Faşizm
Bürokrat kapitalistler, halkı ulusal şovenizm ve burjuva popü lizm kışkırtmaları ile aldatmanın özel işlevini yerine getirirler. ABD emperyalizmi, feodalizm ve bürokrat kapitalizminin kötülüklerine karşı ulusal kurtuluş ve halk demokrasisi için mücadele eden dev- rimci hareketi parçalayıp bozmak için parlamenterizmi kullanırlar. Çaresiz
Sayfa 164Kitabı okuyor
Belkide anılar oldukları gibi bırakılmalıdır
bu anlayışlılık karşısında eridim :')
Yine bir gün Hz. Ömer, Medine sokaklarında gezerken hanımlardan birinin cephede olan kocası hakkında özlemle şiirler okuduğunu duydu. Hemen kızının yanına geldi. Kızım dedi: "Bir kadın kocasından en fazla kaç ay uzak durabilir, dayanabilir?" Annemiz utandı bu soruya cevap vermeye. Hz. Ömer ısrar edince "3 veya 4 ay" dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer bir emirnâme göndererek dedi ki: "Bundan sonra hiçbir evli asker, 4 aydan fazla cephede kalmayacak; 4 ayın sonunda evine gelecek, sonra isterse bir daha cepheye gidecek."
Sayfa 368
CAESAR
Neden habersiz geldin öyleyse?
Böyle mi gelir Caesar’ın kardeşi?
Antonius’un karısı ordular ardından gelmeliydi;
Pars Taburu, anısına..
Ölüm bizimle gelecek pars,
Şarapnel yavaş, yavaş kanımıza işleyecek.
Devremi göreceğim sonra yanı başımda,
Yerde, kımıldamıyor; nefessiz.
İşte o zaman ben çoktan ölümü tatmış olacağım,
Yârin kolları gitgide uzaklaşacak,
Gök kızıla bürünecek, kararacak.
Vatan uğruna erler şehit olacak..
Oysa nefes olmak istemiştik,
Yaşarsak yaşatırız misali.
Tabutlarımız memlekete geldi,
Al bayraktan öte değiliz artık.
Artık ne onlar sizi anlar, ne de siz onları.
Tüm şehitlerimizin mekanı cennet olsun.
Hep, dünyanın sonu geldi gelecek, diye bekleyip de gelmediği için korkuyorum belki de. Ama benim asıl içimi karartan şey insanlar; me kadar canımı sıkıyorlar bir bilsen.
Sayfa 85 - Can Yayınları Klasikler
Türk Fırtınası diyor ki;
FENERBAHÇE'Yİ KULLANARAK ALGI DEĞİŞTİRMEYE KALKAN DENSİZLİĞE İNSANLIK AHLAKINI YAŞATAN BİR TÜRK'ÜN YANITLARI
Bu yazı ile bugün yeryüzü yerinden oynayacak üzerinde insan olarak yaşayanlar silkinip kendine gelecek.
ilmi sır gereğidir. Görülen lüzum üzerine yaşattıklarını sırayla yaşatan ahlakın ihtiyaç duyulan yeni tokat yanıtlarını
Onların, yani sizin hayatınıza
Şarkılar girmiş, şarkısız edemiyorsunuz
Şarkılar, yani barış yani gökyüzü
Yani bazen burun buruna geldiğiniz köşebaşlarında
Sonra usul usul, yavaş yavaş kaybettiğiniz
Yani dost geldi gelecek, sevgili sevdi sevecek
Yani yaşamak adına güzel düştüğü olan
Şarkılar, yani yanıldığınız...
Sayfa 53 - Yapı Kredi Yayınları, Onların Yani Sizin şiiri.Kitabı okudu
Nereden ne zaman vuracağı hiç belli olmaz. Taşı hep cebindedir. Vaktini, saatini iyi bilir. Vurunca da yürek sırtının tam ortasına vurur. Ve de iflah vermez. Yıkılır gidersin. "Nerden geldi?" dersin. Nereden gelecek? Canın ciğerin insandan.
Kitaplara önyargıyla yaklaşma
Fantastik roman okumaya bayılırım fakat kitabı sipariş etmeden önce elimde hiç kalmamıştı bir kaç öneriyle karşıma 
Dokuzuncu Cemiyet çıktı. Yorumlar çok iyiydi üstelik Stephen King'in "Son yollarda okuduğum en iyi fantastik eser." olarak nitelendirmesi de kitabı merak etmeme sebep oldu. Sipariş ettim geldi derken okumaya başlayacaktım ama önce incelemelere bakayım dedim bakmaz olaydım. okuduğum incelemelerin çoğu kitabı beğenmemiş gereksiz abartıldığını düşünmüşler hatta bir yorumda Stephen King kitabın reklamını yapmak için mi böyle bir cümle kurmuş diye bir yazı görmüştüm. Dolayısıyla içimde kitaba karşı bie önyargı oluştu almadan önce bir konusuna baksaydım keşke dedim ama o an da bakmadım ve kitabı rafa kaldırdım başkalarını okudum. Dediğim gibi keşke incelemeleri okuyup ertelemeseydim onların aksine ben kitabı çok beğendim kurgusu mükemmeldi. Alex'in geçmişi, yaşadıkları, küçük yaşta kim olduklarını bilmeden mücadele ettiği griler (hayalet) , Cemiyetler, cinayetler, geri dönüşler ve gizemleriyle Dokuzuncu Cemiyet bir harikaydı sonu da baya şaşırtıcıydı devamı gelecek mi bilmiyorum ama bence gelmeli.
