Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.34
2000’lerde doğan biri olarak 90lı yıllara olan hayranlığım büyük. Bu durumda Seda Sayan’ın bilindik bir cümlesinden yola çıkarak “Sen seversin sevmezsin, beni ilgilendirmez. Ben nostalji kadınıyım” diyebilirim. Zaten ben bunu sık sık söylerim. Giyimiyle, müziğiyle eski dönemleri çok seviyorum. Annem sayesinde kasetlerle büyüdüm. Kaset dinlemek
•Cerrah - Johana Gustawsson•
"Öteki'ne göre öldürmek sadece bir amaç. Oysa kendisine göre sonsuzluğa çıkan yol."
Herkese Merhabalar; Orijinal adıyla Blok- 46, dilimizde Cerrah adıyla yayımlanmış olan bu kitabın incelemesi ile geldim. Blok- 46 Buchenwald Toplama Kampında, ölümden önceki bekleme odası anlamına geliyor. Orijinal adıyla yayımlansaydı daha mı iyi
Herkese selam 8/10
Sanırım hepimiz kendi ruhsal yolculuğumuzun içindeyiz.
Bir eş ile basıl tartışacağını bilmek sanattır, bilim değil…
Senin için aşkım, gökyüzündeki yıldızları sırf senin ayaklarına sermek için toplamaya çalışırım.
Kendini dinle başladığın yere dönmek zorundasın.
Ah ahh… Nasıl nerden başlasam ben bilemedim. Serinin 3. ve son kitabında sizlerle olmaktan öncelikle mutluluk duyuyorum. Bağlandığım bir çiftin daha sonuna gelmiş bulunuyorum. Bu romantizmi en derinlerde hissettiğim o seri bitmiş bulunmakta. 3 kitap boyunca Gabriel ve Julianne. Ah benim üzümlü kekim Julianne. Neler çektin ne kadar bekledin…
İki edebiyatçı evlenirse ne mi olur? Her alanda romantizm dorukta olur. Bu kitapta bir o kadar romantikti. Çiftimiz bu sefer yepyeni bir hayata başlıyorlar. Kariyerleri ile ilgili ilerleme için yeni bir üniversite yeni bir yer. Arada bir çıkan ufak sorunları öyle güzel aştılar ki. Geçmişten daha fazla bilgiler geldi bu kitapta ama kitabı okurken. Gabriel deli gibi baba olmak isterken eşine ve isteklerine öyle güzel saygı duyuyor ki. Geçen kitapta başlarına bir ton bela açan christi uyuz karakteri bu kitapta da bar olmayı gene başarmış. Düşmedi bir yakalarından.. bir çok entrika olsa da kitap asla sıkmadan darlamadan bitti harikaydı. Sadece keşke dediğim şey keşke çevirisi daha iyi olsaydı bence tam anlamıyla olmamış gibi hissettim duygular bazen okurken tam geçmesede bunun yazarla değil çevirmenle alakalı olduğunu düşünüyorum. Neyse işte böyleydi canlarım iyi okumalar dilerim… #kitaptavsiyesi #bookstagramtürkiye #kitapönerisi #okudumbitti #okudumyorumladım #keşfetteyiz #keşfetteyim #keşfet
Merhabalar, yazardan okuduğum ikinci kitap olan , yazardan en çok okunan ve sevilen kitap olan On Kişiydiler ile geldim bu defa. Kitabın akıcılığı, kurgunun uyumu ve eksiksiz oluşu harikaydı. Başından sonuna kadar merak uyandırıcıydı ve şahsen ben sonunu asla tahmin edemedim, yürüttüğüm fikirlerde boşa çıktı.
Issız kalmış ve ulaşımda zorluk yaşanan bir ada, adaya daha önceki sahibi tarafından inşa edilmiş göz alıcı malikane, birbirinden alakasız 10 farklı kişiye adanın yeni sahibi tarafından giden davetiye, davetiyede hepsine farklı farklı gerekçeler ve aracılar belirtilmiş olması, bu kişilerin aynı gün ve aynı saatlerde adaya doğru yola çıkması... Malikaneye vardıklarında ne adanın sahibi ne de davet edilme gerekçelerini ortaya koyan bir durumla karşılaşmadılar, sadece onlardan bir kaç gün önce gelmiş olan 2 hizmetkar onları karşıladı. Adaya gelmeleri ile beraber hava bozdu ve ana karayla bağlantı umutları tamamen kesildi, aynı günün akşamında da gramofondan daha önce kaydedilmiş ve hepsine ayrı ayrı suçlamalar (cinayet) içeren bir ses kaydı dinlediler. Yeterince anlattım bence gerisini siz okuyun, kesinlikle ters köşe bir kitap. genel olarak çok sevdim. Evet anlatım dili basit, günlük konuşma dili hakim ve betimlemeler zayıf, duygu yoğunluğu yok ama kurgu ve akıcılık müthiş.
