Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayatı çözebilecek olsaydım, işte bunu bilmek isterdim, mutluluğun sırrını. Ama anlık, gelip geçen, güneş karşısında kar tanesi gibi eriyip giden mutlulukların değil, gerçek mutluluğun sırrını bilmek isterdim. Gece gündüz bütün insanlık olarak aradığımız, var olduğunu içten içe sezdiğimiz ama bir türlü bulamadığımız mutluluğun.
Anlaşılan insanoğlu önce evrenin gerçek doğasını anlamış. Ama sonra peşini bırakmış ve unutmuştu.
Reklam
Çin'in bir köyünde yaşlı bir adam varmış. Çok fakir... Ama imparator bile onu kıskanırmış. Adamın öyle dillere destan bir beyaz atı varmış ki... İmparator bu beyaz at için ihtiyara önemli bir para teklif etmiş, ama adam atı satmaya yanaşmamış. 'Bu benim için yalnızca bir at değil. Bir dost. İnsan dostunu satar mı?' demiş. Ama bir sabah kalkmış
"Barış'ı tanıdığım yerde ne çiçekler vardı, ne de başı bulutlarda bir çınar. simitçinin gevrek sesi bile giremezdi oraya. taş avluya yalnızca kuşlar konardı bazen. adının anlamı dünyayı kucaklasa, taşta büyümezdi Barış. ... kuş kanadına binip çayırlara gitmeyi öğretti Barış bana, düşle gerçek onun o yarım sözcüklerinde öylesine içiçe geçerdi ki, dünyanın çirkinlikleri bir bulut gibi kayıp giderdi minik göğümüzde. küçücük avluda hayali uçurtmalar uçurmayı işte öyle öğrendim Barış'tan.."
Eğer bir insan kendisine annelik yapan kişinin karşısına denk bir birey olarak çıkabilecek şekilde gelişmişse, ancak o zaman bir ilişkiden ve dolayısıyla bir ilişkinin yitiminden söz edilebilir. Eğer kayıp, arada bir ilişki kurulmuş gerçek bir sevgi nesnesinin kaybıysa, yas tutma süreci ancak bu durumda gerçekleşebilir. Buna karşılık, eğer "ilişki" saldırganla özdeşleşmenin bir türeviyse, yas tutma gerçekleşemez. Politikaya aktardığımızda bunun anlamı, uluslar ve halkların, eğer toplumsallaşma süreçleri bağımsız bir gelişime değil de uyum göstermeye dayamyorsa, vicdanlarının kaybının yasını tutamayacaklarıdır. Bir kaybın algılanışının ve acı verici kabullenişinin ve bunu takiben bir nesneye bağlılıktan yavaş yavaş çözülüşün ancak, erişilmez kalan bir nesneyle yeniden bütünleşmek için beslenen gerçekdışı umutların desteklenmemesi ve güçlendirilmemesi halinde mümkündür. Saldırganla özdeşleşmeyi olanaksızlaştıran da budur zaten.
"Kalbin en derinlerinden çıkan cevaplar kayıp ruhların özgürlük biletidir."
Reklam
"Aslında 'gerçek' dediğimiz şeyler de inanılmaz değil mi zaten? Ayaklarımızın altında durup duran Dünya'nın, esasında bir uçağın süratinden onlarca kat daha hızlı dönmesi örneğin...
Sayfa 111Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.