Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
208 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Anlatıcının kibar üslubu ve her zaman işini titizlikle yapma isteği beni gerçekten çok mutlu etti. Ne iş yaparsanız yapın, bu işi hakkı ile yapın anlayışında olan anlatıcı bana umut verdi. Bugünlerde herkesin işini titizlik ile takip etmemesi çok yakındığım bir konu olduğu için kitabı okurken daha da dikkatle okudum. Ama bu durumun da kötü yanı, anlatıcının işini yaparken duygularını göremeyecek kadar hayatını sadece işe adamasının ona zarar vermesi idi. İşini o kadar iyi takip ediyordu ki, Bayan Benn'in onunla daha çok vakit geçirmek istediğini fark edememişti. Aslında anlatıcının duygularını bu denli görmemesinin sebebi babası. Ölüm döşeğindeyken bile işlerin nasıl gittiğini merak ediyor ve oğlunun kontrol etmesini istiyor. İşten başka bir şey görmemesi, sağlığını düşünmemesini de oğluna yansıtmış. Çocukken babasının onunla ilgilenmediğine eminim. Bu yüzden anlatıcı duygularını görmezden geliyor. Her şeyin fazlası zarar. İşini iyi yapacaksın ama kendini de ihmal etmeyeceksin. Bu da kitaptan çıkardığım bir ders oldu fakat aynı düşünceyi anlatıcının düşünmediğini de fark etmedim değil. Kitapta çok fazla milliyetçi öğe var. Anlatıcının işine bu denli sıkıca sarılmasının sebebi de muhtemelen milli duygularına sıkıca bağlı kalması. İngiltere'nin önemi ve değeri sıkça vurgulanıyor.
Günden Kalanlar
Günden KalanlarKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20195,3bin okunma
311 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitabın adı:Ömrümden Uzun İdeallerin var(Suna Kıraç) Yayına Hazırlayan:Rıdvan Akar Sayfa sayısı:311 Kitabımız bir anı kitabı. Kitabımızın kahramanı ve yazarı Suna Kıraç kendi yaşamını anlatmış tam babasının istediği gibi bir evlat olmuş babası gibi işkolik yardımsever. Her şeyin yerli yerine getirilmesine çok dikkat edermiş. İnan Kıraç 'la evlenmiş. Birbirlerini çok sevmişler hayır işleri yapmayı sevap işlemeyi unutmamışlar babadan miras olanı Hayır yoksul doyurma insanlığa yardım dernekleri kurarak oralarda harcamışlar. Kendileri de servetlerine Servet eklemişler ama ne yazık ki.....
Ömrümden Uzun İdeallerim Var!
Ömrümden Uzun İdeallerim Var!Suna Kıraç · Suna - İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Enstitüsü · 2006384 okunma
Reklam
232 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
Çok az kitabı ikinci kez okurum, Yalom'un bu kitabı o istisnalardan biri oldu. "Ölüm" gibi çoğu kişinin kaçtığı bir gerçeğin üzerine giderek ve onunla barışarak nasıl daha iyi ve dolu bir hayat yaşayabileceğimizi anlatan, benim için çok özel bir kitap. Kitaptaki şu bölüme fazlasıyla katılıyorum: "Ölümle de diğer korkularımızla olduğu gibi yüzleşmemiz gerektiğine inanıyorum. Mutlak sonumuzu düşünmeli, onu tanımalı, inceleyip analiz etmeli, onunla uzlaşmaya varmalı ve ölümle ilgili çocukluğumuza ait dehşet verici çarpıtmaları fırlatıp atmalıyız." Bir şeyin karşıtını iyice kavrarsak, asıl unsurun değerini daha çok biliriz. Bu kitap da bizim ölümü daha iyi kavramamızı ve bu sayede yaşadığımız her anın kıymetini bilmemizi amaçlıyor. Kitapta birçok vaka örneği var, bu açıdan akıcı bir şekilde okunuyor. Son bölüm terapistlere daha fazla hitap etse de oradaki yazılanlardan ve vaka örneklerinden de alınacak çok şey var. Özetle: Herkese tavsiye ederim.
