HAVA ister güzel olsun ister kötü, yağmur yağsın, güneş açsın, rüzgâr kasıp kavursun, ağaçlarda tek bir yaprak kımıldamasın, ağaran gün sokak lambalarını söndürsün, batan gün onları yeniden yaksın, kalabalığın içinde kaybol ya da ıssız bir meydanda tek başına ol, hâlâ yürüyorsun, hâlâ sürtüyorsun.
Seni yolunu uzatmak zorunda bırakan, yasaklarla dolu, karmaşık geziler uyduruyorsun kendine.