Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Yarın, yarından sonra bir yarın, bir yarın daha Sürüp gidiyor günden güne küçük adımlarla; Geçmiş günlerimizse nice sersemlere ışık tutmuş, Ölüm yolunda toz toprak olmazdan önce. Sön, cılız kandil, sön! Hayat dediğin ne ki: Yürüyen bir gölge, bir zavallı kukla bu sahnede: Bir saat boy gösterip boyun kırıp gidecek! Bir daha da duyulmayacak artık sesi. Bir aptalın anlattığı bir masal bu: Kuru gürültüler, deli saçmalarıyla dolu.” SHAKESPEARE, Macbeth
Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
90 syf.
·
Puan vermedi
Hüzün ve Tesadüf, Kutlu bu hikaye kitabında birçok bağımsız kısa hikayeyi birleştirmiş. Bir Şey Yap, bölümünde insanları iyiliğe, doğruluğa, adalete, tarihe, Hak'ka yönlendirmesi.. Yaşanılmışlıklar, tekrar edilmesin diye tarihe dikkat çekmek istemiş  ve .. " Tarih insanlar ibret alsınlar diye yazılır, okutulur."cümlesiyle bu
Hüzün ve Tesadüf
Hüzün ve TesadüfMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20073,941 okunma
Reklam
Hayat bizimdir; ona istediğimiz şekli vereceğiz. Ve o şeklini alırken, kendi şarkısını yapacak. Fakat fikre, sanata hiç karışmayacağız! Onları hür bırakacağız. Çünkü, onlar hürriyet, mutlak hürriyet isterler. Masal bir anda, biz istiyoruz diye teşekkül etmez. O hayatın içinden fışkırır. Hele mazi ile bağlarımızı kesmek, garba kendimizi kapatmak! Asla! Ne zannediyorsunuz bizi! Biz şarkın en klasik zevkli milletiyiz. Her şey bizden bir devam istiyor.
218 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Siyah kıvırcık saçlı adamla karşılaştı. Birkaç saniye göz göze kaldılar; şaşkınlık dolu bakışlarla ikisinin dudakları da aynı anda aralandı: -Hande ! -Daniel ! - - Dünya yörüngesinde durmuş,zaman durmuştu... sadece mazileri, yaşanan aşkı konuşuyordu. Yeri, zamanı yoktu aşkın ve hiç olmamıştı. Jaguardan,boa yılanından daha tehlikeli, rengarenk nefis kokulu çiçeklerden daha güzeldi... ansızın çıkıveriyordu insanin karşısına. Leyla ile Mecnun'un... Ferhat ile Şirin'in... Kerem ile Aslı'nın masal sevdaları olduğu söyleniyordu. Yanılıyorlardı, onlar birbirlerini sevenlerin bağrından çıkmış gerçeklerdi... İnsanlar yeryüzünde ak varlığını sürdürecekti. " - - Gece ile gündüz,kadın ve erkek gibi. Hayat yang,ölüm yin. Sağlık yang,hastalık yin. - Sana hiç elveda demedim ki, yarım kalmış aşklarını yıllar sonra Amazon'da yeniden yudumlayan bir çift yüreğin ahenkle atışına şahit kılıyor okuyucusunu. Ben dün başladım kitaba,bugün bitti. Oldukça yalın,sade bir dil kullanılmış. İslam ve müslümanlık konusu ön planda tutulmuş. Aslında kitabın kapağıyla içeriğinin hiçbir alakası yok,ben biraz da yarım buldum konuyu. Yani en azından sonuca bağlanabilir di,bir sonuç var ama elle tutulur bir sonuç yok ortada. Tek bir konu üzerinden gitmiş ve dediğim gibi daha çok İslamiyet üzerine Maneviyat Aşkı üzerin'de durulmuş. Ama yine de sevdim ben kitabı en başındada söylediğim gibi. Olur da alırsanız ya da okuma fırsatınız olursa keyifli okumalar diliyorum... - - Kitabın şarkısı- Kent şarkıları-Hayat devam ediyor.
Sana Hiç Elveda Demedim ki
Sana Hiç Elveda Demedim kiSevim Asımgil · Lacivert Yayınevi · 2010126 okunma
Yarın, yarından sonra bir yarın, bir yarın daha Sürüp gidiyor günden güne küçük adımlarla;Geçmiş günlerimiz ise nice sersemlere ışık tutmuş Ölüm yolunda, toz toprak olmazdan önce.Sön, cılız kandil, sön! Hayat dediğin ne ki:Yürüyen bir gölge, bir zavallı kukla bu sahnede:Bir saat gösterip, boyun kırıp gidecek!Bir daha duyulmayacak artık sesi.Bir aptalın anlattığı bir masal bu:Kuru gürültüler, deli saçmalarıyla dolu.
141 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
1 HİKAYE 1 HAYAT
Bu Sabahattin Bey hayatı ne güzel analiz ediyor ve yazıyor. Yaşamın acılarından, hastane yolsuzluklarından, sağlık aksaklıklarından, insanların namussuzluklarından, yönetimden, hapishane köşelerinden...yani hayatın ta kendisinden ne güzel bahsediyor, ne güzel hissettiriyor. Uzun yıllar sonra ilk kez masal okudum sanırım. Başta "Masal ne alaka yahu?" diye düşündüm. Sonra fark ettim ki her birinin sonu nasihatle biten masalların, hayattan bilmemiz gerekenleri hayal ettirerek anlatmasına ihtiyacımız varmış. Sırça Köşk ve kitabın içindeki dönemin siyaseti ve yönetimi hakkında yazılan o diğer hikayeler... Sırça Köşk... Köşkler yıkılırmış. Halkı umursamadan halk üstünden beslenen her bir köşk yıkılırmış. İnsanların bir olması ile... Öyle diyor yazar. Kitaba ismini veren bu masal, aldığı bu onuru hak ediyor. Sabahattin Ali'nin romanları, hikayeleri ve şiirleri öyle güzel ki.. Önümüzdeki süreçlerde kalanları okuyacağım.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,4bin okunma
Reklam
Acaba bir baştan bir başa hayat, gülünç bir kıssa, inanılmaz ve ahmakça bir masal değil midir?