Bu tarz okumalar yapmayı sevenlere tavsiyedir, alın okuyun okutun efendim. Selam ve dua ile.
Herkese merhaba
Beni bilenler bilir popüler kitaplara hep o dönemlerde biraz uzağımdır. Ama bu kitabı görür görmez hemen okumak istemiştim. Nasip devamı da çıktıktan sonra alıp okumakmış. Kitabı öyle bir günde falan değil 3-4 saat içinde bitirdim. Kurgusu ,olay örgüsü , anlatımı harikaydı. Kitabın sonuna kadar heyecan, merak, gerilim hiç bitmedi. Yazar resmen diken üstünde oturttu bizi. Mükemmel görüntüsü, harika kişiliğinden ötürü Andrew ile ilgili tahminlerim vardı ama öyle ters köşeler yaptı ki şok oldum resmen. Asla beklemediğim bir sondu.
Hapisten şartlı tahliye olmuş Millie arabasında yaşamaktadır. Kendine uygun bir iş aramaktadır. Nina ve Andrew Winchester'ların evine iş görüşmesine gidiyor. Orada yatılı hizmetçi olarak işe başlıyor. Nina'nın hakkında söylenilenler, tutarsız davranışları , Andrew'un yakışıklılığı , mükemmel davranışları ve bir de dillerini hiç bilmeyen ama ilk gün Millie'ye bir mesaj veren bahçıvan Enzo var. Millie kime güvenecek,inanacak ? Peki ya Millie'ye inanabilir miyiz ? Winchester 'ların sırları mı daha karanlık yoksa Millie' nin mi ? Her karakteri kendi ağzından dinlediğimizde ona hak verir olduk. Hiç bir şey göründüğü gibi değilmiş. Ben bayılarak okudum herkese de şiddetle tavsiye ederim
Bana okumayı sevdiren eser:)
Gülşen Kılıçaslan'ın okuduğum ilk kitabı “Deli”. Çok doğal ve kendine has bir tarzı var yazarımızın. Kitap da geçen diyaloglar çok samimi. Gerçekten elimden bırakmadım. Dram, aşk, vefa, gizem ve mizahı çok güzel :) her duyguyu yaşadım ve çok güldüğüm diyaloglar oldu . Kitabımızın ana karakteri Elif. Fakir bir ailenin ikinci kızı, sefalet ile
Vampir Akademisi beni kitaplara bağlayan ve okuduğum ilk fantastik kitaptı. Yazarın betimlemesi o kadar iyiki bu fantastik dünyayı kafamda kurarken hiç zorlanmadım. Karakterlerin her biri kesinlikle harika ve benim en çok beğendiğim ve kendime yakın hissettiğim kişi Rose karakteriydi, onu bu kadar çekici yapan özellikleri kesinlikle hırslı ve asi olması ayrıca Dimitri karakteride harikaydı resmen kitap karakterine aşık olmuş gibi hissediyorum, Rose’unda dediği gibi “Tanrı” misali bir adam. Kitaptaki bir diğer favori karakterim kesinlikle christian dışardan melankolik bir havası var gibi gözüksede bence çok komik bir karakter. Chris ve Lissa’nın karakterli çok zıt olmasına rağmen bir o kadarda güzel ilişkileri var o çiftede ayrı bayılıyorum. Kitap kısaca mükemmeldi okuyun okutturun.
Benden daha kötüsü varsa oda sensin
#KİTAPYORUMUM
Hayatım boyunca bir romantik kitabı övecegim aklımın ucuna bile gelmezdi.
Amaaa, evet yerden göğe kadar bu kitabı övmeye geldim bal peteklerim.
Ben bu kitaptan razıyım be.
