꧁Funda Usta꧂

꧁Funda Usta꧂
@fundausta
Yeminli Tercüman~Hollandaca Dil Eğitmeni
European Business Studies~Economics & Modern Languages~Yüksek Lisans (The Netherlands)
⣸⣷⣄⠀⠀⠀⢀⠠⠴⠶⣶⣤⡀⠀⠀⠀⠀⠀⣀⣤⣤⡀ ⠀⣙⣡⣀⣬⣿⠗⠁⣠⣴⣶⣶⣝⣿⣿⣷⣾⣿⣾⣿⣿⣿⣯⣀ ⠘⢻⣿⣿⣿⡏⠀⢰⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠘⠟⣻⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣯ ⠰⢼⣿⣿⣿⡇⠀⢸⣿⣿⣿⣿⣿⣶⢀⣌⣻⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⡂ ⠀⢘⣿⣿⣿⣿⣄⠀⠻⢿⣿⣿⢟⣿⣾⣿⣿⣿⣿⡿⠿⠿⠛⠛⠓ ⠀⠀⠈⠉⠿⠿⠉⠑⢤⣤⡤⠂⠛⣹⠙
Aydın (ancient Tralleis), 9 Temmuz
1280 okur puanı
Mart 2020 tarihinde katıldı
216 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“HATIRLA, Kelimelerin Serüveni…”
Bir etimoloji kitabı ne kadar güldürebilir ki? Yazar bu 2. kitabında da bunu başarmış, aralara sohbet havasında kendi yorumunu katmış, kendi düşüncelerini samimiyetle aktarmış. Okurken yüzümde tebessüm oluşurken, elime kalem alıp, ‘dur şu da güzelmiş, unutmayayım’ diye diye kendimi birçok not alırken buldum.. Gün içerisinde o kadar çok kelime kullanıyoruz ki. Hiç düşündünüz mü, seçtiğiniz kelimenin nereden geldiğini, biz onu neden öyle dediğimizi? Dil denen şey uçsuz bucaksız bir deniz gibi. Derinlerine indikçe daha çok hayrete düşürüyor insanı. Hint-Avrupa dilinden evrilip, çevirilerek başkalaşan çok fazla kelimemiz var gerçekten. Örn. Yediğimiz bir meyvenin aslında bir ülke adından alındığını, daha önce güzel bir anlamı olan bir kelimenin şu an argo olarak kullanılması, veya bunun tam tersi. Okurken hayret etmeden yapamadım.. Bir de hazır yeri gelmişken; biliyoruz ki Türk dili pek çok yabancı dillerle alışveriş içinde olmuş, Arap ve Fars etkisini derinden yaşamış. Yüzyıllar boyu belleğimize yer etmiş kelimeleri bir anda ‘bunlar yabancı’ diyerek kenara atmak elbette olmayacağı gibi, neyin ne olduğunu, nereden geldiğini, ama Türkçe alternatiflerinin de olup olmadığını bilmek durumundayız. Çünkü DİLİMİZ KİMLİĞİMİZDİR. Sıkılmadan okuyabileceğiniz bir kitap. Alanımda okumayı severim. Siz de Kelimelerin Serüvenini merak ediyorsanız, bu yolculuğa mutlaka çıkmalısınız…
Hatırla
HatırlaAlp Paksoy · Ötüken Kitap · 2020129 okunma
Reklam
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“YALNIZ SENİ ARIYORUM…”
Orhan Veli’nin şiir ve öykülerinin yanısıra, mektuplarının da olduğunu duymamıştım. Bu kitabı görünce biraz temkinliydim açıkçası. Sanki birinin hatıralarının bulunduğu bir defteri gizlice alıp okuyormuşum, gibiydi. Çünkü sonuçta bir insanın özeli. Nahit Hanım’a Mektuplar kitabından beri farklı bakıyorum Orhan Veli’ye. Hep şiirlerini duyduğum ‘bir
Yalnız Seni Arıyorum
Yalnız Seni ArıyorumOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 20243,465 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
“DOĞU EKSPRESİNDE CİNAYET…”
İlk kez (aslında pek tarzım olmayan) polisiye türünden okudum, onun da incelemesini yazmasam olmaz tabii.. Bir önceki okuduğum
