Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

327 syf.
1/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Henry'nin seksüel analizi
Kitap hakkındaki bilgilere baktığımda, kitaptaki ana karakter Henry Chinasky'nin yazarın kendisinden oldukça izler taşıyan bir karakter olduğunu okumuştum. Ben yazarın kişisel hayatı veya hayata bakışı değil bu kitap hakkında kısa bir şeyler yazacağım. Henry, yaşı 60'a varmış, sürekli içki içen serkeş, hayatta hiçbir şeye önem vermeyen bir karakterdir. Sadece varoluyor ve varolduğu ölçüde de şiir yazıyor diyebiliriz. Bu unsur kitapta etkili şekilde işlenmiş olsaydı, kitap boyu süren seks furyası da insanın gözüne çok batmazdi. Çünkü Henry'nin bu tarz bir yanı var ve ben hep ruhsal durumun, kendi içindeki hesaplasmasini bekledim. Bir yerde buna yönelik bir pasaj vardı lakin kitapta genel atmosfer buna yönelik değildi. Buna karşın atmosfere Henry'nin seksüel hayatı hakim durumdadır. Bu hayat oldukça açık bir anlatımla sunulmuş. Aralara serpiştirilmiş birkaç güzel söz var. Bunlar da bence havada anlamsız kalmış. Ben kitapta seksin işlenmesine karşı değilim. İsteyen istediği gibi işlesin. İstediği açıklıkta anlatsın. Sorun yok. Ancak bu kitap salt bir yazarın seks furyasini/ hayatını resmetmek için yazılmış gibi duruyor. Kitabın bir yerinde yazarın 'düzdüğü' bir kadın şunu diyor yazara: "Bence sen sadece kadınları düzdüğünü yazmak için düzüyorsun onları." Heralde kitabın özeti budur.
Sınırın Güneyinde, Güneşin Batısında
Sınırın Güneyinde, Güneşin Batısında
kitabında da açık bir anlatımla işlenmiş seks unsuru var ancak o kitapta bu durum sırıtmıyordu. Bir konu vardı ve bu konu esnasında hayatın içinde olan doğal bir olgu olarak bu anlatımları karşılayabiliyordum. Lakin
Kadınlar
Kadınlar
kitabında sanki yazarın cinsel yaşamını ve bu yaşamındaki durumunu analiz ediyoruz: Evet, sayın Henry'nin anal sekste mahareti fazla değil. Vajinal yoldan hımm fena değil, oral sekste çok iyi. Ama içki Henry beyi fena yipratiyor. Tüm o seksüel gücünü mahvediyor. Sanirim kitaptan çıkarılacak en önemli sonuç fazla içki tüketiminin erkeğin seksüel gücüne oldukça zarar vermesidir. Özellikle kitabın yarısını geçtikten sonra Henry otomatige bağlıyor. Biri geliyor biri gidiyor. Gelen giden kadınlar da hayranları genellikle. Henry'e mektup yazıyorlar, sonra geliyorlar Henry ile sevişiyorlar, gidiyorlar. Kitapta Henry en çok seksini Linda ile yapıyor. Okurken heralde Linda çevresinde dönecek hikaye ve az önce dediğim gibi varolussal olsun ya da herhangi seks dışında başka olgularla hikaye zenginlesecek ve hikayedeki bu seks hikayeleri de ana karakterin kişiliğini ve yaşamını anlamamiz için anlatilagelen bir unsur olarak yer alacak diye düşündüm. Lakin Henry'nin seksüel gücünün analizini yaptıran bir eser oldu, en azından benim açımdan öyle oldu. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Belki bir başka eserini daha okuyabilirim. Ama bence bu kitap olmamış.
Kadınlar
KadınlarCharles Bukowski · Arion Yayınevi · 19943,566 okunma
··
933 görüntüleme
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Çok haklısın dediklerinin hepsine katılıyorum Kaan, ben de bu kitap yerine Galeano'nun
Kadınlar
Kadınlar
, Woolf'un
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir Oda
ya da Büşra Sanay'ın
Kardeşini Doğurmak
Kardeşini Doğurmak
kitaplarının okunmasını tavsiye ederim. Çünkü kadınlar esas bu tür kitaplarda hafifmeşrepleştirilmiyor. Zaten yeraltı edebiyatının karakteristik özelliklerinde Bukowski'nin bu kitabındaki kadar amaçsız bir cinsellik yok. Burada ise hayatını tamamen seks ve alkol içinde mahveden, amaçsız, 327 sayfa boyunca karşısındakine bir katkı sunmayan bir kitap karşılıyor bizi. Bence eline sağlık.
Kaan okurunun profil resmi
Ben de okumayı düşünüyorum onları; özellikle Kardeşini Doğurmak'ı. Edebiyatta her şey ele alınabilir. Benim için sıkıntı yok. Ancak bu kitabın başından sonuna kadar çok anlamsız bir durum söz konusuydu. Kurgusunda, eserin derinliğinde büyük eksiklik var diye düşünüyorum. Bukowski'nin salt kişisel anıları olsa, anlarım, kurguya da takilmazdim. Çünkü kişinin anılarıni yazarken bir kurguya ihtiyacı yok, günlük tutmak gibi.. Ancak bu kitap bir roman olarak sunulmuş. Haliyle kurgu aramak gerekiyor diye düşünüyorum. Sonuç olarak kitabı da zor bitirdim. Uzun zamandır bu kadar sıkılarak okuduğum bir kitap olmamıştı. Teşekkür ederim..
