Bakmaya gözüm yok ki bakayım gözlerinin içine gitsinler. Dedim, zamanla giderler. Bir bildikleri var. Onları bir araya getiren bir şey var. Bunca ah ve vah, her biri başka duayla kıpırdanan bunca dudak. Havaya açılmış her elde içi kahır dolu görünmez bir çanak. Sonra yine ve hep ah ve vah. Ama bir yandan da bu uçsuz bucaksız sahrada, bu bereket versin ki unutulmuş kaktüs ülkede duyulmuş şey mi ah ve vah?