Zaman zaman geçmişte yaşayıp da keşke tanıma fırsatım olsaydı dediğim insanlara rastlıyorum. Sevgili Mîna'da artık onların başında geliyor. 1915 - 2000 yılları arasında yaşamış bu Dinozor (kendi deyimiyle ) ,Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş yıllarından itibaren ülkenin gelişimine bir çocuğun büyüdüğüne şahitlik eder gibi şahitlik ediyor.Bu kitapta
“Bu dünya, senden olmayanlarla hoştur. Onların sana verdiği ilimlerle, kıymetlerle, gönüllerle hoştur. Sadece senin gibiler değil, senden olmayan da çok yaşasın ki, sen de yaşa. Hele bir de onun gözüyle gör şu fani dünyayı. Herkes beyaz olsa, o zaman beyazı fark edemezsin ki. Veyahut da siyah. Beyaz en güzel siyahta belli eder kendini. Beni ben yapan yegane şey, benden olmayandır. O yoksa, sen de yoksun. Ne anlamın kalır, ne rengin belli olur, ne de tadın…”
Hükümet Kadın filminden/ Aziz Veysel Nuroğlu
““Frodo: Bunu yapamam, Sam.
Sam: Biliyorum. Her şey yanlış. Aslına bakarsan burada olmamalıyız bile. Ama buradayız. Büyük hikayelerdeki gibi, Bay Frodo. Gerçekten önemli olanlarda. Karanlık ve tehlikelerle dolu olanlarda. Ve bazen sonunu bilmek istemezdiniz. Çünkü sonu nasıl mutlu olabilirdi ki? Bu kadar kötü şey olmuşken dünya nasıl eski haline dönebilirdi ki? Ama sonuçta, bu gölge, sadece geçici bir şey. Karanlığın bile sonu gelecek. Yeni bir gün doğacak. Ve güneş parladığında gün daha da aydınlanacak. Böyle hikayeler sizde yer edenlerdir. Nedenini anlayamayacak kadar küçük olsanız bile bir anlamı vardır. Ama sanırım Bay Frodo, ben anlıyorum. Artık biliyorum. O hikâyelerdeki insanların geri dönmek için pek çok şansı vardı ama dönmediler. Devam ettiler. Çünkü bir şeye tutunmuşlardı.
Frodo: Biz neye tutunuyoruz, Sam?
Sam: Bu dünyada iyi bir şeyler olduğuna, Bay Frodo... ve bunun için savaşmaya değer.” Dünya korkunç bir yer ama aynı zamanda iyiler de çok. Peki ne zaman birleşecekler?
🎬 Kaplumbağalar da uçar(2004) Bahman Ghobadi
2002 yılı Abd-Irak savaşını konu alan bir film. Abd'nin ülkeye girerken sunduğu vaatler, sonrasında ise acının ve gözyaşının hiç eksik olmadığı bir coğrafya.Daha geniş anlatacak olursak, Saddamın askerleri tarafından tecavüze uğramış ve bir çocuk dünyaya getirmek zorunda kalmış bir kız çocuğu ve mayına basıp kolları kopmuş kardeşi etrafında dönen bir hikaye.Abd askerlerinin ülkeye girişini kurtuluş olarak gören bu insanlar Saddam'ın devrilişini sevinçle karşıladılar sonra Abd'nin getirmiş olduğu zulüm de hepimizin malûmu. Tavsiye ederim.
#165878854
Hiç kimse sırf derisinin rengi yüzünden başka birinden nefret ederek doğmaz. İnsanlar nefret etmeyi sonradan öğrenir. Sevmek de öğretilebilir çünkü insan kalbi için sevgi daha doğaldır.