"Yolculuk insanın daima bir gurbet üzere yaşadığını hatırlamaktır. Hiçbir yer bana yurt değil, özlediğim, orada olmakla ruhumun itminan bulacağı asıl yurdum çok uzakta."
Gönül sırdır.
Kimine uzak, kimine yakın bir saraydır gönül.
Kimi içinde kalır, kimi dışında.
Kimi de bir gönülden habersiz yaşar gider,
Yaşamak denirse buna.
Kimi sultan olur, yerleşir en güzel yerine taht gibi,
Kiminin de başına çöker girer girmez enkaz gibi.
Sen benim kalbimde muhkimsin, istediğin yere git.
Benden başka gittiğin her yer gurbet,
Ben daimi ev sahibi.
Dünya denilen bu gurbet diyarında, şiddeti dehşetli bir rüzgar ile yoluna çıkan sıkıntı ve kederi unutturmaya ayarlı ezeli ve ebedi olana gösterişsiz, endişesiz tam teslimiyet....
“Gönül sırdır”
Kimine uzak, kimine yakın bir saraydır gönül.
Kimi içinde kalır, kimi dışında.
Kimi de gönülden habersiz yaşar gider;
yaşamak denirse buna!
Kimi sultân olur yerleşir en güzel yerine; taht misali
Kiminin başına çöker girer girmez enkaz gibi
Gittiğin her yer gurbet
Ben ev sahibi …
Ben ki, herkese merhem oldum
Kendime kör, kendime kor...
Ben ki, herkese tenvir oldum
Kendine gurbet, kendine ıztırap...
Ben ki, herkese gelecek oldum
Kendine düğüm, kendime dün'üm....
Ben ki, herkese ensar oldum
Kendime yarım kendime yarayım...
Ben ki, herkese umut oldum
Kendime ölüm, kendime tabut....
Ben ki, herkese çiçek oldum
Kendime menekşe, kendimi aç susuz....
Dersim sürgünden de öte bir şey
zilan bir kerbela'dır aslında
hâlâ anlatılır ki aşiret çocuklarına
bir zulümdür gurbet
zulümden de öte
Gurbet ne ki yüzyılımızda
demek de bir yabancılaşmadır
Çünkü varolduğu sürece
dünyada zulüm
gurbet mutlaka olacaktır