Oradan Buraya Gel Öp Beni Cesedim Hâlâ Sıcak
O, seyrine geç kalınmış bir kadın, ben gazetelerin üçüncü sayfa satır aralarında faili meçhul kayıp bir aşk cinayeti hikâyesi... İki çift el mesafesi soğukluk, birbirinden uzak ve habersiz tam orta yerinden yırtılmış bir davetiye ve sonra hayat kaldığı yerden devam ediyor, aşka dair bir renksizlikte.
“Yaşıyorsun işte -Hayat var, hüviyet de öyle, Zorlu oyun devam ediyor, belki sen de katılırsın bir dizeyle."
Reklam
Her şeye rağmen hayat devam ediyor ve biz gülmeyi kendimize hiç yakıştıramıyoruz.
120 syf.
·
Puan vermedi
Dostoyevski'nin 1848 yılında yazdığı bir aşk hikâyesi.Beyaz, aşk dolu geceleri, yağmurlu, üzgün bir sabahın takip ettiği, romantik ve coşkun duygulardan hayatın gerçekliğine dönüşü anlatan bu eser coşkun bir üslubu barındırmaktadır. Dünyanın en güzel, en rakik, en hissiyatlı, en gözyaşılı, en vaveyla, en trajik aşk romanı. Hayat ile hayal
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202075,4bin okunma
102 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Yaşar Kemal başlı başına bir ekoldür. Satırları okuduğunuz an onun yazdığını anlarsınız. Doğayla bütünleşerek yazılan düz yazı biçiminde şiir... Gerçi dizelerini okusanız onu da anlarsınız: Yaşar Kemal in şiiridir bu. Çok geç tanıştım ben onunla ama her şeyin bir vakti vardır diye boşuna demezler. Bu romanımsı hikayesinde hapiste tanıştığı bir
Yılanı Öldürseler
Yılanı ÖldürselerYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202019,4bin okunma
İslam hoşgörü dini değildir, boşgörüye hoşgörü olmaz...
Malcolm X
Malcolm X
'in, "eğer dikkatli olmazsanız, medya sizin mazlumlardan nefret etmenizi ve zulmedenleri sevmenizi sağlar!" sözüyle mevzuya giriyorum. Dilim döndüğünce, aslında Kumandan'ın öyle sert mizaçlı olmadığını; düşmana karşı sert ve yumruk gibi bir fikre malik olduğu için, medya tarafından o şekilde bir algı oluşturularak bir çeşit dezenformasyon yapıldığını anlatmaya çalışıyorum. Fakat nöbetçi komutan sanki beni dinlemiyor. Zira daha sözlerim nihayete ermeden, "ya tamam da, İslâm hoşgörü dini yine de..." diyerek sözümü kesiyor. O konuşmaya devam ediyor, lâkin "hoşgörü" kelimesinden irrite olduğum, bu kelimenin "boşgörü" olmaktan öteye gitmediğini bildiğim için, gerisini dinleyemiyorum. Yine de nezaketi elden bırakmadan muhatabımı dinler gibi görünmeye çalışıyorum. Aslında o ân birçok şey söylemek istiyorum, fakat söyleye ceğim şeylerin boşa gideceğini, "kelâmın yalama olacağını" bildiğim için, susuyorum. Ne var ki bu nöbetçi komutan susmaya pek niyetli görünmüyor. Coştukça coşuyor. Zannımca bana tebliğ yapmaya, "hoşgörülü gerçek İslâm"ı (!) anlatmaya çalışıyor.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.