Sayfa 47 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Ben biliyorum diyerek okumamak büyük bir yanılgı
Çocukken masal gibi dinlediğim geçmiş zamanda gerçekleşmiş ve İslamı anlatan kitapları her okuduğumda aynı duygular içerisinde oluyorum. Aslında çok farklı bir inceleme yapacakken aklıma gelen bir cümle var, bu aralar bana hayatın acı acı öğrettiği bir cümle. Sonuçları benim için hep üzücü olduğu. Öğrenmek bazen acı verici olabiliyor. Cümle şu; hayat gerçeklerle dolu, sonucunu bilmediğiniz kararlarla dolu. Bir karar veriyorsunuz ve sonucunda böyle olacağını bilseniz asla vermeyeceğiniz bir karar olduğunu söylüyorsunuz. İşte bu noktada verilen bu yanlış kararlar bize doğru karar verme yetisi, öngörü yeteneği kazandıracak; en azından bu açıdan baktığımda daha az acı verici oluyor. Neyse kitap incelemesine geçeyim… Kitabı alma sebebim, sınav içindi. Başlangıçta çok etkilemese de ilerledikçe, bunları sürekli duymuştum ama bu gözle bu düşünceyle hiç duymamıştım. Çok güzel ve sade bir anlatımı var. Herkes okusun, ben biliyorum artık demek çok büyük bir yanılgı gerçekten. Zamanla okudukça ve farklı yaşta farklı durum ve olaylar içindeyken okuduğun şey farklı anlamlar farklı cevaplar veriyor insana. İmanı ve imanın esaslarını, Allah’ın sıfatlarını, isimlerini, peyganberlerini, kitaplarını anlatan güzel ve okunmaya değer bir kitap. Tavsiye ederim, okumak güzel şey…
Delilleriyle İman Esasları
Delilleriyle İman Esaslarıİdris Tüzün · Süeda Basım Yayın · 2017478 okunma
Acaba bir baştan bir başa hayat, gülünç bir kıssa, inanılmaz ve ahmakça bir masal değil midir? Acaba ben kendi masalımı yazmıyor muyum? Fakat masal, her anlatanın, miras aldığı ruh durumunun sınırları içinde, tasarlayıp da eremediği dilekler için bir çözüm, bir kaçış yolu.
112 syf.
10/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Kalbimi bıraktım Kuzguncuk!en sevdiğim ve iki kez gittiğim asırlık Çınar ağaçlarına,cumbalı evlerine,küçük renkli,cıvıl cıvıl sokaklarına bayıldığım masal diyarını bu kez satır aralarında gezeceğim. Kuzguncuk’ta tarihe tanıklı etmiş,Fresko Apartmanı ve sakinleri;Rüya,Eleni,Kirkor,Nadia,Ali Turhan,Ani,Bora,İsmail,Defne ve Matilda’ya konuk oldum. Her birinin kendi yaşamlarından bir kesiti okuduğum,birbirine teyellenmiş hikayeler.Farklı kültürler,farklı fikir ve inanışların bir arada,insanın içini ısıtan hikayelerinin yanı sıra,tarihimizin kara lekesi 5-6 Eylül olaylarını tanıklık ettiğim,doğup büyüdüğü şehri terk etme zorunda bırakılan,ötekileştirilenlerin,görmezden gelinenlerin,onca acıya rağmen insan kalabilenlerin hikayesi… ”Yaşamın ritmini yakalayacaksın Rüya.O ritmi çoğaltacaksın.Buna mecbursun.Başka türlü yaşanmaz.Yaşansa da onun adı hayat olmaz.” ”Her şey Eleni’nin kafasında yitip gitti.Kumaştaki teyeli kaybetmişim,çok mu?” ”Oysa biricik sanılan hayatların taşıdığı anlam,evrenin sonsuzluğu yanında bir hiçti.” İnsan bir dilde kendisi olabilir miydi?Ya da kendini baştan var edebilir miydi? Gitmek;insanı yaşadıklarından,anılarından,yaşamına girmiş tüm insanlardan ne kadar uzaklaşabilirdi?İnsan,giderek görmezden gelebilir miydi?Gitmek ve kalmak…Yaşamın ritmi ikisinin arasında bir yerlerde miydi?
Fresko Apartmanı
Fresko ApartmanıBaşak Baysallı · Everest Yayınları · 2020307 okunma
Reklam
‘ Gerçekten bucak bucak kaçıyorum,” diyordu.” Birini sıkıntıda görünce çocuk gibi ortadan kaybolmak istiyorum. Korkaklıktan değil; kendimi onun yerine koymaktan. İnsanların karşısında bazen de o eski aptalca utangaçlığım yüzünden dikilip kalıyorum. Gitmek gerektiği halde bir türlü ulaşamıyorum. Her zaman gerekenin tersini yapıyorum, çocuklar gibi. Kitaplarla, yani bir çeşit masal dünyası ile hayat karıştırıyorum eskisi gibi. Galiba gittikçe düzeltilemez oluyorum bu konuda. Masalın nerede bittiğini, hayatı nerede başladığını fark edemiyorum. Bazen suratına bir garip bakıyorlar; o zaman uyanır gibi oluyorum.
Sayfa 370Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.