Kitaptan bahsederken bir çok kişi ve kitabın arka yazısında Doktor Who( ne kadar izlememiş olduğum bir seri olsa da) , Marvel , Star Wars, Harry Potter ve
Bir kedi olarak hayatım
Kitap harikaydı herkese tavsiye ederim lenoard diye bir uzaylının dünyaya insan olarak inmeyi hayal ederken kendini bir kedinin bedeninde buluyo ama yolu olive diye birisiyle kesişiyo ve birlikte bir yuva bulmak icin yolculuğa cıkıyorlar
Herkese merhaba bu kitaba uzun zamandır başlamak istiyordum bir türlü baslayamadım derken bu ay okudum bitti.Kitap abartıldığını kadar var mı derseniz kesinlikle var tek kelimeyle muhteşemdi.Eğer sizde fantastik,ejderhalı bir kurgu seviyorsanız tam size göre .Kitap kalın olmasına rağmen beni hiç sıkmadı her sayfasını merakla çevirdim.Oturup
Bu Bizim Hikayemiz
Benim için okuması en hızlı olan kitaplardan birisiydi ve en beĝendiklerimden biri oldu. Uzun zaman sonra ilk kez son sayfaya göz atsam mı atmasam mı diye meraktan çatlayarak okuduğum bir kitap oldu. Yazar öyle bir kalem kullanmış ki ilk etapta katili tahmin edebiliyorsunuz fakat sonra işler değişiyor ve vay be aylar sonra ilk kez bir katilde yanıldım dediğiniz bir anda pat diye bir delil ortaya çıkıyor ve en başında katil bu dediğiniz kişinin katil çıkmış olmasına daha fazla şaşırıyorsunuz çünkü öyle güzel saklanmış ki hem şüpheler güzelce serpilmiş hemde bir başka kişiye çok güzel yönlendirip bağlamış fakat tamam işte yanıldım katil o değilmiş dediğiniz anda katil birden o kişi çıkıyor ve siz katili tahmin ettiğinize dahi şaşırıyorsunuz. Benim için okuması çok güzel bir kitap oldu ve kate kesinlikle favori karakterlerimden birisi oldu zekası ve ayrıntıları kusursuzca fark etmesi harikaydı. O zaman yazarın kalemine sağlık diyelim.
serinin ilk kitabı gerçekten harikaydı. sonu baya şaşırtıcı bitmişti kendimi bulmacada gibi hissetmiştim. kafamda bin bir türlü soru işareti vardı o soru işaretlerinin hepsi bu kitapta çözüldü. aynı şekilde bu kitabı da gerçekten beğendim. beni çok şaşırtan karakterler oldu. her ne kadar toksik ve takıntı seviyesinde bir ilişkileri olsa da dylan için üzüldüm biraz. nasıl ki ansel dedektifle mutlu olduysa finalde dylanın da anseli atlatabildiğini görmeyi isterdim. finalde kesinlikle eksiklikler vardı. katil rastgele seçilmiş gibiydi. kitabın başından beri merakla katilin kim olduğunu çözmeye çalışıyoruz evet bariz belli olan birinin katil çıkmasını beklemiyordum ama bu kadar da bilinmeyen birini de beklemiyordum ben ya. devamını spoiler vererek anlatıyorum spoiler yemek istemeyen okumasın
SPOİLER
tüm kitap boyunca katili merak ediyoruz. 100 sayfa katil Austen adında saçma sapan bir psikopat çıkıyor. kitap boyunca adı geçmiyor ondan şüpheleneceğimiz bir durum olmadı. o yüzden pek bir şok yaşamadım ben. ayrıca katili öğreniyoruz sonra anseli kaçırıyor. 1 gün geçmeden dedektif anseli buluyor ve mutlu son yani sonu o kadar hızlı ilerlemiş ki ne oldu bitti anlamadım. ayrıca bu katil akıl hastası, kafası baya bildiğin gidik yani. ama sonda suçlarını itiraf ediyor?? bilemiyorum sonu daha farklı olsa 10 numara kitap olurdu benim için. yine de dediğim gibi kitap genel olarak baktığımda çok güzeldi okumanızı öneririm
Hayatımda okuduğum en kötü çeviri. Sis ve Öfke Sarayı’nı 6 günde okuyan ben 15 gündür ite kaka 60 sayfa ancak okudum. Okuduğum her cümle de burnumdan geliyor, okuyup keyif alabileni tebrik ediyorum. İlk 3 kitaptaki çevirmen harikaydı kurgu da akıp gidiyordu. 4. Kitapta da aynı çevirmenin ismi var ancak dağlar denizler kadar fark var. Aynı kişi olamaz, kimle çalışıldı, İngilizce öğrenmeye çalışan bir ortaokul öğrencisiyle mi? Bu kitap beni inanılmaz düşürdü, bırakın beşinci seriye başlamayı bunu bitirebilecek miyim bilmiyorum. Yazarın emeğine yazık edilmiş.
Kitabı beğendim manevi değeri oldukça fazlaydı iyi ki hocam proje için bu kitabı vermiş anlattığı yoğun duyguyu hissediyorsunuz ve duygu betimleme tarzı harikaydı kitabın konusuna gelecek olursak En kısa özeti Kabe'ye gidecek olan insanın o yoğun heyecan mutluluk duygusunu anlatıyor benim için zor olan bu kitabı nasıl özet çıkaracağım yoğun duyguları anlatmak zor olucak gibi
Bu kitabı serinin diğer kitaplarından daha çok sevdim diyebilirim. Harikaydı! Muhteşemdi! Özellikle sona yaklaştığımızda dehşet olaylar oldu ve asıl olaylar bu kitaptan sonra başlayacak hissine kapıldım. Poppy gerçekten her geçen gün gücünün daha çok farkına vardı ve özler onun içerisinde adeta daha fazla güçlenmesine neden oldu. Bu kitabın en