Pera Palas'ta Gece Yarısı
Pera Palas'ta Gece Yarısı
’ nda, bu otelin 411 numaralı odasında yazar
Agatha Christie
Agatha Christie
’nin pek çok kez konaklamış olduğunu ve burada 1933’te ‘
Doğu Ekspresinde Cinayet (Özel Baskı)
Doğu Ekspresinde Cinayet (Özel Baskı)
’ kitabını kaleme aldığından bahsediyordu. Madem bu kitap bizim topraklarda yazılmıştı, polisiye
Doğu Ekspresinde Cinayet (Özel Baskı)
Doğu Ekspresinde Cinayet (Özel Baskı)Agatha Christie · Altın Kitaplar · 201925,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
126 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“KÖK, Kelimelerin Serüveni…”
Başta etimoloji meraklıları olmak üzere, Türkçemizin güzelliğine bir kez daha hayran olmak isteyenler için bu bir başucu kitabı. Bizim sanıp başka dillerden alıp dilimize yerleştirdiğimiz bir sürü kelimenin kökeniyle birlikte hikâyesi de anlatılıyor. Dillerle uğraşan biri olarak bildiklerim çoğunluktaydı, ama bilmeyip şaşırdıklarım da oldu. Özellikle doğru bildiğimiz yanlışlar konusunda oldukça faydalı. Kitabın bir güzel yeri de, şüphesiz dilimizle ilgili ara ara siyah sayfalara kondurulmuş özlü sözlerdi.. Günlük hayatta sıkça kullandığımız kelimeler, eski Türkçe olup artık kullan(a)madığımız kelimeler, tabirler, deyimler, ev aletleri, şehir adları, organ-uzuv adları, aylar ve günlerin anlamları, vs. Hacmine nazaran ziyadesiyle bilgi yüklü ve eğlenceli bir dile sahip bir kitap. Böyle keyifli bir kitap okumamıştım, yazar yer yer esprilerle kitaba renk kattığı için de beğendim. Kelimelerin serüvenini merak edip, kitapla bu yolculuğa çıkmak isteyen herkese tavsiye ederim. Yazarın yakın zamanda ‘
Hatırla
Hatırla
’ isminde bir etimoloji kitabı daha çıkmış, onu da listemize alalım.. Son olarak kitaptan bir alıntı bırakalım: “Türkçe, tek bir ekle yalnızca bir kelime türeterek ‘Benden bu kadar der mi?” (demez tabii ki). Zengin Türkçemizin kıymetini her geçen gün daha da anlamak dileğiyle…
Kök
KökAlp Paksoy · Ötüken Neşriyat · 2019544 okunma
408 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
“PERA PALAS’TA GECE YARISI…”
‘Şark’a giden yolda, Garp’ın son fısıltısı’.. Öncelikle,
Pera Palas'ta Gece Yarısı
Pera Palas'ta Gece Yarısı
bir roman değil, 20. yüzyılın ilk yarısında İstanbul’un sosyal tarihidir. Akıcı dili sayesinde roman tadında ilerliyor ve Türkçeye çevirisini de beğendim. Yabancı bir yazarın gözünden imparatorluktan cumhuriyete geçişte yaşanan olayları, Pera Palas Otelini merkeze koyarak bölüm
Pera Palas'ta Gece Yarısı
Pera Palas'ta Gece YarısıCharles King · Alfa Yayınları · 2019138 okunma
Reklam
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
“AŞK HİKÂYESİ…”
“O benim her sabahki uyanma sebebimdir. Uyumadan önce son şeyim, uyandığım zamanki ilk şeyim. Eğer yaşıyorsam, onu bulma arzusudur beni hayatta tutan..” (alıntı).
