Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bazı insanların üstün arayış, çabuk kavrama ve kalp temizliği vasıtasıyla bazı ilimleri hiç kimseden öğrenmeden bilmeleri caizdir. Daha temiz ve kuvvetli kalbi olan kimsenin, bütün veya ekseri ilimleri bilmesi veya evvelkinden daha ziyade ilim ve bilgi sahibi olması mümkündür. Buna "ilm-i ledunnî" denir.
Önce pratik hayatımız ve içinde müşahede edilenler (cüz’iyyat) Allah’tan koparılıp (haşa!) sebeplere isnad ediliyor. Bunun dolaylı bir tezahürü olarak da ilmi sadece fıkıh, tefsir, kelam, fizik, kimya, biyoloji kitaplarında yazılanlardan ibaret sayabiliyoruz. Halbuki gerçek ilim, insan ruhunun eşyanın hakikatlarını (sa­dece eşyanın kendisini veya tasvirini değil) bilmesidir. Eşyanın mülkünü değil melekutunu bilmektir hakikî ilm
Reklam
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Said Nursi'nin her suale cevabı varmış(mış).
HER SUALE CEVAP VERMEK, HİÇ KİMSEYE SORU SORMAMAK Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı. Atasözü "Herhangi ilme sorulan suale bila-tereddüd derhal cevap verirdi."(1) "Sorulacak suallere cevap vermeye hazır bulunduğu gibi kimseye sual sormayacağını da beyan ederek bu kararda yirmi sene sebat
Sayfa 56 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
İlmsiz bir şey olmaz, ilm her şeye başdır, Karanlık yollarda o, en azîz arkadaştır.
EMANET VE EHLİYET İLMİHALİNDEN-İSLAM FIKHININ KAYNAKLARI-SÜNNET
32 Önce sünnet kelimesi üzerinde duralım. Lugat manası; "adet, makbul olsun veya olmasın takip edilen yol, yüz, yahut yüzün görünen kısmı, siret, tabiat" manalarına gelir. Cahiliyye döneminde Araplar "Sünnet" kelimesini takip edilen (çiğnenmiş) yol manasına kullanıyor ve biliyorlardı. Sahabe-i Kiram, Resûl-i Ekrem
Reklam
İmam-ı Gazali Hazretlerinin Kimyayı Saadet'inde bildirdiğine göre büyük günahlar şunlardır: 1. Küfür ve şirk (yani, Allah'ı inkâr etmek veya O'na ortak koş mak), 2. İster küçük olsun, ister büyük olsun, günahta ısrar etmek, 3. Yüce Allah'ın rahmetinden ümit kesmek, 4. Yüce Allah'ın mekrinden, (insanları, iyilik ve
Sayfa 191
«İtikat İmamları», İmam-ı Mâtüridî ve İmam-ı Eş'arî, «Amelde Mezheb Sahibi Olan İmamlar», İmam-ı A'zam, İmam-ı Mâlik, İmam-ı Şafiî, imam-ı Hanbel...dir. Seriat'ın ve Tasavvufun muvazenesini bozmadan her ikisini birlikte yoğuran iki din büyüğü de imam-ı Gazali ve İmam-ı Rabbani... Biz, inanıyoruz ki, bu sekiz din büyüğünü bilen, anlayan ve takip eden müminler, asla şaşırmazlar, «sırat-ı müstakim»de yürüdükleri- ni görürler. Bu din büyüklerinin içtihatlarında birleşmeleri gerçek- ten «kuvvet», farklı düşmeleri gerçekten «rahmet»tir. Bunlar, Ehl-i Sünnet ve'l Cemaat sarayını taşıyan temel mermer sütunlardır.
Sayfa 182
İlmi, yerin altından göklerin üstüne kadar her şeyi kaplar; yer ve göklerde zerre kadar bir şey ilminin haricinde kalmaz. Karanlık gecede, siyah taş üzerinde kara karıncanın hareketini bilir. Hava boşluğunda dolaşan zerrelerin hareketini bilir; gizli ve âşikâre her şeyi bilir. Gönülden geçen hatıraları, içteki gizlilikleri, sonradan gelen ve değişen bir ilim ile değil, hiç değişmeyen ilm-i ezelîsi ile bilir.
Biz kafamızı nere vuralım
Rivâyete göre, sâlihlerden birisi ermişlerden birisine yemek vermek istedi, fakat ermiş bunu kabûl etmedi. Sâlih zât: -Niçin yemiyorsun? diye sebebini sorunca, ermiş: - Biz ancak helâl lokma yeriz. Bu sâyede kalbimiz dürüst olur hâlimiz değişmez melekût âlemini keşfeder ve âhiret âlemini müşahede ederiz. Eğer biz de sizin yediğinizden üç gün yesek, ilm-i yakîn'den bizde bir şey kalmaz; korku ve müşâhede kalbimizden silinirdi dedi. Adam: - Ben yılın tamâmını oruç tutar, her ay otuz hatim yaparım, dedi. Ermiş: - Geceleyin içeceğimi gördüğün şu şerbet, senin bütün ibadetlerinden, benim için daha makbûl ve sevimlidir, dedi. İçtiği şerbet, yaban keçisinin sütü idi.
