Üçüncü parçada gece, bir kadına benzetilmiştir:
Bir siyah kadındır ki kaldırımlarda gece,
Dalgın bir hayal gibi eteğini sürükler.
Gözlerim onun kara gözlerine değince
"Ey kaldırım çocuğu, haydi, düş peşime" der.
Burada gecenin cinsî duygularla birleşmesi dikkate şayandır. Şair, gece, sabahlara kadar peşinde koştuğu bu muhayyel kadını yakalayamaz, neticede tekrar ölümü özler.
Psikanalistler ölüm arzusu ile anne karnına dönüş arasında bir münasebet bulmuşlardır. Onlara göre dış âlem karşısında alınan menfî tavır, çevre ile uyuşamayış, insanlarda gayrişuuri olarak bu arzuyu uyandırır. Necip Fazıl'ın geceyi bir kadına benzetmesi ve kaldırımlarda ölmeyi istemesi böyle bir arzunun neticesi olabilir.
Burada anneye dönüşün veya anne ile birleşme arzusunun, Ödip kompleksi dolayısıyla büyük bir korku hissi doğurduğunu da ilave edelim.