İskender Pala
İskender Pala
’nın son kitabı, ve yazardan okuduğum 8. kitap. 20 Yıl önce başlayan Müslüman Dülger Bahşı ve Hristiyan papazın kızı Kaknusia’nın aşk öyküsü. Olaylar Osmanlı dönem padişahı I.
Aşk Hikayesi
Aşk Hikayesiİskender Pala · Kapı Yayınları · 20231,549 okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“SÖYLEME BİLMESİNLER…”
2024’te okuduğum ilk kitabım,
Şermin Yaşar
Şermin Yaşar
’dan iyi bir tercih oldu. Okurken çok yerde etkilendim, üzerine düşündüm. Yazarın kalemi beni şaşırtmadı, yeni kitabı yine harikaydı fakat bu sefer farklıydı.. Kitapta 1 baba, 3 oğlu ve onların eşleri.. birbirine bağlı bir aile hikâyesi okuyacağınızı sanıyorsanız, yanılırsınız. Kitabın kahramanları hepsi kendi hikâyesini anlatıyor. Kendi bakış açılarına göre hepsi sanki haklı. Hepsine hayat farklı açılardan darbe vurmuş. Hepsinin bir diğeri hakkında ne düşündüğünü merak ederek okuyacaksınız.. İnsanın içinde büyüdüğü aile o kadar önemli ki; Sevgisiz büyüyen çocuklar, her şeye karışan bir anne, birbirini sevmeyen kardeşler, görücü usulü yapılan evlilikler. Kitaptaki aile de böyle bir aile. Dışarıdan bakıldığında birbirine bağlı, her hafta Cuma günleri toplanan bir aile onlar. Fakat gerçekte kimse birbirine düşündüğünü, hissettiğini söylemiyor. Hepsinin farklı sırları, yalanları olduğunu okudukça anlayacak, şaşıracak, üzüleceksiniz. Yıllarca saklanan gerçekler sonra öyle bir ortaya dökülüyor ki, kim daha çok acı çekiyor belli değil. Hiçbir şey göründüğü gibi değil.. Kitabın kapağı da kendi gibi farklı; delikli, pencereli bir kapak. İçinden dünyaya farklı bir pencereden bakmamızı sağlıyor. Daha fazla söylemeyeceğim, kitabın sonunda da dediği gibi: “Söyleme Bilmesinler…”
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20233,866 okunma
59 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
“FAKAT MÜZEYYEN, BU DERİN BİR TUTKU!…”
Kısacık sayfalara sığan bir dolu boşvermişlik felsefesi. ‘Bu derin bir tutku,’ dediklerimizi etrafımız anlamaz, biz de neyi anlamadıklarını anlamlandıramayız ya, işte öyle bir kitap bu. Konu kopuk ama cümleler güzel ve derin. Ve cümlelerin hatrına sevilen kitaplar vardır ya, öyle bir durum işte.. Kitapta Oğuz Atay havası da var, içsel konuşmaların aslında çok tanıdık olduğuna kanaat getirmeniz mümkündür, ki çoğu insan bu iç konuşmalarla hayata tutunuyor.. Yazma tutkusunda olan bir adamın kopuk bir hikâyesi. Bir sayfada ‘Müzeyyen nasıl çekiyorsun bu adamı,’ diye düşünebilirsiniz, ama sayfayı çevirince de ‘Sakın bırakıp gitme, Müzeyyen,’ diyedebilirsiniz. Böyle de bir kitap. Karakter bir güldürdü, bir kızdırdı. Sonu da nasıl bitti derseniz, bitmedi. Bazı hikâyeler vardır ya hani, ‘Bitse ne olur, bitmese ne olur?’ Bunun gibi.. Okumak ve izlemek isteyene, kitabın aynı adla 2014 yapımı filmi de var. Filmde konu ön planda, kitapta ise cümleler.. Kitabın kısa olması, bir çırpıda okuma fırsatı veriyor. Yazarın farklı ve özgün bir kalemi var. Kalemini beğenmişken hemen ardından bir kitabını daha okudum. Benim gibi farklı yazar arayışında olan varsa,
İlhami Algör
İlhami Algör
’ün kitaplarına mutlaka baksın derim…
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutkuİlhami Algör · İletişim Yayıncılık · 201429,1bin okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“BUNU SEN OKU…”
