Nikos Kazancakis, okuduğum ilk Yunan yazar oldu ve bu buluşmadan gayet memnun ayrıldığımı söyleyebilirim. Kitabı okurken birçok yerde Türkiye ve Türklerle ile ilgili tespitlerin de yer aldığını görünce yazarın bizleri de gayet iyi tanıdığını fark ettim. Hatta her zaman Yunanlılar ile Türklerin birçok konuda benzer olduğunu düşünen biri olarak bu
Çok sevdiğim, okurluğuna güvendiğim, kısmen milliyetçi bir kişiliğe sahip bir öğretmenimin "Müslümanım, Türkçü'yüm lakin kendimi bir Yunan'ın satırlarında buldum." dediği Nikos Kazancakis ile 21 yaşımda tanışmış olmam, kendime yaptığım birçok kötülükten belki de en önde olanıdır. Şu ana kadar neden Kazancakis'i okumadım bilmiyorum lakin
Yunan edebiyatının başyapıtından ziyade baş kahramanı zorba felsefesi özgürlük ve korkmamak, cesur olmak üzerine kurulu.
Bir limanda başlayan serüven, yağmura baktıkça içteki acıların biçimlenmesiyle başlıyor. Anılar yükselirken bir dostun kalkıp o anılara yerleştiğini görüyorsak bilinmesi gerekir ki biz o dostu çok sevmişizdir. Bir ayrılık
Aleksi Zorba ve Patronun birbirlerinin zıttı iki insanın yollarının kesişmesiyle başlayan olaylar..
Patron kendisini kitaplarda arayan genç bir adam..
Zorba ise aklına geleni yapan, söyleyen, yaşayarak her şeyi öğrenmiş, hayatla barışık bir karakter..
Zorbanın kadınlara dair konuştuğu, düşündüğü bölümlerde kendisinden biraz nefret etmiş olabilirim. Bu özelliği rahatsız edici düzeydeydi.
Yine de fazla takmamaya çalışarak kitabın felsefi yönlerine bakmaya çalışıyorum.
Hayat yaşanarak mı öğrenilir yoksa okuyarak mı ikilemi çok güzeldi.
Kitaptaki Zorba karakterini; 'özgür bir insanın simgesi' olarak adlandırıldığını okumuştum. Yazar da kendisini Zorba karakteriyle özdeşleştirmiş olabilir.
Yazarın mezar taşında yazan cümleler;
"Hiçbir şey ummuyorum, hiçbir şeyden korkmuyorum, özgürüm.." Zorba'yı içinde yaşattığının kanıtı olabilir.
Kitabı seversiniz, sevmezsiniz ama bir şeyleri sorgulamanıza neden olacaktır.
*Dünyadaki pek çok insanın esas sorunu, henüz kendisiyle tanışmamış olmasıdır..
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 201416bin okunma