Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
En özgün sosyalist toplum bile ileri kapitalizmin nüfus artışını ve kitle tabanını miras olarak alacaktır.
Sayfa 28 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Toplumsal ahlakın dağılması kendini iş disiplininde, iş yavaşlatmada, kanun ve kurallara itaatsizliğin yayıl­ masında, yasadışı grevlerde, boykotlarda, sabotajlarda, amaçsız itaatsizliklerde ortaya koyabilir. Baskı sistemi­ nin ayrılmaz bir parçası olan şiddet kontrolden çıkabilir ya da daha fazla totaliter denetimleri gerekli kılabilir
Sayfa 84 - ayrıntıKitabı okudu
Reklam
Özgürleştirilmiş bilinç şeylerin ve insanların yaşamın korunmasına ve doyumuna yönelik olanaklarını keşfetme ve gerçekleştirme özgürlüğüne sahip bir bilim ve teknolojinin gelişmesini, bu amaca ulaşmak için biçim ve maddenin potansiyelleri ile oynayarak destekleyecektir.
Kapitalizm Yaşayacak mı?
Boris Porchnev birkaç yıl kadar önce beni ve Jiger "burjuva" tarihçilerini (bundan Batılı tarihçileri anlayınız) kapitalizmin kökenleri ve ilk gelişmelerine ilişkin olarak çok fazla konuşurken, sonuyla meşgül olmadıgıınızdan ötürü dostça eleştiriyordu. En azından benim birkaç mazeretim var. Ben kendimi ilk modernlikle sınırladığım için,
"Böylelikle yaşam kendini bir hiçe dönüştürerek yok olur. Otomatikleştirme nesneler, giysileri, ev eşyalarını, kadını ve savaş korkusunu yutar."
Uygarlığın sonraki gelişimi için modeli saptayarak, ilksel baba haz üzerine zorla dayatılan sınırlama ve zorla dayatılan perhiz yoluyla ilerleme için zemini hazırladı; böylece geleceğin disiplinli “emek gücü” için ilk önkoşulları yarattı.
Sayfa 61
Reklam
Nesnel olarak, 'kendinde' işçi sınıfı hala potansiyel olarak devrimci sınıftır; öznel olarak, 'kendi için' devrimci değildir.
Duyular şeyleri kendilerini biçimlendiren kural ve düzenin ortamı aracılığıyla görmemeyi öğrenmek zorundadır; duyarlığımızı düzenleyen işlevselcilik parçalanmalıdır.
İnsanın dünyası, Hegel'e göre, bir karşıtlar bütünleşmesi dizisi içinde gelişmektedir. İlk evrede, özne ve nesnesi bilinç ve kavramlarının biçimini almaktadırlar; ikinci evrede, başka bireyler ile çatışma içindeki birey olarak görünmektedirler; ve son evrede ulus olarak görünmektedirler. Yalnızca son evre özne ve nesne arasında kalıcı bir bütünleşmenin elde edilmesini temsil etmektedir; ulus nesnesini kendi içinde taşımaktadır; çabaları yalnızca kendini yeniden üretmeye doğru yönelmiştir. Üç evreye üç ayrı bütünleşme 'ortamı' karşılık düşmektedir: dil, emek, ve mülkiyet.
Sayfa 61
...Herbert Marcuse'un dediği gibi:"EFENDİLERİN SERBEST SEÇİMLERLE BAŞA GELİŞİ, NE EFENDİLERİ NE DE KÖLELERİ ORTADAN KALDIRIR."
Sayfa 14
540 öğeden 331 ile 340 arasındakiler gösteriliyor.