Var olmak bir tür çaba gerektirmez, kendiliğimizden varızdır, hücrelerimizle, uzuvlarımızla, bedenimizle bir yer işgal ederiz uzayda. Ama yaşamak öyle kendiliğinden olan bir eylem değildir, ustalık ister, özen göstererek, bilerek, hissederek yapılmalı. Nefes almak yaşamak değildir, yemek, uyumak, yaşlanmak, bunlar bütün canlılar tarafından kendiliğinden yapılan şeylerdir. İnsanı farklı kılan yaşayabilmesidir, sevebilmesi mesela, bir başka canlıyı, ormanda tek başına hayatta kalmayı başarmış bir mantarı sözgelimi, hiçbir sebep olmaksızın sevebilmesi. Ağlamak örneğin, üzülmek, yani hissetmek de yaşamaya dahildir, hatta yaşamanın ön koşuludur da diyebilirim. Sonra gülmek, sevinmek, mutlu olabilmek, bu eylemi güzelleştiren yeteneklerden bir kaçı. En önemlisi bilerek yaşayacaksın, önce kendini, sonra neden var olduğunu, sonra başkalarını, kırmadan, dökmeden, iyilik ve güzellikle. Nazım’ın da deği gibi “Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın.”
O zaman yaşa sen sevgili okur, kendiliğinden değil, bilerek, severek.
Bir Düş Gezgininden 💜🌺