"Gidenlere soru sormayın ve çok fazla konuşmayın çünkü onlar bavullarında önce bahanelerini hazırlamışlardır.."
Geçmişimizi sırtımızda ağır bir çantayı taşır gibi taşıyoruz.
‘Taşı bunu!’ denilmiş taşıyoruz.
Neden taşıdığımızı bilmiyoruz.
Hiç sormamışız. Hiç sormadığımız o kadar çok soru var ki, cevabı bekleme salonunda hazır nazır bekleyen.
Taşı babam taşı. Boyun ağrılarımız, sırt ağrılarımız, koşamayışımız hep ondan.
Çocuklar ondan hafif belki. Kuş gibi
_Deniz bitti. En az iki yüzyıldır milletçe tam bir mirasyedi gibi yaşadık. Artık sonu geldi. Alacaklılar kapıya dayandı. Günü gün ederek har vurup harman savurduk ve değirmenin suyunun nereden geldiğine zerrece aldırmadık. Duranın durduğu yerde hep durmaya devam edeceğini sandık. Onunla ayakta durmak yerine emsalsiz bir umursamazlıkla sırtımızı
🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹
İnan Allah"ın rızası, daha değerli"
Meclisine gelenlerden biri
Cüneyd-i Bağdâdî hz ni denemek ister.
Aklınca zor bir soru hazırlar ve sorar.
Sen de beni ÖZLERSİN degil mi baba?
Hikayede aklimda kalan en yakici soru
Ahh ! kucügum Aybey neden ansinin babasinin kaderine mahkum edildi? yedim kendimi giden yillarami acidim yoksa sevgi diye, yuva diye cirpinan yurekleri mi?Mehveşe mi ,Mahire mi lavusmanin en acisoydi bu, siçradi kara leke bembeyaz defterlerine cok uzuldum yitip gidenlere evlat acisi çeken ana babalara
Ama bir kez daha gordum ki her doguran ana baba olamaz. 
esma 
Karamolla 
Özge Erkin
“Adam olmak adına, nice ayrılıklara...”
Bir gün daha çaldım sensizlikten. Zor da olsa vurdu saat gece on ikiyi... Şimdi önümde yeni bir sensizlik var. İçinde, beni neyin beklediğini bilmediğim yirmi dört saat daha var... Sonra o da geçecek... İşte böyle kovalayacak birbirini yarınlar. Derken unutucağım seni, unuttuğumun farkında bile olmadan. Doğrusu da bu zaten, aksi halde hatırlamış
Çeşitli Konular Üzerine Atsız'ın Fikirleri
"– Efendim, sizi yordum ama, yine çok mühim bir soru soracağım. Cevaplarınızın bütün milliyetçi gençlere yön vereceğine inanarak… Türk dilinin sadeleştirilmesinin sınırı ve prensipleri ne olmalıdır?
– Türk dilinin sâdeleştirilmesinde şu prensipler hâkim olmalıdır;
a) Terimlerde Türk kök ve ekleriyle kelime türetmek
b) Yazı dilinde