Sayfa 240Kitabı okudu
Reklam
Bu simya, kısaca, yüzünü dünyadan Allah’a çevirmek olarak tarif edilebilir ve dört rükünden oluşur: 1. Nefsini bilmek, 2. Rabbini bilmek, 3. Dünyanın hakikatini bilmek ve 4. Ahiretin hakikatini bilmek. - İmam Gazali Aç parantez - İlm-i Kelâm hakkında ileri geri konuşup binlerce âlim tanıdığını iddia eden yarım sayfalık ilim sahipleri, isterseniz Muteahhirun dönemi ve Gazali'ye dair de okumalar yapın hiç yoktan bir âlim daha tanımis olursunuz ve belki sayılarınız binbir olur, belki sayfa sayınız artar, belki de ilmi kustahliğınız azalıverir de aydın bir birey olarak 'verilerinizle' bize de katkı sağlarsınız kimbilir. Pek gerekli olan karşı cins hakkında uzmanlaşma ve güzelleme işlerinizden vakit bulursanız tabi naçizane deneyin derim.kapa parantez
Kültür Bakanlığı Yayıncılık, Sufi Kitap, 1. baskı Ağustos 2007, İstanbul
1168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
342 günde okudu
Selamûn aleyküm Her müslümanın mutlaka okuması gereken bir eser olduğunu bu aciz değil işin ehli söylüyor. Hüccetü'l İslam adıyla namdar İmam Gazâlî (k.s) hazretlerinin 11.yüzyılda yazmış olduğu dört ciltten müteşekkil İhyâu-Ulûmi'd-Dîn eserinin birinci cildini okumak nasip oldu elhamdülillah. Bu yıl içerisinde hedefimiz tamamını
İhyâu Ulûmi’d - Dîn - 1. Cilt
İhyâu Ulûmi’d - Dîn - 1. Ciltİmam Gazali · Bedir Yayınevi · 197442 okunma
İmâm-ı Gazalî Hazretleri, Kimyayı Saadeti’nde buyuruyor ki, “kıyamet günü, insanlara azap için, başka yerden bir şey getirilmeyecektir. Nitekim ‘Cehennem, dünyada yaptığınız kötü işlerden başka bir şey değildir. Bunların size geri çevrilmesidir buyuruldu. O halde, Cehennem ateşinin tohumu, insanın şehveti ve öfkesidir. Bunlar, insanın içindedir.”
Evlenilecek kızlar ve kadınlar nasıl olmalıdır?
İmam-ı Gazalî Hazretleri, kendileri ile evlenilmek istenen kızlarda ve kadınlarda, aşağıdaki sıfatların bulunmasını tavsiye etmektedirler: a. Dindar olmak: Gerçekten de İslâm’ı bilen, İslâm iman ve ahlâkına sahip ve ibadetlerine devam eden genç bir kız ne kadar faziletlidir. Şanlı Peygamberimiz şöyle buyururlar: «Bir kimse, güzelliği ve malı için
Büyük Günahlar
İslâm’da «büyük günahlara» bir tâbir olarak «kebâir» de denir. Büyük günahları (kebâiri), muhtevası değişmemek şartı ile 7,17 ve daha fazla madde halinde sıralamak mümkündür. İmâm-ı Gazalî Hazretlerinin Kimyay-ı Saadet’inde bildirdiğine göre «büyük günahlar» şunlardır: 1. Küfür ve şirk (yani, Allah’ı inkâr etmek veya O’na ortak koşmak) 2. İster küçük olsun, ister büyük olsun, günahta ısrar etmek 3. Yüce Allah’ın rahmetinden ümit kesmek 4. Yüce Allah’ın mekrinden, (insanları, iyilik ve kötülük ile denemesinden) emîn olmak; bilfarz. «Allah beni cezalandırmaz, benim kalbim temiz demek» 5. Yalan yere şahitlik etmek 6. Namuslu bir kadına fuhuş isnad etmek, iftira etmek 7. Yalan yere yemin etmek 8. Sihir (büyü) yapmak 9. Şarap ve benzeri sarhoş edici şeyleri içmek 10. Yetim malı yemek 11. Faiz yemek ve faiz vermek 12. Zina etmek 13. Livata (homoseksüellik) yapmak, 14. Nefse kıymak (adam öldürmek ve intihar etmek) 15. Hırsızlık yapmak 16. Savaştan kaçmak 17. Ana ve baba hakkına tecavüz etmek.
284 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.