde barındırmak en güzeli olacaktır düşüncesinde olmalı insan . Kitap başlı başına gerek işlediği konu itibariyle gerekse bu konuyu çok bir şekilde karakterlere yansıtması kitabın okunmasına sebep olan en büyük etkenler tabiki de peyami safa farkıyla ..
Fatih HarbiyePeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202047,5bin okunma
Peyami Safa bence doğu-batı konusu ile alakalı olarak takıntılı bir insan. Fatih Harbiye kitabında da bu konuya girmişti.Yalnızız kitabı da bu temelin üzerine oturtulan bir eser. Kitapta ama
- Ah efendim, dedi, bizi bizden daha iyi biliyorlar; Mesnevi'yi de, Rubaiyat'ı da, Gazali'yi de, Farabi'yi de bizden daha çok okuyorlar; bizi bizden daha çok takdir ediyolarlar; bizim bizden daha büyük düşmanımız yoktur efendim, yoktur.
Bayram günleri kendimi, sebepsizce bir boşlukta bulurum. Sanırsınız rüzgarlı bir havada atılmış bir poşetim, hiç hükmüm yok. Sanırsınız denize atılmış bir taşım, derin bir yerdeyim ama nerdeyim bilmiyorum. Sanırsınız bayramda kapıyı çalan çocuklara verilen şeker gibiyim, nereye gittiğimi bilmiyorum. Bayramın gelmesini bundan dolayı pek heyecanla
Yine çok sevdiğim bir Peyami Safa romanı. Bu kitap hakkında hiç kötü birşey söylenemeyecek kadar iyi. Kitabı içeriğini ülkemizin batılılaşmaya geçerken yaşadığı sancilara benzetebiliriz. İstanbul'un iki ayrı semti birbirine zıt kutuplar. Klasik romanlarda bulabileceğiniz bir konu ama burada derinlemesine yansıtılmış. Dizisi yapılan bu roman televizyonda çok tutmasına rağmen ben kitabını daha çok beğendim. Kitabın okuyucuya verdiği mesaj batılılaşmanın hayatımıza ilerleme ve gelişme olarak değilde şekil olarak yansıdığıdır.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
Fatih HarbiyePeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202047,5bin okunma
Ah, insanlar niçin her şeyi anlayamıyorlar? Beş dakika, on dakika, yarım saat kendilerini unutsalar, kendilerini karşılarındakinin yerine koysalar, tam onun gibi -fakat hiç eksiksiz ve tam- onun gibi duysalar her şey ne kadar yerli yerinde olacak.
Seelaaamm beyler ve de beybiler !
*Ağır spoiler içerebilir. İçerse de etki etmeyebilir.
Çekirdek alıp çitmelik, bitene kadar sinir krizi geçirmelik bir kitap fatih-harbiye.
Genel olarak modern bir hayat ile, eski geleneksel değerlere bağlı hayat arasında çelişkide kalıp bocalayan, bu süre zarfında da tüm gücü ile etrafını darlayan ve
Orhan Pamuk'u nasıl seviyorsam, Peyami Safa'yı da öyle seviyorum.
Çoğu "okur"a garip gelebilir bu düşünce; ama her iki yazarı da sadece edebi yönüyle ele alırsak, aralarında ciddi benzerlikler olduğunu ve her iki yazarın da muazzam geniş kelime zenginliği ile lezzetli bir edebi dile sahip olduğunu görebiliriz.
Peyami Safa, okuduğum