“Sana yazdım. Bunu sen oku. Kötüler geride kalsın ve sen, Yaşadığımız güzel günleri hiç unutma..” (s. 14) Kitaplarını çok sevdiğim, çok yönlü yazar
İclal Aydın
İclal Aydın
’ı tanımayan yoktur. Fakat kendi yaşamını anlattığı bu kitap ile onu daha yakından tanıdım. Ankara’da dünyaya gelen yazar, 12 Eylül davalarından dolayı babasının evden ayrılmasıyla zor bir
Bunu Sen Oku
Bunu Sen Okuİclal Aydın · Artemis Yayınları · 2023395 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
“KÖR BAYKUŞ…”
Çok bilinen, hakkında fazlasıyla yazılan bir eser. Okumakta biraz geç kaldığımın farkındayım, ama başyapıt diye bir şey varsa o da
Kör Baykuş
Kör Baykuş
’tur. Modern İran Edebiyatından farklı bir kitap.
Sadık Hidayet
Sadık Hidayet
ile tanışmam bu kitap sayesinde oldu. Biyografisinden ve kitaptan anladığım üzere, yazar hayatı boyunca kendini bir yere ait hissetmemiş. Hayatı
Kör Baykuş
Kör BaykuşSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 202328,1bin okunma
Reklam
256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
“BEN MERYEM…”
Bir kız çocuğunun okuma mücadelesini, Hayal etmenin hayal olmadığını anlatıyor.. Birbirinden kıymetli kitaplar yazdığını bildiğim, ancak daha önce hiçbirini okumadığım
Alişan Kapaklıkaya
Alişan Kapaklıkaya
ile tanışma kitabım oldu. Yaklaşık 40 yıllık eğitimcilik yaşamında kitaplarında kendisine gelen mektuplar, mesajlar ve mailler içerisinden seçtiği dramatik öykülere yer
Ben Meryem
Ben MeryemAlişan Kapaklıkaya · Yediveren Yayınları · 2023164 okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
“Cumhuriyet’in Doğuşu, Kurtuluş ve Kuruluş Yılları”
Cumhuriyetimizin 100. Yılını büyük bir gururla kutlarken, büyük zaferimizin ve başarımızın mimarı Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve tüm kahramanlarını, İlber Hocamızın bu kitabını okuyarak anmaktan daha uygun bir zaman olamazdı.
İlber Ortaylı
İlber Ortaylı
’nın bu son kitabı, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminden başlayarak, Kurtuluş Savaşı’nın
Cumhuriyet'in Doğuşu
Cumhuriyet'in Doğuşuİlber Ortaylı · Kronik Kitap Yayınları · 2023588 okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
“Yarın Cumhuriyeti İlan Edeceğiz!…”
Şimdiye kadar hepimiz ‘Yarın’ kelimesi ile başlayan milyonlarca cümle kurmuşuzdur, ama hiç biri bu kadar anlamlı olmamıştı: ‘Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz’. Klişe bir söz ama kitabın ismini ilk gördüğüm an, bunu bugün okumam gerektiğini düşündüm. Nutuk üzerinden alınan metinlerle yazılmış bir eser. Dili Eski Türkçe olduğundan biraz zorlayıcı ve ağır. Cumhuriyetimiz 100 yıl önce bugün müjdelenirken, o kulis arkalarında neler yaşandığını, başlıktaki o ‘Yarınlar’ kurulurken hangi ideallerle, ne gibi kararların verildiği, kimlerin bunlara ve neden karşı çıktığını, tüm şeffaflığıyla anlatıyor. Çok zor mücadelelerle kurulduğunu her fırsatta hatırlamamız gerek. “Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak olan sizlersiniz!" diye 100 yıl önce hepimize seslenen Ulu Önderimiz
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
’ü saygı ve minnetle anıyorum… Cumhuriyetimiz kutlu olsun, Türkiyem.
