Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Pardon da ne değişecek kızınca? Çocuğa kızınca, kısıtlayınca, bağırınca, hatta söyleyelim hadi , bunu yapanlar da var ; vurunca , hakaret edince çocuk daha mı çabuk büyüyecek...? Ha bu sene rahatlarım , ha seneye rahatlarım diye ümit ettikçe zaman daha çabuk mu geçecek? Çocuk sahibi olmak böyle bi şey. Sevgiyle alakalı. Sevdiğin birini düşünmekten, onun için çabalamaktan, onun için bi şeyler yapmaktan, sabretmekten geri durmazsın. Hele ki bu çocuk sevgisi olsunn ...
"...hadi şu yağlı tabak yığınınlarını ortadan kaldıralım ve sanki bunu yapmak çok hoşumuza gidiyormuş gibi davranalım."
Reklam
Sonra her şeyimiz oldu. Yokluğun zenginliğini unuttuğumuzdan, dilimize de bir söz pelesenk oldu, “Ben çok yokluk yaşadım, çocuğum yaşamasın.” Yaşatmadık. İyi bir şey yaptığımızı sandık. Her sabah televizyonu rahatça açmaya başladı evlatlarımız. Kahvaltıya tabletleri eşlik etti. Yolculukta son model telefonlarımızı verdik ellerine korkusuzca. Okula yollarken akıllı saatler taktık kollarına. Tabii çocuğum, dedik. Eksik kalma. Yenisi mi çıkmış o cihazın, hemen alalım. Oyun mu indireceksin, getir şifre gireyim. Çizgi film mi izlemek istiyorsun, sen aç ben mısır patlatıp geleyim. Evlatlarımızın zihinleri makinalar tarafından ele geçirildi böylece. Yavaş yavaş da değil üstelik, gayet hızlı geçirildi ele. Hayal kurma yetileri ellerinden gitti önce. Hepsi aynı karakterden, aynı bebekten, aynı oyundan bahsetmeye başladı. Gözlerini kapattıklarında dün gece izledikleri çizgi film geldi akıllarına. Hayal güçlerinin ardından oyun kurma becerileri yok oldu. “Hadi yavrum azıcık oyna kardeşinle.” diye her seslenişimiz aynı cevapla karşılık buldu, “Ne oynayacağız anne, aklıma hiç oyun gelmiyor.” Nasıl gelmiyor yavrum, diyemedik. Bunca oyuncağın arasında nasıl oynayacak bir oyun bulamıyorsun. Dikiş diken makinan bile var. Düğmesine basınca yürüyen robotun var. Kumandayla çalışan araban var. Nasıl gelmiyor aklına bir oyun? Diyemedik. Bunun yerine iyi o zaman git de televizyon izle azıcık, niye başımda söyleniyorsun sıkıldım diye, dedik. Aferin bize, bu gurur hepimizin .
Bu çocuk milletinden anne babanın beklentisi hiç bitmez. Önce, hadi artık doğsa, dersin, doğar. Aaah bir kırkı çıksa, dersin, çıkar. Bir gülmeye başlasa, dersin, bakar, güler. Bir otursa, dersin, oturur. Bir emekleyeme başlasa, dersin, emekler. Bir yürüse, dersin, yürür. Bir otursa, dersin, bir otursa, ahhh birazcık otursa, ne olur azıcık otursa, oturmaz! Yürümenin tadını alan insan evladı bir daha oturmaz…
Hastanede yatan çocuk ilaç içmeye direnecek demektir. Bu da her zaman bayıla bayıla içtiği şurubu bile yüzüne tüküren, ağlayan, zar zor verdiğiniz şurubu kusarak geri çıkartan çocuk demektir. Ve bu da çocukla uğraştığı yetmezmiş gibi bir de kusmuk temizleyen, “Annem hadi iç şurubunu” diye el kadar çocuğa yalvaran, doktora bu şurubu serumla verseniz olmuyor mu diye umut dolu gözlerle bakan, ilacı içine katacak meyve suyu arayan anne demektir.
“Sanki günden güne eriyoruz, inceliyoruz, ağırlığımız azalıyor. Böyle olacağını söylemişlerdi bana. İşte, söylenenler oluyor şimdi, kimi zaman yüreğimin üstünde batmanlarca ağırlığında bir yük, kimileyin de kuş gibiyim. Hadi bana uç de anne. Uçmak istiyorum.”
Reklam
Acaba aile ödül vermeden çocuğu neden ikna edemiyor? Annenin önerisi ya da teklifine çocuk güvenmiyor mu? Normalde aile ile çocuk arasında güven ilişkisi oluştuysa, annenin teklifine çocuk sıcak bakıyor olmalı. Örneğin anne, "Hadi kızım, tenisi deneyelim" dediğinde çocuk bu öneriye sıcak bakıyor olmalı. İlk önce bu sorular yanıtlanmalı.
«Bir iş, ipotekli bir daire, taksitle alınmış bir araba, bir aile, iki kutu mısır gevreği (anne ve baba için lifli, çocuklar için çikolatalı). Köpek çok fazla bakım ister, en iyisi bir kedicik, araba çarpsa da sorun değil canım, biz bize yeteriz, hadi cüceleri yatır, yarın okul var.»
Sayfa 39
adın üç kere geçti saçma sapan bir filmde yalnız olsam çok ağlardım ama annem bakıyordu otoban dolusu gürültüyü sıkıştırıp beynime anne dedim, hadi çay koy da içelim.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.