Güneşe Bakmak Ölümle Yüzleşmek
Güneşe Bakmak Ölümle YüzleşmekIrvin D. Yalom · Pegasus Yayınları · 20172,199 okunma
319 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Arka kapakta "Peyami Safa'nın, kaleme aldığı romanları içinde en fazla beğendiğini ifade ettiği romanı" ve "Anlatım tekniği ve olay örgüsü bakımından bütün eleştirmenlerce Türk edebiyatının en ciddi psikolojik romanı olarak kabul edilmektedir." diyor. Peyami Safa okumayı zaten seven biri olarak arka kapağı okuduktan sonra
Matmazel Noraliya'nın Koltuğu
Matmazel Noraliya'nın KoltuğuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20177,7bin okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
Edebiyatımızın önemli isimlerinden ressam, şair ve yazar olan Bedri Rahmi Eyüboğlu’nu ve onun ‘Karadut’ isimli şiirini duymuşsunuzdur. Gerçek bir hayat hikayesi olan ‘Karadut’ isimli iki kardeşin kaleme aldığı ve Bedri Rahmi Eyüboğlu’nu anlatan bu eser okurken beni gerçekten çok etkiledi… Bedri Bey üniversite yıllarında tanıştığı Eren Hanım ile ailelerinin karşı çıkmasına rağmen evlenirler ve bu evlilikten bir oğulları dünyaya gelir. Bedri Bey güzel sanatlar fakültesinde asistanlık yapmaya başlar ve bu yıllarda üniversiteye heykel bölümüne misafir öğrenci olarak gelen Mari Gerekmezyan ile tanışır. Bu öyle bir tanışmadır ki Bedri Bey’in ruhunu yeniden hayata getirir adeta. 1940’larda Eren Eyüboğlu ile evli ve bir çocuklu iken karşılaştığı bir kadına delice tutulmasıyla başlar bu hikaye. Bedri Bey’in ‘Karadut’ şiirini yazmasına vesile olmuştur bu yasak aşk. Eren Hanım ise her şeyin farkına varsa dahi sessizce bekler Bedri Bey’i. Mari Hanım ve Bedri Bey birbirlerine öyle aşıktırlar ki bu aşk onlara heykeller, şiirler, resimler yaptırır. Fakat bu aşkın sonu iyi bitmez. Mari Hanım’ın yakalandığı apansız hastalık ile onun ölümü ve yine Bedri Bey’in yanında olan Eren Hanım ile sonlanır… Aşk romanı seven herkesin okumasını tavsiye ederim. Eminim bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız. Vildan Tekin ve Müjgan Tekin kaleminden çıkan ve ailelerden izin alınarak yansıtılan bu değerli esere göz atmazsanız pişman olursunuz. (Kapak fotoğrafında Mari Hanım’ın fotoğrafına yer verilmiş)
Karadut
KaradutMüjgan Tekin · A7 Kitap · 202024 okunma
Ben her şeyin öleceğini söylüyorum, insanlarla taşlar arasında, taşlarla insanlar arasında fark olmayacak .
Reklam
Sıkıntı dünyadan bıkmış olmaktır sahiden de, yaşadığını hissetmenin rahatsızlığı, yaşamış olmanın yorgunluğudur; sıkıntı gerçekten de her şeyin haddinden fazla anlamsız olduğunu tende hissetmektir. Ama bütün bunların ötesinde, sıkıntı aynı zamanda var olan ya da olmayan başka dünyaların verdiği bıkkınlıktır; bir başkası olarak, bir başka şekilde, hatta bir başka ülkede bile olsa yaşamak zorunda olmanın rahatsızlığıdır; sadece dünün ve bugünün değil, ayrıca yarının ve eğer varsa sonsuzluğun ya da hiçlik sonsuzluk ise hiçliğin verdiği yorgunluktur.
520 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
PANİK & JEFF ABBOTT Bütün hayatınızın bir yalandan ibaret olduğunu öğrenseniz ne yapardınız? Kapağını açıp okumaya başladığınız andan son cümlesine kadar aksiyon dolu bir kitap. Gerçekler, doğrular, yalanlar, yanlışlar hepsi birbirine girmiş. Heyecanla ve merakla okunan, her bölümünde şaşırtan bir hikaye. Pişman olmazsınız. Kitap daha ilk bölümlerden sizi içine çekiyor ve her sayfasında acaba ne olacak diyorsunuz. Polisiye-aksiyon filmi izliyormuş hissi verdi bana ve yazar okuyucuya bunu çok profosyonel bir şekilde aktarmış. Her bölümünde zihniniz de o sahneler bir bir canlanıyor. Karakterimiz Evan Casher başarılı bir belgesel film yönetmeni ve hayatı sorunsuz bir şekilde sakin ilerliyor. Ta ki annesi bir sabah arayıp acilen gelmesini söyledikten sonra yanına gittiğinde annesinin vahşice öldürüldüğüne şahit olana kadar.. Bir anda etrafı acımasız katillerle sarılan Evan, o güne dek hayatında bildiği her şeyin aslında özenle inşa edilmiş bir yalanlar ağı olduğunu öğrenir. Hayatta kalmak için tek bir şansı ve güvenebileceği kimsesi yoktur. Ailesi ve kendisiyle ilgili şok edici bir gerçeğin peşine düşmek zorundadır çünkü hayatı buna bağlıdır. Kitabı gerçekten tavsiye ederim elinizden düşürmeyeceğinizi garanti ederim. Keyifli okumalar.
Panik
PanikJeff Abbott · Martı Yayınları · 2009815 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Cennet buldum:
Bu kitabı okurken bir an şaşırdım acaba Kur’an -ı kerimin bir bölümünü mu okuyorum diye. Ölüm doğum doğa ruh kader. Doğanın bütünü işlemiş bunun merkezine de insanı almıştır Marcus farklı bir şekilde anlatsada amaçları insan ve ölüm doğa olduğu kesindir. Çok etkiliyeci ve sorgulatacı bir düşünce barındırıyor hakikaten tam da dediği gibi
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202315,3bin okunma
Bildiğimiz her şeyin ucu sahip olduğumuz duygulardan birine, bizi biz yapan şeyler ise kendi varlığımıza yabancı bir duyuma çıkar.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.