Yarın Cumhuriyeti İlan Edeceğiz
Yarın Cumhuriyeti İlan EdeceğizMustafa Kemal Atatürk · Cumhuriyet Kitapları · 199894 okunma
224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Ben Amir, Savaşın Unutulan Çocuğu…”
‘İçim hâlâ yaralı, çünkü Bosna’yım ben. Kader bazı insanların ruhunda derin yaralar açar.’ Kalemini çok beğendiğim, kitaplarını keyifle okuduğum
Sinan Akyüz
Sinan Akyüz
’ün son romanı. Beni takip edenler az çok bilirler; 2. Dünya Savaşı, Soykırım, Naziler, Boşnak Harbi gibi konuları içeren kitapları okumayı severim. Her ne kadar okurken içim gitse de, yine de merak ederim. Yazarın daha önce okuduğum kitapları İncir Kuşları ve Meyra’nın devamı gibi görebiliriz bu kitabı. Hikâye 1992-1996 senelerinde yaşanan Bosna Savaşının sonrasını anlatıyor. Bilhassa Sırplar tarafından müslüman kadınlara yapılan çirkin muameleleri ayrıntılarıyla anlatması, insanı okurken zorluyor. Gerçek bir yaşam öyküsünden esinlenerek yazılmış. Her ne kadar geçmişten bir katliamı anlatsa da, şu anda farklı coğrafyalarda yaşanılan benzer durumlara bakarsak, insanlık bir adım yol katledememiş diyebiliriz.. Tüylerimi diken diken eden alıntı: ‘Seni,’ diye sürdürdü konuşmasını, ‘doğurdum ama, hiç doğurmamış saydım. Hiç benim olmamış gibisin, çünkü sen benim alnımdaki kara bir lekesin.’ ‘Hayır,’ diye haykırdım. ‘Hayır. Ben kara bir leke değilim. Ben bir lanet değilim. Ben sadece hasarlı biriyim. Ben sadece ruhu yaralı biriyim. Tıpkı senin gibi, Anne!’ Binlerce çocuk işte böyle dünyaya geldi, tıpkı kitabın kahramanı Amir gibi. Anneleri ‘tecavüz kampları’ denilen yerlerde zorla hamile bırakılmıştı. Onlar da istenmeyerek dünyaya getirilen, ruhu yaralı, soykırımın ağır yükünü omuzlarında taşıyan, unutulan çocuklardı. Dehşet ve ibretle okuyunuz…
Ben Amir
Ben AmirSinan Akyüz · Alfa Yayıncılık · 2023610 okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“Mektub…”
İnsanların deneyimlerini birbirleriyle paylaşmaları sonucunda ortaya çıkmış, insanlığın manevi mirası içinde yer alan kısa felsefik öğütler yer alıyor kitapta. Kitapta en beğendiğim kıssadan hisselerimi yazdım alıntılarımda. Farklı kültürlerin gözünden tek sayfalık kısacık öykülerle hayat ve sevgi üzerine tecrübelerini aktarmaya çalışmış yazar
Paulo Coelho
Paulo Coelho
bu son kitabında. Kitapta belirli bir hikâye olmamakla birlikte, kolay okunabilen bir dille çevirilmiş. Bir solukta okuyacağınızı ve beğeneceğinizi umuyorum…
Mektub
MektubPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023672 okunma
Resim