Evrim ile Evrim Kuramı aynı şey değildir! Evrim, canlıların değiştiği gerçeğini ortaya koyan, ''ne'' sorusunun cevabı olan bir doğa gerçeğidir. Evrim Kuramı ise, bu doğa yasasının nasıl işlediğine ve canlıların ''neden'' evrim geçirdiklerine yönelik açıklamalar bütünüdür.
Sayfa 40
Evrim ile Evrim Kuramı aynı şey değildir! Evrim, canlıların değiştiği gerçeğini ortaya koyan, "ne" sorusunun cevabı olan bir doğa gerçeğidir. Evrim Kuramı ise, bu doğa yasasının nasıl işlediğine ve canlıların "neden" evrim geçirdiklerine yönelik açıklamalar bütünüdür.
Sayfa 40 - Ginko Bilim YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Reklam
(…)Tüm bu bilimsel tavır, tabii olarak her türlü dogmatizme, her türlü taassuba cephe alacaktı. Gerçekten de öyle olmuştur. Bizzat kendi fikirlerinin bile doktrinleştirilmesine şiddetle karşıydı: Bunun nedeni, her düşünce sisteminin gelişmeye ihtiyacı olduğunu bilmesi, nihai gerçeği bulduğunu iddia eden her sistemin yalan üzerine kurulmuş olduğunu görmesiydi. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, tüzük tartışmaları yapılırken Cumhuriyyet Halk Partisini kastederek, “Paşam, bu partinin doktrini yok”, diyor. Atatürk’ün cevabı:”Elbette yok çocuğum. Eğer, doktrine gidersek hareketi dondururuz.” Donmuş düşüncenin ölü düşünce olduğunu çok iyi biliyordu.
Sayfa 464Kitabı okudu
Dervişin biri, uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra bir köye ulaşır. Karşısına çıkanlara, kendisine yardım edecek, yemek ve yatak verecek biri olup olmadığını sorar. Köylüler, kendilerinin de fakir olduklarını, evlerinin küçük olduğunu söyler ve Şakir diye birinin çiftliğini tarif edip oraya gitmesini salık verirler. Derviş yola koyulur, birkaç
Gerçeği küçükken bağırmak, büyüdükçe fısıldamak, en sonunda da susmak... Bizi gerçekte sağır eden şey işimize gelmeyeni duymamaya alışmak... İnsanı sessiz kalmaya zorlayan nedir?Yaşımız ilerledikçe susmamız gerektiğini öğrendiğimiz anlar. O anların her birini eziyetle tecrübe etmiş hayatlarımız var. Ta en derinlerimizde ise ceza diye odaya kapatılmış, bağıra çağıra konuşan çocuklar var.Doğru cevabı bilenler de onlar.
Sayfa 13 - Can Yayınları-Sayfa 13-14Kitabı okudu
Necip Fazıl, Feylesof Rıza Tevfik'in “Sultan Abdülhamid Han'ın Ruhundan İstimdat” isimli şiirini yayınlamak ister... Bu tehlikeli şiiri yayınlanması halinde, arkadaşları, işin ne kadar tehlikeli olduğu ve derginin kapatılabileceği uyarısında bulunurlar. Cevabı O'nun hayatını, mücadele biçimini özetler biçimdedir. “Evet yayınlayacağım, dava açacaklar, mahkemede savunma yapacağım. Belki savunmamı birkaç üniversiteli talebe dinleyecek ve onlara gerçeği açıklama imkanı olacak. Rejimin sahiplerinin gözünde bir sinek hükmünde olduğumu biliyorum. Mermer sütuna toslayacağım, beynim parçalanacak ama mermerde bir toz çıkaracağım.”
Reklam
711 öğeden 151 ile 160 arasındakiler gösteriliyor.