Gül okurunun profil resmi
Kadınlar
Kadınlar
kitabının incelemesini yaparken son cümlesinde şunları yazmıştım. ‘Bunları yapacam ama zaman alır biraz diyorsan, o zaman işe Bukowski’nin kadını aşağıladığı 680 küsür okunmuş Kadınlar kitabı yerine, Galeano’nun 200 küsür okunmuş kitabını okuyarak başlayabilirsin.’ Aradan aylar geçti Bukowski bin üzerine çıkmış, Kadınlar kitabı 377’de kalmış. Sanırım biz kötü olanı okumaya daha yatkın bir toplumuz. Bukowski çok sevdiğim yazarlardan biridir. Tespitleri, kişi olay durum analizleri müthiştir. Özellikle de, doğru insanmış gibi ahlak maskesi ardında gizlenen ama özünde sahte olan insanları çok güzel anlatır. Ama kadınlar konusunda maalesef çok acımasız. Schopenhauer’ın yeraltı versiyonu diyorum ben ona. Yani Bukowski’ye bu kitapla başlamak, Schopenhauer’a Aşkın Metafiziği kitabıyla başlamak gibi korkunç bir talihsizlik. :) Bence seveceğin bir yazar olur doğru kitaplarına yönelirsen tabii. Bu kitabın şokunu atlatmak istiyorsan da hemen Kadınlar kitabını oku derim. Farkındalığın için de teşekkür ederim, eline sağlık.
Kaan okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. İleride yazarın başka bir kitabını da okurum.☺
Murat Ç okurunun profil resmi
Henry Miller
Henry Miller
'ın
Yengeç Dönencesi
Yengeç Dönencesi
'ni okuduğumda Paris'in o pis yüzü ile karşı karşıya kalmıştım. Edebiyatın girmediği deliği kalmamıştı Miller'ın, muazzam bir eserdi. Oğlak Dönencesi de aynı şekilde onu da yakında okuyacağım. Bu örneği niye verdim? Miller öyle bir yazmıştı ki, Pars'te insanların düzüşmeden bir saniyesi bile yok gibi geldi. 1- Yemek (Açlık) 2-Düzüşmek 3-Bel Soğukluğu Kitabın içeriği argo ile dolu ama ben okurken hiçbir şekilde rahatsız olmadım. Bukowkski belki de yazmak için düzüşmüştür, belki de düzüşmek için yazmıştır bilemem ama genel hatlarıyla Bukowkski seven bir insanım. Sen kitaplara eleştirisel yaklaşmayı seviyorsun ve bunu yaptığın için kimse seni yargılayamaz. Bazen insanın sevdiği yazara bir başkası tarafından sert şeyler yazılması canını sıkabilir ama kimseye ait değil sonuçta yazar. O yüzden yaptığın şeyin doğruluğu ya da yanlışlığı yok. Kitap sana ne verdiyse yazmışsın, eline sağlık.
Gözün Öyküsü
Gözün Öyküsü
'de aynı minvalde. Tamamen düzüşmek üzerine bir kitap olsa da okur oradan başka şeyler çıkarabilir. Bu tarz kitaplar neden yazılır kısmını bir kenara bırakalım, ben yazar olsam canım ne istiyorsa yazardım. Dünyanın canı cehenneme sonuçta. Ticari kaygısı olan yazarla, olmayan yazar arasında fark vardır. Ticari kaygı taşımayan yazar cesurdur (yaptıkları doğrudur demiyorum ama cesurdur.) Bir kitap, okura bir şey vermek zorunda değildir. Çiftçi ürettiği meyveyi sattığında onu yiyenin aldığı vitamini düşünmediği gibi yazar da kitabı okuyanın dünyayı kurtaracak fikirler edinmesini beklemiyordur. Ciddi yazarlar vardır, evet, ama her yazarın öyle misyonu yoktur, çoğunun yoktur. Yazar geçer, parasını kazanır, ünü olur vs. Kitaplar çeşit çeşit, insanlar bin bir çeşit sonuçta. =) Eline sağlık.
Kaan okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Murat.:) Çok güzel bir yorum ve dediklerine katılıyorum. İncelemede de aslında yeterince açık bir şekilde kendimi izah ettim diye düşünüyorum. Lakin insanlar edebiyat konusunda da fanatizm yapıyorlar veya kişisel olarak takintilari oluyor veya her zamanki gibi Batı-Dogu kiyaslamasi konusuna olayı getiriyorlar. Haliyle de anlatmak istediğimi anlamiyorlar diye düşünüyorum. Edebiyatta sınır olmadığını düşünüyorum. Bir yazar istediği konuyu istediği şekilde ele alabilir. Zaten benim bu kitabı begenmeme nedenim kitapta geçen cinsellik unsurları değildi. Kitabın kurgusu ve derinliği konusunda yogunlastim ve bu unsurlardan ötürü kitap bana oldukça sıkıcı, kötü geldi. Bir başkasına güzel veya çok güzel gelebilir. Farklı bir açıdan yaklaşır veya hayatından izler görebilir veya kurgu hoşuna gidebilir .. ve bunlardan ötürü eserden hoslanabilir.
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in Portresi
de çok güzel pasajlar vardı ama su an kelime kelimesine animsayamiyorum. Bir kitap ahlaki olmaz kitap sadece kitaptır minvalinde pasajlardi. Keza bir kitap illa fayda da verecek değil kitap sadece kitaptır diye de uyarlayabiliriz bunu heralde :) Yorumun için teşekkürler. :)
Post Mortem okurunun profil resmi
İncelemenizden şu anlamı çıkardım kendi adıma: Başkası böyle bir kitap yazsa yerden yere vurulur ama Bukowski yazınca adı edebiyat olmuş :D
Kaan okurunun profil resmi
Yani, yanlış bir çıkarım olmamış. :)
5 sonraki yanıtı göster
asoby okurunun profil resmi
örnekler müthiş yalnız.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.